06 / 05 / 2024

Asil Nadir: Zeytin Adası'nın asıl sahibi benim!

Asil Nadir: Zeytin Adası'nın asıl sahibi benim!

17 yıl aradan sonra İngiltere'ye dönen Kıbrıslı işadamı Asil Nadir, Zorlu Holding'in patronu Ahmet Nazif Zorlu'ya satılan Zeytin Adası'nın asıl sahibi olduğunu iddia ederek TMSF'ye dava açtı



İngiltere'ye 17 yıl aradan sonra dönen Kıbrıslı işadamı Asil Nadir, Zeytin Adası'ndan vazgeçmedi. Nadir, 5 yıl önce Zorlu Holding'in patronu Ahmet Nazif Zorlu'ya satılan Zeytin Adası'nın asıl sahibi olduğunu iddia ederek Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'na (TMSF) dava açtı. Nadir'in avukatı Suat Ballı aracılığıyla adanın tapusunun iptali ve kendi adına tescil edilmesi için açılan davanın dilekçesinde, 1989'da söz konusu taşınmazın Nadir tarafından satın alındığı hatırlatılarak, şöyle denildi: '1990 yılına kadar İngiltere ve Türkiye'de birçok yatırıma imza atan, 'Güneş' ve 'Günaydın' gibi köklü gazeteleri çıkaran Asil Nadir, 1989'da gazetelerine yeni baskı makineleri getirmek için İmar Bankası'ndan kredi çekti. Krediyi kefil sıfatıyla imzaladı. Nadir'e, 1990'da İngiltere'de bazı yolsuzluk iddialarıyla ilgili asılsız suçlamalarda bulunuldu, soruşturma başlatıldı ve Nadir, İngiltere'de gözaltına alındı. Bu arada İmar Bankası'na TMSF tarafından el konuldu. Zeytin Adası'nın yönetimi de TMSF'ye geçti. TMSF de bankaya olan borcun ödenmesi için Asil Nadir'e noter kanalıyla ihtarnameler gönderdi. Ancak yurtdışında nerede olduğu bilinmeyen Asil Nadir'e gönderilen ihtarnameler, kendisine ulaştırılamadığı için iade edildi. TMSF'nin 'Asil Nadir'in adresini bilmiyorum' deme hakkı yoktur. Adresini bilmiyorum diyerek müvekkilim hakkında İstanbul 6. İcra Müdürlüğü kanalıyla icra takibi başlatılmıştır. İmar Bankası'ndan alınan kredilerin büyük kısmı ödendiği halde icra dosyalarında bu ödemeler gösterilmemiştir.'

6 YIL ÖNCE DAVA AçTI

İmar Bankası'nın başlattığı icra takibine itiraz ve müvekkiline gönderilen ihtarnamelerin geçersizliği için 18 yıl önce dava açıldığını vurgulayan Ballı, şunları söyledi: 'Mahkeme, ihtarnamelerin geçersizliğine karar vermeden bankaya olan borç miktarını belirlemiş ve bu borç Yargıtay'ın incelemesinden geçmeden kesinleşmiştir. Bu dava sürerken müvekkilim İngiltere'de gözaltında bulunması nedeniyle teminat yatırılamamış ve bu taşınmazlar, İmar Bankası'nın yan kuruluşlarından birisine satılmıştır. TMSF'ye geçen Zeytin Adası'nın satılacağı ilan edilmiştir. 6 yıl önce adanın satışının durdurulması için dava açılmış ve dosya iki kez işlemden kaldırılmıştır. Avukatı olarak benim dosyaya vekilliğim ise 18 Nisan 2008 tarihlidir. Dava yeniden görülmeye başlamıştır. Mahkeme, mazeretimizin kabul edilmediği için davanın açılmamış sayılmasına karar vermiştir. Mazeret nedeniyle dosyayı kapatan mahkemenin verdiği karar, tarafımızdan temyiz edilmiştir ve şu an Yargıtay aşamasındadır. İleride hak kayıplarının önlenmesi ve davanın devamını sağlamak için dava açtık.'

TÜRKİYE'DE NELERİ VARDI

Asil Nadir, Turgut Özal'ın tavsiyesi ile 1988'de önce Günaydın gazetesini sonra Güneş ve Gelişim dergi gruplarını aldı. Başında bulunduğu Polly Peck Grubu'nun gıda sektöründe Del Monte, Unipac, Meyna, Sunzest, Niksar, Van Den Brink, Frio, Früco, Prevor, Mendelson- Zeller, Stadart Fruit, Capetronic, Imperial, Russel Hobbs Tower, hizmetler sektöründe Voyager Kıbrıs ve Pizza Hut şirketlerinde iştirakleri bulunmaktaydı. Polly Peck, Fransız meyva dağıtım şirketi ve Japon elektronik şirketi Sansui'nin hisselerini satın aldı, Vestel şirketinin de kurucusu oldu. KKTC'de halen Jasmine Court, Palm Beach, Crystal Cown, Olive Tree, Unipac fabrikası, ICP ilaç fabrikası, Safeco Sigorta, Kend Bank gibi şirketler Nadir'in kontrolünde bulunuyor.

Belgedeki bakteriler 1 kişiyi zehirledi

Hakkındaki yolsuzluk iddialarını temizlemek için 17 yıl aradan sonra KKTC'den İngiltere'ye dönen Asil Nadir'in Londra Ağır Ceza Mahkemesi'nde başlayan yargı sürecine dün devam edildi. Mahkemeye eşi Nur Nadir ile gelen Asil Nadir'in avukatı William Clegg, 1992'de hazırlanan bağımsız mali Mantle Raporu'nun, Nadir'in şirketinden milyonlarca sterlin çalmadığı sonucuna vardığını, Ağır Dolandırıcılık Dairesi'nin de (SFO) 19 yıldır bundan haberdar olduğunu savundu. SFO'nun avukatı Philip Shears ise 1992'nin orijinal mahkeme kağıtlarını incelemeye başladıklarını, bin 400 kutudan oluşan eski belgelerin 900'ünde bulunan bakteriden dolayı bir kişinin zehirlenerek hastaneye kaldırılması üzerine işin yavaşladığını anlattı. Shears, bu ay sonuna kadar kutulardan bakterinin temizleneceğini söyledi.
Sabah/Perihan KORKMAZ


Geri Dön