Antalya'da kentsel dönüşüm şart!
Antalya Akdeniz Güncel Gazetesi'nin yazarlarından İsa Kavlak bugünkü yazısında Antalya'nın eski bölümlerinde kentsel dönüşüm gerektiğini kaleme aldı. İşte İsa Kavlak'ın o yazısı...
Artık herkes Antalya'nın da deprem kuşağında yer aldığı bilincine varmaya başladı.
Deprem deyince doğrusunu isterseniz bizler, Antalya'da yaşayanlar, pek kale almazdık. Burada deprem olmuyor nasıl olsa diyerek her işimizi depremi gözardı ederek yaptık.
Devasa binalarda bile kalitesiz malzemeler kullanılarak inşaatlar yapıldı.
Hatta daha da ileri giderek sıva kumu yerine sahillerden kamyonlarla çalman deniz kumlarıyla inşaatlar yaptık.
Yaptık...
Yalan yok...
Bunu Antalya'da yaşayanlar çok iyi bilirler.
1990'lı yıllara kadar inşaatlarda hep kaçak yollarla sahillerden alınan kumlarla inşaatlar yapıldı.
O dönemlerden itibaren Belediye, o zamanın Antalya Belediyesi kum hırsızlarına karşı ciddi cezalar uygulamaya başlayınca sahillerden kamyon kamyon kum alınması, Çalınması önlendi.
O zamana kadar sahillerden alınan kumlarla inşaat yapılmıştı. Bugün Antalya'daki eski binaların neredeyse tamamına yakını deniz kumuyla inşa edilmiş yapılardan oluşuyor. Bunların başında da Dokuma, Şarampol, Güllük, Memurevleri, Bahçelievler, Işıklar gibi eski binaların bulunduğu yerleşim alanları geliyor.
O dönemlerde Antalya deprem kuşağının dışında yer aldığından bu tür inşaatlar rahat yapılıyordu. Üstelik denetim de yoktu zaten.
Şimdi mi?
Antalya deprem kuşağında...
Artık yeni binalar denetimli.
Peki eski binaların bulunduğu yerlerde tehlike yok mu? Olmaz olur mu?
Var Peki çözüm?
Her sorunun bir çözümü elbette vardır.
Vardır olmasına da o kadar kolay değil elbet.
Bunun en kolay yolu kentsel dönüşümden geçiyor. Bunu da yapacak güç ne yazık ki belediyelerin bütçelerini aştığı için yerelde yok.
Antalya'nın deprem gerçeğiyle yüzyüze kaldığı günümüzde özellikle eski binaların yoğun olduğu bölgelerde kentsel dönüşüme gidilmesi kaçınılmaz hale gelmiş durumda.
Bunun için de yerel yönetimlerin, ilgili sivil toplum kuruluşları ve meslek odalarıyla birlikte bir çalışma yapması sonrasında hazırlanacak raporlarla birlikte ilgili bakanlıkların kapılarına dayanması gerekiyor.
Antalya'nın deprem gerçeğini görmek gerekiyor. Çünkü bilimsel verilere göre artık Antalya'da bir deprem kuşağı içerisinde yer alıyor ve son günlerde hafiften hafiften bir yoklama var. Sallantılar bir uyarı olarak algılanmalı ve en kısa sürede eski binaların durumu gözden geçirilmelidir.
Olası bir şiddetli depremde Antalya'nın halini tahmin edebilmek için öncelikle bir fizibilite çalışması yapılmalı ve durumu sakat ya da kritik bina sayısı tespit edilmeli.
Buradan felaket tellallığı yapmak istemiyorum ama; yine de her şeye hazırlıklı olunması gerektiğini belirtmekte fayda gördüğü ifade etmek isterim.
İsa KAVLAK/ Antalya Akdeniz Güncel