23 / 11 / 2024
fuzul

Ayder'de plansız yapılaşmanın önüne geçiliyor!

Ayder'de plansız yapılaşmanın önüne geçiliyor!

Plansız yapılaşmanın önüne geçmek için yürütülen çalışmalar dolayısıyla gündeme gelen ünlü Ayder Yaylası uyanıyor...




Milliyet gazetesi yazarı Nükhet Everi bugünkü yazısında Ayder'i kaleme aldı. İşte Everi'nin o yazısı...


Plansız yapılaşmanın önüne geçmek için yürütülen çalışmalar dolayısıyla gündeme gelen ünlü Ayder Yaylası, Rize’nin Çamlıhemşin ilçesine 19 kilometre uzaklıkta, 1350 metre yükseklikte yeşilin her tonunu barındıran adeta bir cennettir

Karadeniz yaylaları, yaz aylarının sıcaktan kaçış noktaları, nefes aldıran mekânları, memleketin adeta akciğerleridir. Bu yaylaların en ünlülerinden Ayder, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın plansız yapılaşmanın önüne geçmek için yürüttüğü çalışmalar dolayısıyla sık sık gündeme geliyor. Rize’nin Çamlıhemşin ilçesine 19 kilometre uzaklıkta bulunan Ayder Yaylası, yeşilin her tonunu barındıran bir cennettir adeta. 1987’de turizm bölgesi, 1994’te millî park ilan edilen 1350 metre yükseklikteki Ayder, zaman içinde turizm ve eğlence merkezi oldu. Ayder merkez son yıllarda özellikle çarpık yapılaşma ve gürültü kirliliği nedeniyle daha çok çevre ziyaretleri sonrası konaklamak için tercih ediliyordu. Ayder’i kapsayan 21 bin 614 metrekarelik alanın “Kesin Korunacak Hassas Alan” ilan edilmesi büyük önem taşıyor. Planlanan koruma projesi düzgün şekilde uygulanır ve Ayder’e yeniden hayat verir umarım.

Gitme hep burada kal

Ayder’de uyanmak hayatınızda unutamayacağınız bir deneyimdir aslında. Eğer Ayder’de yerel mimari özelliğini taşıyan güzel ahşap challet’lerden (şalelerden) birinde kalıyorsanız, sabah uyandığınızda sizi kucaklayarak zamanı donduran yeşilin sonsuz tonu, nefes almanın ne demek olduğunu yeniden hatırlatan havası, bu güzelliklere bakarak yapacağınız muhteşem kahvaltıları “Gitme hep burada kal” der sanki size.

Kayın ormanları ve ladin ağaçlarıyla kaplı Ayder Yaylası, sırtını Kaçkar Dağları’na dayamış ve yamaçları çamlarla örtülü bir doğa harikasıdır. Gelin Tülü Şelalesi saatlerce bakmaya doyamayacağınız bir güzellik ve zarafetle akar durur dağın eteklerinden. Balı ve pek çok hastalığa şifa olan kaplıcalarıyla da bilinen Ayder, aslında yılın her zamanı ziyaret edilebilecek ender noktalarından biridir Karadeniz’in. Karadeniz mutfağının lezzet duraklarından biridir burası da; mıhlaması, mısır ekmeği, Laz böreği, lahana sarmasıyla…

Gitme hep burada kal

Ayder’de uyanmak hayatınızda unutamayacağınız bir deneyimdir aslında. Eğer Ayder’de yerel mimari özelliğini taşıyan güzel ahşap challet’lerden (şalelerden) birinde kalıyorsanız, sabah uyandığınızda sizi kucaklayarak zamanı donduran yeşilin sonsuz tonu, nefes almanın ne demek olduğunu yeniden hatırlatan havası, bu güzelliklere bakarak yapacağınız muhteşem kahvaltıları “Gitme hep burada kal” der sanki size.

Kayın ormanları ve ladin ağaçlarıyla kaplı Ayder Yaylası, sırtını Kaçkar Dağları’na dayamış ve yamaçları çamlarla örtülü bir doğa harikasıdır. Gelin Tülü Şelalesi saatlerce bakmaya doyamayacağınız bir güzellik ve zarafetle akar durur dağın eteklerinden. Balı ve pek çok hastalığa şifa olan kaplıcalarıyla da bilinen Ayder, aslında yılın her zamanı ziyaret edilebilecek ender noktalarından biridir Karadeniz’in. Karadeniz mutfağının lezzet duraklarından biridir burası da; mıhlaması, mısır ekmeği, Laz böreği, lahana sarmasıyla…

Aşkın gücünü hissediş

Aslında tüm bu özellikleriyle sağlık ve doğa turizminin gözdelerindendir burası. Karadeniz turlarının da olmazsa olmazlarından ve mutlaka konaklama yapılan noktalarındandır. Kampçılar ve doğa tutkunları için de çok imkân sunar Ayder Yaylası. Doğayla baş başa kalmak isterseniz yürüyüş rotalarının en ilginçleri, yaylanın sonuna doğru çadır kamp alanıyla idealdir. Eğer Karadeniz’de yollara düşecekseniz sahil şeridinden dağlara doğru sapıp Çamlıhemşin’e varırsınız. Karadeniz’in bozulmamış ender yerlerinden Fırtına Vadisi selamlar sizi; yani Kaçkarlar’dan gelen Fırtına ve Hala derelerinin oluşturduğu; yani Çamlıhemşin’den yukarıya doğru olan bölge. Fırtına Deresi pek çok suyun birleşe birleşe oluşturduğu bir doğa harikasıdır. Hala Deresi, adını, sevdiğine kavuşamayınca kendisini dereye attığı söylenen bir kızın adından alır. Böyle bir hüznü taşır yatağı boyunca bu dere. Çamlıhemşin’de, Fırtına Deresi ile Hala’nın kavuştukları noktada aşkın gücünü hisseder insan. Birbirinden ayrı düşmüş, tüm zorluklara göğüs germiş, dağlar tepeler aşmış âşıkların kavuşmasının mutluluğuyla coşa coşa akar, bir müddet sonra da yaşadıklarının yorgunluğuyla sakince Karadeniz’e ulaşırlar birlikte.

Buralara kadar gelmiş ve elbette Fırtına Vadisi’nin de içine girmişken Fırtına Deresi boyunca yol alın, yol üzerindeki taş köprüleri görün, üzerlerinden yürüyerek derenin karşı kıyısına geçin; Çinçiva Kahve’de bir çay-kahve içip muhteşem mutfaklarında hazırladıkları harika yemek, atıştırmalık ya da tatlılardan mutlaka tadın. Mutlaka biraz daha ileride bulunan ve Orta Çağ’dan günümüze gelen Zir Kale’yi (Zil Kale diye yanlış söylenir) de görmenizi öneririm. Tarihi Fırtına Konakları’nı da ziyaret etmeyi ihmal etmeyin.

 

Ayder'de yerel mimari esaslı konaklama birimleri yapılacak!


Geri Dön