23 / 11 / 2024
fuzul

Bandırma'daki doğalgaz santrali 2010'da tamamlanacak

Bandırma'daki doğalgaz santrali 2010'da tamamlanacak

Sabancı Holding, Balıkesir'in Bandırma ilçesinde denize nazır doğalgaz santrali inşa ettirdi

 




Sabancı Holding'in Balıkesir'in Bandırma ilçesinde denize nazır inşa ettirdiği doğalgaz santralini görmek için Marmara Denizi'nin dalgalarını aşmaya çalışıyoruz. 
 
Akşam'ın Ekonomi Müdürü Levent Ertem iskelede 'Uçaktan daha çok korkutuyor beni gemiler.' demişti. İDO'dan kiralanan deniz otobüsüne son anda Güler Sabancı da yetişti. Helikopterli seyahat hava muhalefetine takılınca o ve holdingin üst düzey yöneticisi Ahmet Dördüncü, Enerji Grup Başkanı Selahattin Hakman da biz gazetecilerin feribotuna bindi. İki buçuk saatlik seyahate acemice başlamışız meğer. Çünkü dalgalara inat, deniz otobüsünün en önüne geçmiştik hep birlikte. Sohbetin güvenli bir liman olacağı düşüncesiyle söz sözü açıyor. Öncelikli konu her yerde olduğu gibi domuz gribi... Sabancı ailesinde büyükler mecbur kalmadıkça dışarı çıkmıyormuş bugünlerde. Doktor kontrolleri ihmal edilmiyormuş. C vitamini Sabancı'da da grip savar olarak popüler. İçimizde en dinç görünen Vatan'dan Ercan İnan. Not tutmaktaki kararlılığı bunu teyit ediyor. Dakikalar ilerledikçe mide bulantısı gibi belirtiler baş gösterdi hemen herkeste. Güler Hanım görevlilerden gelen uyarı üzerine arka tarafa geçti. Levent zaten gözlerini açabilecek durumda değildi. Korktuğu başına gelmişti. Arka tarafa geçmesine rağmen Sabancı'nın patroniçesi de zorlu seyahatten etkilendi. Bu durumu Kurumsal İletişim Direktörü Suat Özyaprak'a "Ah Suat ah. 11 Kasım çok geç." sözleri ile hissettirdi. Neyse ki sallantının hem arka bölümde daha az hissedilmesi hem Bandırma'ya yaklaştıkça denizin sükunete kavuşmasıyla finaldeki konuşmalar esprilerle süslendi.

Bandırma'da sema açık. Kısa süreli otobüs yolculuğunun ardından 930 megavatlık kurulu güce sahip olacak santraldeyiz. 660 milyon Euro'luk yatırımla sahasında dünyanın en büyük santrali olacak bittiğinde. Güler Hanım önde, şantiye içindeki prefabrik binaya geçiliyor. Toplantı salonunu görünce Projeler Direktörü Veli Balat'a takılırken Sabancı'daki eski günlerini yad ediyor Güler Hanım: "Rahmetli Sakıp Bey geldiğinde şantiyelere, biz eksiklerden bahsederdik. Görüyorum ki burada sinevizyona kadar her şey tamam. O günlerden bugünlere çok mesafe alındı." İnşaatı yürüten A takımının tanıtım faslında Sabancı'nın Yönetim Kurulu Başkanı, "Kaç yıldır Sabancı'dasın? Aileni de Bandırma'ya taşıdın mı?" sorularını yöneltiyor. Genç mühendislere 'Sabancı'nın geleceği sizlersiniz' diyerek şevk veriyor. Şantiye sevgisinden bahsediyor. Tarifi mümkün olmayan bir duygu olduğunu aktarıyor: "Sevgi olmadan bu işi yapmak zordur."

AĞUSTOS 31 GÜN, KESİN TARİH İSTERİM

13 ay önce temeli atılan santralde üretimin başlayacağı tarih Ağustos 2010. Bugüne dek yapılanları, arı kovanını andıran şantiye görüntüleri eşliğinde anlatıyor Veli Bey. Programın gerisinde kalmamak maksadıyla vinç gerektiren montajlar için rüzgârın sert estiği günlerde sabah 5'te işbaşı yapılmış. Rüzgâr bu vakitlerde esmiyormuş çünkü. "Allah nazardan saklasın, çok iyi gidiyoruz." diyor Veli Bey. Güler Hanım teşekkür ediyor, ancak inşaatın ne zaman biteceğine dair kesin bir gün almakta kararlı. Veli Bey "Ağustos 2010" cevabını verince Güler Hanım "Ağustos 31 gün. Bir projenin başarısı teslim tarihidir. Kesin gün istiyorum." ifadelerini kullanıyor. Salonda kahkaha sesleri yükselirken holdingin CEO'su Ahmet Bey'in tarihi belli: '30 Temmuz.' Güler Hanım'dan da 'Ahmet Bey'i kırmayalım' sözleriyle destek geliyor ve Veli Bey 'Peki efendim' cevabını verdiğinde Enerji Grup Başkanı Sebahattin Bey de, "Bak dikkat et. Bunun bakanlık, ilgili kurumların onay ve kabulleri de var." sözleri bir anlamda inşaat dışı faktörleri de hatırlatıyor. Güler Sabancı ise şu sözlerle bitiş tarihinin önemini vurguluyor: "Enerjiye 1995'te kendi fabrikalarımızın elektrik ihtiyacını karşılamak için girmiştik. 2005'te bizim için esas faaliyet alanı olmasına karar verdik. Aslında bizim için yeni bir konu, yeni bir sektör. Bandırma tesisi bizim için bir ilk olacak. Burada gösterilen performanstan çok memnun oldum. Gençlerle bu ekip, bu kadro bundan sonrakilere koşacak. Bandırma projesi zamanında start alırsa, gerek bize borç veren yabancı kuruluşlar gerek ortağımız gerek bütün hissedarlarımız ve Türkiye ile Enerjisa açısından bize güven verecektir. Bununla Enerjisa ekibi reşit olacak, rüşdünü ispat edecektir." Güler Hanım şantiye gezisine çıkmadan "O halde 30 Temmuz'da mutabıkız." diyerek final tarihine nokta koyuyor. 
 
Geciken her gün 200 bin TL kayıp demek

Baretli, yelekli ve inşaat ayakkabısı ile koşar adım ilerliyor. Dalgalı denizin yol açtığı bitkinlikten eser yok. İşçilerle, taşeron firmaların yöneticileri ile el sıkışıyor. Hal hatır soruyor. Hatıra fotoğrafı çektirirken 30 Temmuz'u vurguluyor. Açılışa Başbakan Tayyip Erdoğan'ı da çağıracaklarını söylüyor. Yılda 7 milyar kWh elektrik üretecek tesisin günlük geliri bugünkü fiyatlarla 2 milyon Euro'yu bulacak. Kârlılık ortalama yüzde 5 kabul edilse geciken her gün ortalama 200 bin TL'lik kayıp anlamına geliyor. Tepeleri gösterirken rüzgâr enerjisi de üreteceklerini aktarıyor Güler Hanım: "O zaman rüzgârın sert esmesine bu sabah olduğu gibi üzülmeyeceğim. Tam tersine sevineceğim." Hızına ayak uyduramayacağımız belli. Zaman zaman Güler Hanım ile geriden gelen grup arasındaki mesafe açılıyor. Yemekhanede karavanadan yemek ısmarlıyor heyete. Listede unlu mercimek çorbası, et sote, pilav, salata ve irmik tatlısı var.

Yemek de aynı hızla yeniyor. Mutfak personelini alkışlatıyor Sabancı. Şantiye sevgisinden neyi kastettiğini, sahada en ince ayrıntılara kadar inceleme yapmasından anlıyoruz. Yorgunluğundan eser kalmadığı gibi kendisindeki dinamizmi etrafına hissettiriyor. Tokalaştığı işçiye, mühendise 'siz isterseniz bu proje de biter' mesajları veriyor. Onlara bir aile olduklarını söylüyor. Fotoğraf çekimlerinde arka fonda Sabancı Holding ve Enerjisa bayrak veya logolarının olup olmadığına bakması da ayrı bir hassasiyeti işaret ediyor. Denizin yorgun düşürdüğü biz gazeteciler de ziyaretin sonunda ikram edilen Türk kahvesi ile dinleniyoruz. Levent de kendine geliyor. Ama dönüş için karayolunu tercih ediyor. Hava kararırken yola çıkıyoruz. Başlangıç çok iyi. Ta ki Marmara'nın ortasında hırçın dalgalar 'nerede kalmıştık' diyerek bizleri karşılayıncaya kadar. Otobüsle yola çıkan Levent'in kulaklarını çınlatsak da sabaha göre daha dirençliyiz artık. 30 Temmuz için sıkı pazarlık yapan Güler Hanım'ın verdiği enerjiye Türk mühendis, işçi ve müteşebbisinin neleri başarabildiğini görmek de eklenince dönüş yolculuğu daha keyifli bitiyor.

14 Aralık öncesi Sabancı'dan Kyoto açılımı

Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı, ülkelerin atmosfere saldıkları karbon miktarını sınırlamayı öngören Kyoto Protokolü'nü AB şemsiyesi altında anlaşmaya dönüştürecek 14 Aralık zirvesi öncesi önemli uyarılarda bulundu. Anlaşma taslağında Türkiye'nin gelişmekte olan ülke kategorisinde yer aldığına işaret eden Sabancı, "Bu, Türkiye'nin büyümesini engelleyecek bir durum. Yatırıma ihtiyacımız var. Birdenbire gelişmiş ülkeler kategorisinde muamele görürsek o zaman yapılacak yatırımların maliyeti daha yüksek olur. Bunların yapılması zorlaşır. O yüzden 14 Aralık Kopenhag Zirvesi'ne iyi hazırlanıp gitmek ve durumumuzu yeniden müzakere etmek gerekiyor." dedi. Sabancı'ya göre Türkiye'nin Kyoto'da gelişmekte olan ülkeler kategorisine alınması için zirvede gereken adımlar atılmalı. Aksi takdirde ülke ekonomik olarak ciddi maliyetlerle karşı karşıya kalacak.

Güler Sabancı, Türkiye'nin içinde bulunduğu konumun doğru olmadığını, bunun yeniden pazarlık edilmesi gerektiğini söyledi. Sabancı, "Biz gelişmiş ülkeler konumunda duruyoruz. Oysa biz gelişmekte olan konumdayız. Kopenhag'a bir ay var. Konuyu gündeme getirmemiz, ilgililere iletmemiz gerekiyor." şeklinde konuştu. Sabancı Holding Üst Yöneticisi (CEO) Ahmet Dördüncü de, kurumsal anlamda çevre ve iklim değişikliği konularında çalışma grupları bulunduğunu ve bunların başta TÜSİAD, TOBB gibi sivil toplum kuruluşlarında Kopenhag'da Kyoto Sözleşmesi'ne ilişkin hükümete destek vermek üzere çalıştıklarını söyledi. Dördüncü, AB'nin karbon salımı konusunda 2020 hedefinin Türkiye'ye uygulanması halinde bunun Türkiye'nin büyümemesi, hatta küçülmesi demek olduğunu ifade etti.
Turhan Bozkurt/Zaman

Konuyla ilgili basında yer alan diğer haberler

Sabancı enerjide prestij projesinin kapısını açtı 

Sabancı Holding Başkanı Sabancı, Bandırma'da 660 milyon Euro yatırımla başlanan doğalgaz santralinin zamanında bitirilmesiyle Enerjisa'nın rüştünü ispatlayacağını söyledi. Tesis, Türkiye elektrik üretiminin yüzde 2.5'ini karşılayacak

Türkiye elektrik üretiminin yüzde 2.5'ini tek başına karşılayacak olan Sabancı Holding'in Bandırma Doğalgaz Çevrim Santrali, Enerjisa için rüşdünü ispatlayacak prestij projesi oldu. 660 milyon Euro'luk yatırımla kurulacak ve ilk üretimine 2010'da başlayacak olan  Bandırma Doğalgaz Çevrim Santrali'ni basına tanıtan Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı, projenin üretime zamanında başlamasının kendilerine güven vereceğini söyledi.

PERFORMANSTAN ÇOK MEMNUN KALDIM

Sabancı "Bununla Enerjisa ekibi reşit olacak, rüşdünü ispat edecek" dedi. Enerji alanında yaşanacak darlık nedeniyle bu işe girdiklerini, ancak daha sonra bunu 2005'te ana iş kolu olarak benimsediklerini belirten Sabancı, Türkiye'de toplam elektrik üretiminin yüzde 20'sinden fazlasının özel sektör tarafından üretildiğinin de altını çizdi. Sabancı, şöyle devam etti: "Yani sektör yeni yeni özelleşiyor. Bandırma tesisi bizim için bir ilk olacak. Burada gösterilen performanstan çok memnun oldum. Bandırma projesi zamanında start alırsa, gerek bize borç veren yabancı kuruluşlar gerek ortağımız gerek tüm hissedarlarımız ve Türkiye ile Enerjisa açısından güven verecek. Bununla Enerjisa ekibi reşit olacak, rüşdünü ispat edecektir."

Karbondioksit salınımını azaltan Kyoto protokolü ile ilgili konuşan Sabancı, Türkiye'nin doğru bir kararla bu sözleşmeye taraf olduğunu vurguladı. Ancak dikkat edilmesi gereken bir konu olduğunun altını çizen Sabancı "Bu doğru bir hareket... Fakat Türkiye'nin içinde bulunduğu konum doğru bir konum değil. Bunun yeniden pazarlık edilmesi lazım. Biz gelişmiş ülkeler konumunda duruyoruz. Oysa biz gelişmekte olan konumdayız. Bunun yeniden müzakere edilmesi lazım. Kopenhag'a bir ay var. Konuyu gündeme getirmemiz, ilgililere iletmemiz gerekiyor" şeklinde konuştu. Sabancı Enerji Grup Başkanı Selahattin Hakman ise bin megavat (MV) gücündeki 9 hidroelektrik santralinin ve 930 MV Bandırma Doğalgaz Kombine Çevrim Santrali'nin uygulama ve yapım çalışmalarının sürdüğünü, ayrıca 450 MV gücündeki Tufanbeyli Termik Santrali'nin planlama ve proje safhasında olduğunu kaydetti. Bandırma Santrali'nin Ağustos 2010'da devreye girmesinin planlandığını, 2012 sonunda 2 bin MV'ın devreye gireceğini ifade eden Hakman "2015'te enerjinin Sabancı Grubu içindeki ağırlığının yüzde 15-20 olmasını planlıyoruz" şeklinde konuştu. Bandırma Santrali'nin temelinin Ekim 2008'de atıldığını, şu anda bin 94 kişinin çalıştığı santralin Türkiye'nin kurulu gücünün yüzde 2.5'ine karşılık geldiğini belirten Selahattin Hakman "Bandırma Doğalgaz Çevrim Santrali işletmeye alındıktan sonra mevcut doğalgaz santrallerimizle Türkiye'deki doğalgazın yüzde 6-7'sini biz kullanacağız. Enerjisa, yıllık yaklaşık 1 milyar dolara yakın doğalgaz kullanacak" diye konuştu. 

YASA DEĞİŞİRSE NÜKLEERİ DÜŞÜNÜRÜZ

Bandırma Santrali'nin bulunduğu arazinin  2 bin 100 dönüm olduğunu, bu kadar geniş bir arazide rüzgar santrali kurma planları bulunduğunu belirten Hakman, bu kapsamda gerekli izinler için de ilgili kurumlara gerekli başvuruların yapıldığını söyledi. Hakman, bir soru üzerine de, grubun nükleer enerji ile de ilgilendiğini ancak mevcut yasa ile ihaleye girmenin zor olduğunu söyledi. Selahattin Hakman "Nükleer santralle ilgili yasada değişiklikler olabilir. Olursa o zaman değerlendirir, ona göre karar veririz" diye konuştu.

Kyoto Türkiye ekonomisini küçültür

Sabancı Holding Üst Yöneticisi (CEO) Ahmet Dördüncü, saha gezisinde ağırlıklı olarak Kyoto Protokolü'ne dönük açıklamalar yaptı. Dördüncü, kurumsal anlamda çevre ve iklim değişikliği konularında çalışma grupları bulunduğunu ve TÜSİAD, TOBB gibi kuruluşların da Kopenhag'da Kyoto Sözleşmesi'ne ilişkin hükümete destek vermek üzere çalıştıklarını söyledi. AB'nin karbon salınımı konusunda 2020 hedefinin uygulanması halinde bunun Türkiye'nin büyümemesi, hatta küçülmesi demek olduğunu ifade eden Dördüncü "Biz bu konuda endişeliyiz. Bir ay kaldı, çok sıkı çalışılması gerekiyor" dedi.

Sabancı Fen Lisesi için imza atıldı

Balıkesir'in Bandırma ilçesinde Enerjisa çatısı altında bir doğalgaz çevrim santrali inşa etmekte olan Sabancı Holding ilçeye bir de fen lisesi kazandırmak için ilk adımı attı. 2.5 milyon Euro'ya mal olacak ve 2010-2011 eğitim yılına yetiştirilmesi planlanan `Enerjisa Fen Lisesi'nin inşası için protokol, Sabancı Holding Başkanı Güler Sabancı ile Balıkesir Valisi Yılmaz Arslan arasında imzalandı. Sabancı, eğitim alanında gerçekleştirdikleri çalışmaların Sabancı kültürünün bir parçası olduğunu ifade etti. Vali Arslan ise Güler Sabancı'ya lise yatırımı için teşekkür etti.
Star

Sabancı'nın enerji ekibi Bandırma'da reşit olacak

Sabancı Grubu'nun enerji yatırımı olan `Bandırma Doğalgaz Santralı' projesininAğustos 2010'da tamamlanarak, devreye girmesi planlanıyor

Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı, Bandırma'da 660 milyon euro yatırımla hayata geçirilecek Bandırma Doğalgaz Kombine Çevrim Santralı projesinin zamanında start alması durumunda bunun kendilerine güven vereceğini belirterek, "Bununla Enerjisa ekibi reşit olacak, rüşdünü ispat edecek" dedi.
Sabancı Holding CEO'su Ahmet Dördüncü ve Sabancı Holding Enerji Grup Başkanı Selahattin Hakman ile birlikte Bandırma'daki santrala bir saha ziyareti gerçekleştiren Güler Sabancı, Türkiye'de elektriğin yüzde 20'sinden fazlasını özel sektörün ürettiğini kaydederek şunları söyledi:

`Sektör özelleşiyor'
"Sektör özel sektöre doğru ilerliyor, özelleşiyor. Bandırma tesisi bizim için bir ilk olacak. Burada gösterilen performanstan çok memnun oldum."
Ahmet Dördüncü Bandırma Santralı'nın 2010'da devreye girmesiyle önemli bir gaz oyuncusu haline geleceklerini vurguladı. AB'nin karbon salımı konusunda 2020 hedefinin Türkiye'ye uygulanması halinde bunun Türkiye'nin büyümemesi, hatta küçülmesi demek olduğunu ifade eden Dördüncü, "Biz bu konuda endişeliyiz. Bir ay kaldı, çok sıkı çalışılması gerekiyor" dedi.

Yatırıma devam
Selahattin Hakman, 1000 megavat gücündeki 9 hidroelektrik santralının ve 930 megavat Bandırma Doğalgaz Kombine Çevrim Santralı'nın uygulama ve yapım çalışmalarının sürdüğünü, ayrıca 450 megavat gücündeki Tufanbeyli Termik Santralı'nın planlama ve proje safhasında olduğunu kaydetti.
Hakman, 2 bin 500 megavatlık projelerinin bulunduğunu, 185 megavat kurulu gücündeki rüzgâr santralları çalışmalarına başlandığını, şu anda 370 megavat doğalgaz, 85 hidroelektrik olmak üzere toplamda 455 megavatlık bir kurulu gücün faaliyette olduğunu anlattı. Nükleer santralla ilgili yasada birtakım değişiklikler olabileceğini de belirten Hakman, "Eğer olursa o zaman şartları değerlendiririz" dedi.

Türkiye'nin elektrik kapasitesinin yüzde 2.5'i
Temeli Ekim 2008'de atılan Bandırma Santralı'nın Ağustos 2010'da devreye girmesi, 2012 sonunda 2 bin megavatlık kapasiteyle elektrik üretmesi planlanıyor. Şu anda 1094 kişinin çalıştığı santral, Türkiye'nin kurulu gücünün yüzde 2.5'ine karşılık geliyor. Bandırma Santralı işletmeye alındıktan sonra Sabancı Grubu, mevcut doğalgaz santrallarıyla beraber Türkiye'deki doğalgazın yüzde 6-7'sini (yaklaşık 1 milyar dolarlık) kullanmaya başlayacak. Tek kombine çevrim santralı olarak Türkiye'nin en büyüğü unvanını taşıyacak olan Bandırma Santralı, karbon salımını 50 bin ton azaltacak. 500 milyon euro'su makine teçhizat olmak üzere toplam 660 milyon euro'luk yatırım bedeli bulunan santral, yakıtını arazi içinden geçen Türkiye-Yunanistan doğalgaz boru hattından alacak ve yılda 7 milyar kilovat saat civarında elektrik üretecek. Bursa, Balıkesir ve Çanakkale'nin elektik ihtiyacının yüzde 70'ini karşılayabilecek bu üretim yılda 700 milyon euro'ya karşılık gelecek.

Enerjide 2015 hedefleri
-  5 bin megavatlık kurulu güç ve 6 milyon abonelik dağıtım şebekeleriyle elektrikte yüzde 10 pazar payına ulaşmak.
-  Enerji grubunda dağılımın yüzde 40 hidroelektrik, yüzde 25-30'ar arasında doğalgaz ve kömür, yüzde 5-10 arasında rüzgâr olması.
-  Grup içinde enerjinin ağırlığının yüzde 15-20 olması.
Milliyet

'Yasa değişirse nükleer santrala karar veririz'
 
SABANCI Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı, Bandırma'da 660 milyon euroluk yatırımla hayata geçirilecek Bandırma Doğal Gaz Santralı projesini yerinde inceledi. Sabancı, projenin zamanında start alması durumunda bunun kendilerine güven vereceğini belirterek, "Bununla Enerjisa ekibi reşit olacak, rüşdünü ispat edecek'' dedi. Enerji Grup Başkanı Selahattin Hakman ise bir soru üzerine, grubun nükleer enerji ile de ilgilendiğini, ancak bu şartlarda ihaleye girilse de yüksek fiyatlar verilecek olması, yani mevcut şartlar nedeniyle nükleer santral ihalesine girmediğini anlattı. Hakman, "Nükleer santralle ilgili yasada birtakım değişiklikler olabilir. Eğer olursa o zaman şartları değerlendirir, ona göre karar veririz'' dedi.
Sabah

Bandırma'ya 660 milyon Euro yatırıyor günde 2 milyon Euro'luk elektrik üretecek


SABANCI Holding Enerji Grubu Başkanı Selahattin Hakman'la, EnerjiSa CEO'su Gerhard Wedam, Bandırma'da 1 yıl 1 ay önce başlayan doğalgaz çevrim santralı inşaatının son durumunu Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı ile CEO Ahmet Dördüncü'ye göstermek için program yaptı.


Sabancı Holding Kurumsal İlişkiler Direktörü Suat Özyaprak, 11 Kasım 2009 tarihli programa basının da eklenmesi önerisini Güler Sabancı'ya götürdü.

Böylece çarşamba sabahı saat 07.00'de Sehalattin Hakman, Gerhard Wedam ve Suat Özyaprak'la Yenikapı'daki İDO İskelesi'nde buluştuk. Biz kiralanan deniz otobüsüyle denizden Bandırma'ya gidecektik. Güler Sabancı ile Ahmet Dördüncü de helikopterle Bandırma Doğalgaz Çevrim Santralı'na inecekti.

Ancak, yağışlı, puslu ve rüzgarlı hava, helikopter yolculuğu için pek uygun değildi. Bunun üzerine son anda karar değişikliğiyle Güler Sabancı ve Ahmet Dördüncü de bize katıldı, saat 08.45'te Bandırma'ya doğru yola koyulduk.

Kaptanın "biraz" dediği dalgalar, 2 saatlik deniz otobüsü yolculuğunda hemen hepimizi epey zorladı. Sonunda Bandırma'ya vardık. 25 kilometrelik otobüs yolculuğu sonrasında da santral alanına ulaştık.

EnerjiSa Projeler Direktörü Veli Balat başkanlığındaki ekip, 1094 kişinin çalıştığı şantiyedeki uyumlu havayı yansıtınca, Güler Sabancı, "şantiye sevdası"nı aktardı:

- Şantiye sevgisi bambaşkadır. Ben de şantiyeleri çok severim.

Veli Balat, 1 yıl 1 ay önce başlayan inşaatın son durumuyla ilgili brifingine başladı:

- Şu anda inşaatımızın yüzde 63'ü tamamlanmış durumda.

Güler Sabancı araya girdi:

- Elektrik üretimine ne zaman geçeceksiniz?

- Ağustos 2010 demiştik...

- Hangi gün, bana gün verin...

- 1 Ağustos 2010...

- Olmaz, 30 Temmuz 2010'da elektrik üretimine geçmelisiniz...

Güler Sabancı, topu topu 2 günün pazarlığını yapıyordu. Santralın, hedeflenenden iki gün erken devreye girmesini istiyordu. Santralla ilgili bazı rakamları sorunca, iki günün önemini anladık.

- Bandırma Doğalgaz Çevrim Santralı için ne kadar yatırım yapılıyor?

Selahattin Hakman: 660 milyon
Euro'yu bulacak.

- Ya elektrik üretimi ne kadar olacak?

Veli Balat: Bursa, Balıkesir, Çanakkale'yi kapsayan UEDAŞ bölgesinin yüzde 70'ini besleyecek elektrik üretimi olacak.

- Biraz daha anlaşılır hale getirsek rakamları...

Selahattin Hakman: Burası, Türkiye'nin elektrik ihtiyacının yüzde 2.5'ini karşılayacak.

- Üretilecek elektriğin bugünkü fiyatlarla parasal değeri nedir?

Veli Balat: Yıllık 700 milyon Euro'ya
denk gelir.

Hemen hesap yaptık, santralın günlük cirosu 2 milyon Euro'ya yakın olacaktı...

Santral, Güler Sabancı'nın istediği gibi elektrik satışına iki gün erken başlarsa, cirosuna 4 milyon Euro daha eklenecek...

Kendi ihtiyacı için başladı 5 bin megavata kadar çıkacak

GÜLER Sabancı, Bandırma'daki şantiyede İzmit'teki Kentsa'ya kurulan santralda görev almış bir personelle karşılaşınca, enerjiye ilk girdikleri günleri anımsadı:

- Biz aslında enerjiye önceleri fabrikalarımızın ihtiyacı için girdik. Daha sonra enerjinin ana işkollarımız arasında yer alması gerektiğini düşündük. Buna göre hedefler koyduk.

Hedefleri Sabancı Holding Enerji Grubu Başkanı Selahattin Hakman özetledi:

·            Şu anda Enerjisa Enerji Üretim, Enerjisa Elektrik Toptan Satış, Enerjisa Doğalgaz Toptan Satış ve Enerjisa Elektrik Dağıtım adlı dört şirketimiz var.

·            Mevcut santrallarımızın kurulu gücü 455 megavat. Yatırımı sürenler 2 bin 500 megavat. İşletmede 4 doğalgaz santralımız, 4 de hidroelektrik santralımız var.

·            Enerjisa olarak hedefimiz 2015'te 5 bin megavatlık kurulu güce ulaşmak.
Türkiye elektrik piyasasındaki payımızı
yüzde 10'a çıkarmak.

·            Şu anda yatırımı süren projelerimizin toplam parasal büyüklüğü 2 milyar 250 milyon Euro'yu buluyor.

·            Elektrik üretim ve dağıtım özelleştirmeleriyle de ilgilenip, şu anda Başkent Elektrik Dağıtım'la ulaştığımız 3 milyon müşteriyi en az 6 milyona çıkarmak.

Önce rüzgârı ekleyecek yanına bir santral daha kuracak

OTOBÜS Bandırma Doğalgaz Çevrim Santralı inşaat alanına yaklaşırken, EnerjiSa Projeler Direktörü Veli Balat, anlatmaya başladı:

- 2 bin dönümü aşkın büyüklükteki arazimizden doğalgaz boru hattı geçiyor. Bu bizim için büyük avantaj. Zaten santral için yatırım alanı ararken, buna da özen gösterdik.

- Santraldan enterkonnekte sisteme elektrik aktarmak için şimdiden direkler dikilmiş, teller çekilmiş.

- Gördügünüz 25 direği biz diktik, hazırladık. Günü geldiğinde kısa süreliğine elektrik kesilecek, biz sisteme bağlanacağız.

- Santrala giden yol gayet güzel açılmış.

- 4.5 kilometrelik yolu da biz yaptık.

- Arsanız büyük ama
santralı deniz kenarına kurmuşsunuz...

- Soğutma suyunu denizden kullanacağız.

- Peki arsanın kalan kısmı ne olacak?

Sabancı Holding Enerji Grubu Başkanı Selahattin Hakman yanıtladı:

- Burada 24 megavatlık bir rüzgâr santralı da kuracağız.

- Yine de epey alan kalacak galiba...

- Aslında hedefimizde bu santralın yanına aynı büyüklükte bir tane daha eklemek var...

- Ne zaman yapacaksınız?

- Uzun vadeli doğalgaz alımına bağlı...

Görünen o ki, Sabancı Holding, Avusturyalı ortağı Verbund'la birlikte Bandırma'ya epey yatırım yapacak...

Soğutma suyu denize dönecek

sadece 1 derece ısınacak

ENERJİSA Projeler Direktörü Veli Balat'ı dinledikten sonra Bandırma'daki santralın denize ve çevreye etkisini sorduk:

- Santralımız yüzde 59 gibi yüksek bir verimlilikle çalışacak. Çevreye daha düşük karbon salacak.

- Soğutma suyunu denizden alıp, kullandıktan sonra ne yapacaksınız?

- Yeniden denize göndereceğiz.

- Olumsuz etkisi olmayacak mı?

- Çeşitli aşamalardan geçtikten sonra suyun ısısı normalin 8 derece üstü bir düzeyde olacak. Bunu da püskürtme yöntemiyle denize göndereceğiz. Dolayısıyla su, denizle yeniden buluştuğunda sadece 1 derecelik bir ısı yükselişi olacak. 

Kyoto Sözleşmesi için yeni pazarlık gerekiyor

BANDIRMA'dan dönüşü helikopterle yapan Güler Sabancı ve Ahmet Dördüncü, tam vedalaşırken, Türkiye'nin de bir süre önce imza attığı Kyoto Sözleşmesi'nden söz açıldı. Güler Sabancı,
10 Aralık 2009'da Kopenhag'da yapılacak zirveye dikkat çekti:

- O zirveye hazırlıklı gidip, kendi durumumuzu yeniden müzakereye açmalıyız.

- Neden?

- Çünkü, Türkiye gelişmiş ülkeler pozisyonunda bulunuyor.

- Ne zararı var bunun?

- Bu durumda Türkiye, katı kuralları hemen uygulamaya almak zorunda kalacak. Yatırımların maliyeti gerçekleşmesini engelleyecek kadar yükselebilecek. Yatırıma finansman bulmak zorlaşacak.

- Ne yapmak gerekiyor?

- Müzakereyi yeniden başlatıp, Türkiye'yi gerçek konumuna, gelişmekte olan ülkeler arasına kaydırmak
daha doğru olur. Bunu sadece biz değil, bilim insanları da söylüyor.

Ahmet Dördüncü araya girdi:

- Avrupa Birliği'nin (AB) "20-20" hedefi var. Yani, 2020'de AB ülkelerinin karbon salımının bugünküne oranla yüzde 20
azalmış olmasını hedefliyor.

- Bu ne anlama geliyor?

- Bu oran Türkiye için büyüme değil, küçülme anlamına gelir...

"Kyoto Sözleşmesi"nin büyümemiz önüne set çekmemesi için dikkatli olmak gerekiyor.
Vahap MUNYAR/Hürriyet

Sabancı pazarlık yaptı, 30 Temmuz'da en büyük doğalgaz santralı açılıyor

Pazarlık derken, Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı`nın Bandırma'daki dev yatırımı için proje müdürleri ve Enerjisa şirketi yöneticileriyle pazarlığından söz ediyorum.
Sabancı şirketlerinden Enerjisa, Türkiye'nin en büyük doğalgaz santrali inşaatını halen sürdürüyor. Enerjisa şirketi yöneticileri programlarını `Ağustos 2010'da işletmeye geçmek üzerine yapmışlar. Güler Sabancı "Ağustos dediğin, 31 gün" diye `pazarlığa' başladı. Yöneticilerin ağzından 1 Ağustos'u duyunca da, "Siz en iyisi hizmete giriş tarihi olarak 30 Temmuz'u işaretleyin" dedi.
Halen yatırımın yüzde 66.5'i tamamlanmış durumda.
Bandırma'daki Sabancı mülkiyetindeki dev alan 2 bin 100 dönüm. Arazi içinde 4.5 kilometre yol yapılmış.
Arazinin stratejik önemi büyük Sabancı için. Uzun bir arayıştan sonra, `hammadde, üretim girdileri, maliyet' açısından Bandırma'daki yer seçilmiş. Santral, yakındaki Türkiye-Yunanistan doğalgaz hattından `yakıt' alacak.
Santral soğutma suyunu, denizden karşılayacak.
Üretilen elektrik, Bursa-Karabiga iletim hattına verilecek. Bunun için 6 kilometre enerji nakil hattı inşa edilmiş.
Bu arada yine arazi içinde 3 kilometre doğalgaz hattı yapılmış.
930 megavat kurulu güçteki santral, 6 milyar 900 milyon kilovat saat elektrik üretecek, bu da Bursa-Balıkesir-Çanakkale bölgesinin ihtiyacı olan elektriğin yüzde 70'ini sağlaması anlamına geliyor.
Doğalgaz çevrim santralı, Türkiye'nin kurulu gücünün yüzde 2.5'ine tekabül edecek.
Santralın yatırım bedeli 500 milyon avro. Arazisi, yol inşaatı dahil toplam yatırım bedeli 660 milyon avro.
Bu yatırımın karşılığında da yılda 700 milyon avroluk üretimi olacak.

Aynı yemeğe kaşık sallıyorlar
Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı, holding CEO'su (İcra Kurulu Başkanı) Ahmet Dördüncü, Enerji Grup Başkanı Selahattin Hakman, Enerjisa Genel Müdürü Gerhard Wedam ve biz bir grup gazeteci olarak gittiğimiz Bandırma'daki doğalgaz kombine çevrim santrali şantiyesinde, Güler Sabancı `şantiyede' çalışanlarla öğle yemeği yemek istediği söylüyor. Menüde mercimek çorbası (ki çok lezzetliydi), mantarlı et sote, mısırlı pilav, salata ve tatlı yiyoruz.
Proje Müdürü Mehmet Sakaryalı`ya soruyorum, şantiyede hangi ülkelerden insanlar çalışıyor: Japon var, Koreli, Avusturyalı, İrlandalı, Amerikalı var.
Türk yemeklerinden hoşnutlar mı? Sonuçta hepsinin ağız tadı, yemek kültürü farklı.
Mehmet Sakaryalı gülüyor, "Yok, Çok memnunlar. Hepsi afiyetle yiyor."

Güler Sabancı: Proje müdürünün elindeyim
İstanbul Yenikapı'dan sabah erken yola çıkacağız, Bandırma'ya Sabancı Grubu'nun kiraladığı deniz otobüsüyle gideceğiz. Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı da, holding CEO'su (İcra Kurulu Başkanı) Ahmet Dördüncü ile helikopterle gelecek.
Planı, hava şartları bozuyor. Helikopter yağış ve rüzgar nedeniyle kalkamıyor.
Güler Sabancı, Kireçburnu'ndan teknesiyle, Yenikapı'ya geliyor. Geliyor ama sinir küpü. İnsan sinirden güler ya o halde. "Benim kaptana sordum, gidebilir miyiz? `Sarayburnu'ndan sonra deniz sakinleşir' dedi. Nerede! Dev dalgaların arasında geldik. Tekne dediğimde öyle büyük bir şey değil. Bir ben, bir kaptan, bir de koruma binebiliyor, dördüncü kişiyi almaya kalksak, yer yok.
Kapısı da yoktu, daha önce Allah'tan öylesine bir kapı yaptırmıştım."
Soğuktan donmuş. Dünyanın en etkin beş işkadınından biri olan Güler Sabancı'nın bu `şatafatsız' yaşam biçimine bir kez daha şapka çıkarıyorum.
Neyse, epey gecikmeli deniz otobüsü yolculuğumuz başlıyor. Marmara felaket, denizciler tanımlamam için kusura bakmasın, eskilerin şanzımanlı Arçelik çamaşır makinesinin içinde gibiyiz. Bir alttan vuruyor, bir yandan. Bizi içinde döndüre döndüre yolculuk yapıyoruz. Herkes bitap düşüyor.
Güler Sabancı söylenmeye devam ediyor: "Kim karar verdi, Kasım'ın 11'inde gitmemize. Koca yaz boyunca, havalar güzelken niye gitmedik?"
Cevabını da kendisi veriyor:
"Kesin Proje Müdürü'nün işidir. Proje müdürlerinin elindeyim. Onlar ne isterse o oluyor." Bir de şunu söylüyor:
"Mutlaka gösterecekleri yeni bir yatırım vardır."
Bandırmaya iniyoruz, hava açık ama Güler Sabancı`nın hırsı geçmiyor:
"Hani gökkuşağı görecektik, nerede?"
Dev şantiye alanına gittiğimizde gülerek, gösteriyor:
"Bugün gelmemizin sebebi vardır dedim, bak buymuş" diyor.
Bilkent Peyzaj'a ağaçlandırma yaptırıyorlarmış. 1800 ağaç, 61 bin çalı türünden erozyonu önleyecek bitki dikilmiş, tohum püskürtme yöntemiyle yamaçlar yeşillendirilmiş.
Funda Özkan/Radikal

Güler Sabancı sıkı pazarlık yaptı 30 Temmuz 2010'un sözünü aldı

1 yıl 1 ay önce temeli atılan 930 MW ile tek çevrimde dünyanın en büyük doğalgaz santrali olacak Bandırma Doğalgaz Santralı'nın inşaatında gelinen noktayı yerinde görmek için Bandırma'ya gelen Güler Sabancı, teknik ekibin, "Ağustos'ta ulusal hatta enerji veririz. Dünyada bu büyüklükte kapasitede bir santral inşaatında böyle bir hız yok" demesine rağmen, "Ben sizden 30 Temmuz'un sözünü almak istiyorum" dedi ve istediği sözü aldı


Sabancı Holding 2005 yılında enerjiyi 4 ana iş kolundan biri olarak ilan etmiş ve hedefini de 2015 yılına kadar 5 bin MW kurulu güç olarak koymuştu. O tarihe kadar Sabancı'da enerji alanında kurulu güç 40 MW civarında idi. Bu güç de İzmit'de Kordsa, Brisa gibi şirketlerin ihtiyacını karşılamaya yönelikti.

Bu vizyona göre yapılanan Sabancı Grubu, 2007'de ortaklığa imza attığı Avusturyalı ortağı Verbund ile gerek HES gerek doğalgaz gerekse rüzgar alanında çeşitli projeleri gündemine aldı. EnerjiSa 2007 yılı Temmuz ayında büyük bir doğalgaz çevrim santrali kurmaya karar verdi. Projeye start verilmesi, arsa temini, gerekli izinlerin alınması son derece hızlı gerçekleşti. Mitsubishi'den dünyanın en büyük türbinleri ısmarlandı. İnşaat 1 yıl 1 ay önce başladı. Daha önce Ambarlı gibi büyük santrallerin kurulumunda çalışan ekip, Sabancı'nın içinden yetişenlerle biraraya gelip Bandırma'da hakikaten müthiş bir iş başarmış. Yabancı raporlarla da tescillenmiş ki burada yapılan iş en hızlısı, en başarılısı ve hepsinden önemlisi de en güvenlisi...

Önceki gün Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı, CEO Ahmet Dördüncü ve Enerji Grup Başkanı Selahattin Hakman'la birlikte Bandırma'ya çok sorunlu bir deniz yolculuğundan sonra ulaşıp inşaatın geldiği noktayı yerinde gördük.

Güler Hanım'ın EnerjiSa çalışanları ile iletişimi gerçekten etkileyici. Mühendislerin çoğunu ismen tanıyor. Proje Direktörü Veli Balat ve Proje Müdürü Mehmet Sakaryalı, projenin geldiği noktayı "Yüzde 66.5 seviyesindeyiz. Ağustos 2010'a yetiştireceğiz" şeklinde özetledi.

"Rüştümüzü ispat edeceğiz"

Güler Sabancı itiraz etti ve "Sizden 30 Temmuz gününe söz almak istiyorum. Burada harika bir iş çıkardığınızı görüyorum. Son derece hızlısınız. Performansınızdan çok etkilendim. Ancak bir gayretle bu tarihi 30 Temmuz'a çekebilirsiniz" dedi. Proje müdürleri birbirine baktı ve Güler Hanım'a 30 Temmuz'un sözünü verdi.

Güler Hanım bu sözü alırken ekibine öncelikle kritik başarı faktörlerini sordu. Proje müdürleri karada çok sorunla karşılaşmayacaklarını ancak denizdeki çalışmaların hava muhalefeti nedeniyle aksamalara yolaçabileceğini belirttiler. TEİAŞ, Botaş, EPDK, EÜAŞ ve Enerji Bakanlığı kabul heyeti ile ilgili bürokratik gecikmeler olabileceği de dillendirildi. Öyle görünüyor ki bu ekip santrali 30 Temmuz'a yetiştirecek. Santralin ulusal şebekeye 919 MW elektrik vereceği düşünüldüğünde 1 günün bile önemi ortaya çıkıyor aslında. Yıllık cirosu 700 milyon euro'yu geçecek. Bu santral için 1 gün demek 2 milyon euro ciro demek.

Sabancı, 30 Temmuz sözünü aldıktan sonra şunları söyledi: "Lisanslara para verip sahip olmak önemli değil. Önemli olan başlangıçtır. Bandırma'da başlangıcı hedefin önüne çekeceğiz. Bu kreditörlerimiz, ortağımız, hissedarlarımız ve Türkiye için önemli. Burada devlet tecrübesini de taşıyan mükemmel uyumlu bir ekip var. Sonuçta bu sektör özel sektöre daha yeni yeni açılıyor. Deneyimlerimiz diğer projelerde bize yol gösterecek. Bu proje zamanında hatta zamanından önce start alırsa bize güven verecek. Bununla Enerjisa ekibi reşit olacak. Rüştünü ispat edecek."


Kyoto Protokolü'ndeki yerimizi Kopenhag'da pazarlık etmeliyiz mevcut durum büyük tehlike

GÜler Sabancı, Bandırma Doğalgaz Çevrim Santrali'nin çevreci özellikleri ile ilgili bilgi aldıktan sonra sözü Kyoto Protokolü'ne getirdi ve Türkiye'yi bekleyen çok önemli bir tehlikenin varlığına dikkat çekti. 10 yıl sonra Kyoto Protokolü'ne katılımı onaylayan Türkiye'nin gelişmiş ülkeler sınıfında yer aldığını vurgulayan Güler Sabancı, şöyle konuştu:

"Kyoto'ya taraf olduk ama konumumuz doğru bir yerde değil. Biz gelişmekte olan ülkeyiz. Ancak nedense gelişmiş ülkeler sınıfında değerlendirildik. Oysa gelişmiş ülkeler erken sanayileşti ve çevreyi uzun yıllar kirletti. Yıllarca atmosfere karbon saldı ve şimdi bunun faturasını ödeyecekler. Türkiye o kategoride değerlendirilirse Türk sanayisi için büyük bir tehdit olur. Bunu yeniden müzakere etmeliyiz. Sivil toplum kuruluşları, hükümet bu konuda işbirliği yapmalıyız. Şurada 1 aylık bir süre var. Bu süreyi iyi değerlendirmeli, 10 Aralık'ta Kopenhag'daki zirvede Türkiye'nin haklarını savunmalıyız. Bu sadece sanayicilerin değil, bilimadamlarının, akil insanların da dikkat çektiği bir konudur."

Güler Hanım'ın ikinci sorusu `İnovativ ne yaptınız' oldu

Güler Sabancı'nın ekibine sorduğu ilk soru kritik başarı faktörleriydi. İkinci sorusu ise "Bu santrali kurarken inovasyon anlamında ne yaptınız?" oldu. Ekip santralde soğutma amaçlı kullanılacak deniz suyunun geri dönüşünde bir güç yaratacağını hesaplayarak doğalgaz santralinin içine bir de HES kuruyor. Deniz suyunun geri dönüşünde boşa akacak suyun kuvvetinden yararlanacak bu HES 3 MW gücünde olacak. 3 MW deyip geçmeyin. 10 bin hanenin elektrik ihtiyacı bu inovatif HES'le karşılanabilir. Güler Hanım, bu projeyi çok beğendi. Zaten ekip bu proje ile Sabancı Grubu içinde Altın Yaka inovasyon ödülleri yarışmasında finalist olmuş. Jüri Başkanı olan Güler Sabancı, Bandırma ziyaretinde finalistlerden birinin çalışmasına da bizzat tanıklık etmiş oldu.

2000 MW'lık enerji santrali inşa halinde

SabancI Grubu Enerji Grup Başkanı Selahattin Hakman halen kurulu güçlerinin 455 MW olduğunu, 2000 MW'lık gücün de inşaa halinde olduğunu söyledi. Grubun işletmede olan 4 doğalgaz santrali, 4 hidroelektrik santrali var. 9 HES'in yapımı devam ediyor. 930 MW'lik Bandırma ve 450 MW'lık Tufanbeyli Santralleri bittiğinde grup 5 bin MW'lık hedefinde büyük mesafe kaydetmiş olacak. Grup ayrıca halen 600 MW'lık gücün projeleri geliştirilme aşamasında. Hakman, hedeflerinin yüzde 40'ı HES, yüzde 25-30'u doğalgaz, yüzde 25-30'u kömür ve yüzde 5-10 arası da rüzgardan oluşan bir kombinasyon yaratmak olduğunu söyledi. 2012 yılında 2 bin MW'lık gücün devrede olacağını söyleyen Hakman, enerjinin Sabancı Grubu içindeki payının yüzde 20'lere çıkabileceğine dikkat çekti. Sabancı Grubu'nun enerji sektöründeki payı ise, üretim ve dağıtımla birlikte yüzde 10 olacak.

Dünyanın en verimlisi olacak rakiplerine maliyette yüzde 10'a varan fark atacak

BandIrma Doğalgaz çevrim santrali rakamları ile de dikkat çekici. Bu santralde verimlilik yüzde 59 olacak. Hatta bunu yüzde 61'e kadar çıkarabileceklerini tahmin ediyorlar. Peki nedir bu verimlilik ve çok mu önemli? Selahattin Hakman, buna şöyle cevap veriyor: "Doğalgaz santralinde maliyetin yüzde 70'i gazdır. 100 birim gazdan ne kadarını elektriğe çevirebildiğiniz sizin verimliliğinizi belirler. Örneğin Ambarlı devreye girdiğinde yüzde 52.5 ile o dönemde en verimli santraldi. Sonra yüzde 56'lar 57'ler yakalandı. Mitsubishi türbinleri bize yeni bir dünya rekoru sağlayacak. Yüzde 59 verimlilikle aşağı yukarı rakiplerimizle aramızda yüzde 10'a varan bir maliyet avantajı yaratmış olacağız."

Bandırma Santralı tek başına Türkiye'nin gücünün yüzde 2.5'i

BandIrma Santrali'nin diğer rakamlarına da göz atmakta yarar var. Örneğin 930 MW'lık güç, Türkiye'nin şu anki kurulu gücünün neredeyse yüzde 2.5'ine denk geliyor. Bu santralde 6 milyar 700 milyon kilowatsaat elektrik üretilecek. Bu gücün anlamı şu... Balıkesir, Çanakkale ve Bursa'nın elektrik ihtiyacının yüzde 70'ini tek başına bu santralin ürettiği elektrik karşılayabilecek. Santralin toplam maliyeti yaklaşık 660 milyon euro civarında. Sadece ekipmanlar 500 milyon euro tuttu. Santral 2 bin 100 dönüm arazi üzerine kuruldu. Bu kadar geniş alan tutulmasındaki temel hedef ileride buraya kurulu güç kadar bir yeni çevrim santrali daha kurma niyeti. Ancak Sabancı Grubu yetkilileri henüz bu alanda alınmış net bir karar olmadığını vurguladılar. Arazide rüzgar ölçümleri yapılıyor. 25 MW gücünde bir rüzgar santrali de aynı alanda kurulabilecek. Bu santral saatte 175 bin metreküp, yılda 1.2 milyar metreküp doğalgaz tüketecek. Türkiye'nin gaz tüketimi 36 milyar metreküp civarında. Yani Türkiye'nin ithal ettiği doğalgazın yüzde 3.3'ünü bu santral emecek. Sabancı diğer doğalgaz santralleri ile birlikte toplamda 2 milyar metreküp gaz satın alan çok önemli bir oyuncu haline gelecek.
Vatan


Geri Dön