Ankara'da çocuklar için teknoloji harikası müze açıldı!
Fransadaki örneklerinden uyarlanan ve 16 profesör tarafından çocukların gelişimine oyun mucizesiyle katkı vermeyi amaçlayan "Çocuk Müzesi" açıldı
Fransadaki örneklerinden uyarlanan ve 16 profesör tarafından çocukların gelişimine oyun mucizesiyle katkı vermeyi amaçlayan "Çocuk Müzesi" Ankarada açıldı.
Teknolojinin tüm imkanlarının kullanıldığı ve 25 ayrı senaryoyu
barındıran müzede, çocuklar şantiye alanında duvar örüyor, aslına uygun TV
stüdyosunda HD kameralarla program çekiyor, akustik odada çığlık atıp, playback
stüdyosunda şarkıcı, hastanede doktor olabiliyor; arkeolojik kazı yapıp, dijital
oyunları kendi vücutlarıyla oynayabiliyor. 4-12 yaş grubuna hitap eden müze,
engelli çocuklar için de özel olarak tasarlandı.
Free Kidzz Çocuk Müzesi İşletme Müdürü Eğitim Uzmanı Yeşim Kanlıoğlu, AA
muhabirine yaptığı açıklamada, 25 ayrı aktiviteyi bünyesinde toplayan müzenin
Fransanın eğitim modelini temel aldığını ve 16 ayrı profesör tarafından
hazırlanan eğitim programıyla ve ileri teknolojik donanımıyla özel olarak
tasarlandığını anlattı.
-Türkiyenin tek Çocuk Müzesi-
Müzenin 25 ayrı senaryosuyla dünyanın ikinci, Türkiyenin ise tek çocuk
müzesi olduğunu söyleyen Kanlıoğlu, bu senaryoların 1 saat süresince rehber
öğretmenler eşliğinde çocuklara oyun mucizesiyle öğretildiğini dile getirdi.
Çocukların müzeyi ziyaretleri boyunca sadece senaryo mekanlarında beş
duyularını kullanarak oyun oynadıklarını, öğrendiklerinin farkına varmadan
istenen mesajları aldıklarını dile getiren Kanlıoğlu, böylece çocuklara neredeyse
1,5 yılda öğretilecek konuların bu kısa süre içinde öğretilebildiğini ifade etti.
"Burası dışa dönük bir müze. Çocuk, gördüğü her şeye dokunuyor,
hissediyor ve algılıyor" diye konuşan Kanlıoğlu, "Müze, çocuğun kendini oyunda
keşfetmesini sağlıyor. O yaş grubuna ilişkin müfredat desteğiyle soyut konuları
somutlaştırıyor" dedi.
-"Müze deyince akla ne gelir"-
Kanlıoğlu, müze denildiğinde akıllara öncelikle çocukluğa ait objelerin,
oyuncakların, giysilerin sergilendiği ve bunlara sadece camların arkasından
bakılabilen mekanların geldiğini ifade etti. Free Kidzzin ise çocukların
yaparak, yaşayarak zihinsel, bedensel, duyumsal, bilimsel ve sosyal gelişimine
katkıda bulunabilecek oyunlar oynatılan bir mekan olduğunu belirten Kanlıoğlu,
"Çocuklarımız, lider öğretmenlerinin işleğinde gördüklerini anlayıp algısına
yerleştirerek, hayatına katacak şekilde bilgilendiriliyor" diye konuştu.
Kanlıoğlu, Çocuk Müzesinin; fiziksel engelli çocukların da rahat
gezebilmesi için her ayrıntı düşünülerek dizayn edildiğini belirtti.
-Süpermanin uçmadığını anlıyorlar, baret takıp duvar örüyorlar-
Müzenin 25 ayrı senaryosundan bazıları şöyle:
TV Stüdyosu: Gerçek HD kameralarla ve aslına uygun TV stüdyo aletleriyle
film çekilebiliyor; haber sunuluyor; oyunculuk yapılıyor. Çocuklar sihirli
dizilerin gerçek olmadığını ve Süpermanın aslında uçmadığını green boxı görerek
öğreniyor.
Şantiye: Vinç operatörü, el arabaları, sünger tuğlalar kullanılarak iki
katlı bir ev inşa ediliyor. Baretlerin takıldığı inşaat sahasında ekibi oluşturan
çocuklar iş güvenliği kurallarını öğreniyor.
Playback Stüdyosu: Profesyonel müzik stüdyosunda ışık şovları eşliğinde
mikrofon ellerinde hayran oldukları şarkıcılar gibi sahne heyecanını
yaşıyorlar.
Çığlık Odası:Hiç kimsenin dur, sus, bağırma demediği akustik odada hep
beraber çığlık atıyorlar.
T-Boy area: Çocuklara hareketli dinozorları görüp, duyup, dokunma şansı
veriliyor. Fosil havuzunda fosil kazısı yapılıyor.
H2O Havuzu:Suyun akışkanlığının öğretildiği havuzda, manyetik oltalarla
balık tutulabiliyor.
Kidzz Clinic: Doktor ve hastane fobisinin yenilmesi için hemşire ve
doktor rolleri verilen çocuklar, aslına uygun stetoskop ve röntgen cihazlarıyla
hasta bakıyorlar.
Garaj: Mekanik aletlerle özel hazırlanan araba tamir edildikten sonra
gezintiye çıkılıyor.
Dijital oyunlar: Çocuklar ekran karşısında dijital oyunları vücutlarıyla
oynayabiliyor.
-Engelli çocuğu müzeye ilham verdi-
Çocuk müzesinin kurulumunun hüzünlü bir hikayesi bulunuyor. Müzenin
kurucularının engelli çocuklarının, Ankaradaki bir alışveriş merkezindeki
jetonlu oyuncaklarla oynadığı sırada yaşadığı bir olay müze sahiplerinin tümüyle
çocuklar için bir müze tasarlamaları için ilham verdi.
Aile, oyun makinesinin "ama önce para atmalısın" uyarısıyla irkilen
çocuklarının "Baba bana çabuk para bulun" sözlerinden çok etkilenerek yurt
dışına çıkıp müzenin kurulması için Fransadaki eğitim kurumlarıyla bağlantıya
geçti.
AA