Ali Ağaoğlu: Haydarpaşa ve Salıpazarı'na talip olabilirim!

 Hangi alanda olursa olsun, yükselen insanların hayatlarına baktığımızda ilk koşul olarak onların çok çalışarak bulundukları noktalara geldiğini görürüz.
Bu koşula, toplumsal liderlik yeteneğini de eklemek lazım. Liderlik vasfı olan ve başarıya koşan insanlarda, doğallık, cesaret, azim, insanlara hiç ayırmadan değer vermek, çevresine sevgi ve saygı ışınları yaymak, geniş duyarlılık gibi özellikler de dikkati çekiyor.

Geçen hafta Okan Üniversitesi'nden "fahri doktor" unvanı alan Coca Cola Company'nin CEO'su Muhtar Kent, konferansında gençlere 2020 yılına kadar dünyada yeni güçlerin nasıl oluşacağını anlatıp, bilgilerini, öngörülerini paylaştı. Ona göre birkaç ülkenin elindeki ekonomik güç, bizim gibi birçok gelişmekte olan ülkelere yayılıyor. Ekonomik krizler olsa da 1 trilyon dolar civarında yeni bir servet potansiyeli ortaya çıkacak. Bunun yüzde 60'ı da gelişmekte olan ülkelerde olacak. Gelecek 10 yılda 'orta sınıf'a yükselen 800 milyon ile 1 milyar arası kitleye tanıklık edeceğiz. Kent, yeni başarı ve zenginlik fırsatlarının da bu yeni orta sınıfın ihtiyaçlarına yönelik olacağına dikkat çekti.

Bence bu sözler çok önemli. Fırsatları kapabilmek ve beyin göçünü önlemek için eğitim, sosyal ve kültürel reformları yapabilmemiz gerekiyor.

Yine Sabancı Holding Başkanı Güler Sabancı, liderlikle ilgili konferansında, rahmetli amcası Sakıp Sabancı'nın liderlik vasıflarını yâd ederek, ilginç bir noktaya dikkat çekti ve "Şirketler, toplumsal lider bulmakta zorlanıyor. Gelecekte bu alanda kriz olabilir" dedi. Bu yakınmayı birçok patrondan duyuyorum. Bana göre iş insanları, biraz "armut piş, ağzıma düş" misali hazır, her şeye kadir, "anadan doğma lider" gençler arıyor.

Bu zor, zaten öyle olanlar patronlara gitmez, kendileri patronluğa soyunur!

Gençler engelle karşılaşınca pes ediyor!

Geçtiğimiz cumartesi günü gazeteniz BUGÜN'de söyleşisini okuduğunuz inşaat ve müteahhitlik sektörünün önde gelen işadamlarından Ali Ağaoğlu da gençlere başarılı olmanın kıstaslarını anlatmıştı. Liseyi bile bitiremeyen Ağaoğlu, günde 15-18 saat çalışarak bulunduğu noktaya geldiğini, hayatının yüzde 80-90'ını işinin kapsadığını söyledi. Türk zenginleri listesinde ilk sıralarda yer alan ve geçen yıl 5'inci olan Ağaoğlu, gençlere seslenirken, "Benim amacım, öncelikle para kazanmak olmadı. Başardığınız zaman zaten zengin olursunuz" diyor. Ona göre zamane gençleri, engeller karşısında korkuya kapılıyor. İşte onun gençlere yönelik eleştirileri: "Şimdiki gençler, çok iyi yetişiyor, iyi eğitim alıyor ama mücadele ruhu az. Çok kolaycılar. Önlerine en ufak engel çıktığı zaman hemen geri dönüyorlar. Hâlbuki benim önüme bir duvar çıktığı zaman o duvarı, 'Nasıl yumruk vurur yıkarım, yanından dolaşır atlarım diye olaya bakardım'. Ama görüyorum ki, şimdi gençlerin önüne en ufak engel çıktığı zaman bırakıp geri dönerek pes ediyorlar. Mücadele ruhları biraz zayıf. Bir söz vardır; 'Popo ıslanmadan balık tutulmaz!' İşte işin sırrı da budur."

Sabancı ile yorum farkı var!

Yine Ağaoğlu'na, "Sizi Sakıp Sabancı'ya benzetiyorlar. Ne diyorsunuz" sorusunu yönelttiğimde de şu cevabı verdi: "Sabancı, çok sevdiğim, saydığım bir insandı. Örnek aldığım, Türk iş hayatına, sanayiciliğe katkısı olmuş bir insandı. Ama ben kendime benziyorum. O Sakıp Sabancı, ben ise Ali Ağaoğlu'yum. İkimiz de ayrı ve farklı bir karakteriz. İşlerimiz de farklı. Herkesin kendisine göre bir kişiliği vardır."

Ağaoğlu, sizce de özgünlüğünü öne çıkarmıyor mu

SALIPAZARI VE HAYDARPAŞA'YA TALİP OLABİLİRİM

İstanbul'un nasıl finans merkezi olacağını da konuştuğumuz Ağaoğlu, bu vesile ile yeniden gündeme gelen Salıpazarı (Galataport) için ihaleye girebileceğini söylerken, "Haydarpaşa Limanı da çok kötü durumda burası da yeniden düzenlenmeli. Çok firma var bunu yapacak. Harekete geçilirse tabii ki ben de o firmalarla ihaleye girebilirim" dedi.

"İstanbul, finans merkezi olacak demekle olmuyor" eleştirisi yapan Ağaoğlu'nun görüşleri şöyle: "Ataşehir'de  TOKİ  projeler yapıyor, bankalar da kendi projeleriyle yerlerini alıyor. Ancak, sadece bina yapmakla burası finans merkezi olmaz. Kanunların ona göre yeniden düzenlenmesi lazım. Uluslararası finans kuruluşlarını bu bölgeye çekmek, onlara teşvik vermek lazım. Sadece Haydarpaşa Limanı her gün on binlerce TIR'ı, İstanbul'a sokuyor. Bu cinayet gibi bir şey! O limanın oradan kalkıp Dünya Ticaret Merkezi olacak bir şekilde yeniden tarihi dokuyu bozmadan düzenlenmesi gerekir. Yani bölge tümüyle turizm ve ticaret merkezi olmalı."

Galataport (Salı Pazarı) bölgesinin de içler acısı durumda olduğuna dikkat çeken Ağaoğlu, bakın ne diyor: "İhale açılsa girerim tabii ki. Şu anda orası fare ve pislik yuvası gibi duruyor. Zengin turistleri taşıyan büyük kurvaziyerler rıhtıma yanaşıyor. İlk karşılaştıkları şey pislik. İhale edildi ama yapımı engellendi. Yeniden ihale açılsa bizim gibi girecek çok firma var. Aslında İstanbul'un turizm potansiyelinden 30 milyar dolarlık para kazanma potansiyeli var. Bizler bunu kullanamıyoruz."

Anlaşılan Salı Pazarı ve Haydarpaşa, iş dünyasında gelecek ayların en önemli iki konusu olacak.