AKM mimarisiyle göz dolduruyor!
Atatürk Kültür Merkezi'nin temel atma töreni dün atıldı. Yeni AKM'nin içerisinde 2 bin 73 kişilik dünya standartlarının üzerinde bir opera salonu, 828 kişilik bir tiyatro salonu ve bunlara ait sahne, kulis odaları bulunuyor.
Sabah Gazetesi yazarlarından Melih Altınok bugünkü köşesinde ''AKM’nin o eski örtüleri muhafaza ediliyor mu?'' başlıklı yazısını yayınladı. İşte Melih Altınok'un yazısı...
Dün, Gezi Parkı'nın yanı başında inşaatına başlanan Atatürk Kültür Merkezi'nin temel atma töreni vardı.
Etkinlikte konuşan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan projeyi şöyle anlattı:
"Bugün ülkemizin sanat ve kültür hayatında çığır açacak, gerçekten önemli bir adımı hep birlikte atıyoruz.
Tanıtımını gerçekleştirdiğimiz İstanbul Atatürk Kültür Merkezi'nin hayata geçirilmesi için yeni bir adımı atmaktayız.
5 ayrı bloktan oluşuyor. Bina içerisinde 2 bin 73 kişilik dünya standartlarının üzerinde bir opera salonu, 828 kişilik bir tiyatro salonu ve bunlara ait sahne, kulis odaları yer alıyor.
Ayrıca projede çalışma odaları, kayıt stüdyoları ve prova salonları, sanat galerileri, millet kıraathaneleri de yer alıyor.
Hem mimari, hem estetik hem de kullanım bakımından göz dolduran bu eserin ülkemizin sanat faaliyetlerini daha da zenginleştireceğine inanıyorum. Tüm Türkiye için hayırlı olmasını diliyorum."
Gezi'de, Can Dündar'ın yoldaşlarının kendilerine "Kabe" seçtiği AKM'nin hikâyesi garipliklerle dolu.
Yapımına 1939'da Vali ve Belediye Başkanı Lütfi Kırdar döneminde İstanbul Operası olarak başlanmış.
II. Dünya Savaş'ı dolayısıyla inşaatı durdurulmuş...
1959'da, Başbakan Adnan Menderes inşaatı yeniden başlatmış.
Ancak bu kez de 27 Mayıs darbesi araya girmiş... ABD güdümlü cuntacılar başbakan asmaktan inşaata çivi çakmaya fırsat bulamamışlar.
Nihayet opera inşaatı 1967-1970 yılları arası Süleyman Demirel döneminde tamamlanmış.
Ne var ki bina bu kez de, dönemin gazetelerine geçen ifadeyle söylersek, "anarşikler" tarafından yakılmış!
Ardından, AKM 1977 yılında yeniden hizmete girmiş.
Sonrasını biliyorsunuz.
Dün her yerde aradım ama bu dev projeyle ilgili "sanat dünyamızda" kayda değer bir heyecanın izine rastlayamadım.
Aksine bir hüzün ve açığa vurulmasa da hissedilen bir sitem hâkimdi havaya.
Hatta kimisi, AKM inşaatının temeline Türk Bayrağı ile Cumhuriyetin ilk ve son Başkanlarının fotoğraflarının asılmasını "ne hale geldiğimizin" kanıtı diyerek paylaşıyordu.
Başkaları da bu ağıta, binanın, Gezi olaylarında üzerine PKK da dahil envai çeşit terör örgütün bayrakları asılarak çekilmiş fotoğraflarını özlemle paylaşarak eşlik ediyordu.
Sahi, yıllardır tek bir sanat etkinliğinin yaşanmadığı köhne AKM binasının üzerine Gezi'de örttükleri o ,"kutsal emanetler" kimlerin elinde acaba?
Aman iyi saklasınlar, 700 gün sonra yeni AKM tamamlandığında kapısında tezgah açar, 2013 şanslı kişiye 2500 TL'den falan satarlar. Nasıl yapacaklarını Yılmaz anlatır kendilerine.
