23 / 12 / 2024

Başakşehir Halkalı Güneşli üçgeni yeni cazibe merkezi oldu!

Başakşehir Halkalı Güneşli üçgeni yeni cazibe merkezi oldu!

Halkalı Başakşehir ve Güneşli doğu batı arasında gelişen İstanbul'un yeni cazibe üçgeni oluyor

 



Başakşehir Belediye Başkanı ve Halkalı'yı da içinde barındıran Küçükçekmece Belediye Başkanın bu konudaki görüşlerini aldık. İki başkanın hedefleri de yüksek. Mevlüt Uysal, Başakşehir'in 10 yılda 800 bin nüfusa ulaşacağından emin. Aziz Yeniay ise, Halkalı'nın da içinde bulunduğu bölgeyi bir turizm ve ticaret koridoru haline getirmeye kararlı.

Başakşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal:
10 yılda 800 bin nüfusa ulaşırız. Başakşehir, son yerel seçimleriyle birlikte Bahçeşehir'in de bağlandığı büyükbir belediye haline geldi. İstanbul'a yakın son konut arsalarını bünyesinde bulundurması nedeniyle gayrimenkul anlamında cazibe merkezi olma özelliğine sahip Başakşehir'in Belediye Başkanı Mevlüt Uysal, bölgenin bugününü ve geleceğini Milliyet ile paylaştı.
Öncelikle ilçenin altyapısını tahmini nüfusun temel ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde planladıklarını belirten Başkan Mevlüt Uysal, yeterli sosyal donatılarıyla şu anda 200 bin civarında bir nüfusa hizmet götürdüklerini ifade ediyor ve ekliyor: "Gelecek 10 yılda nüfusun 800 bine yükseleceğini düşünerek planlama yapıyoruz."

OLİMPİYAT STADI VE PROJELER DEĞERİMİZİ ARTIRIYOR
Başkan Uysal, nüfusun 800 bine çıkma beklentisini ise şu projelere dayandırıyor: "İlçe sınırları içinde Bahçeşehir ve Başakşehir gibi iki büyük projenin varlığı, Olimpiyat Stadı'nın tamamlanması, Kayabaşı Bölgesi'ne TOKİ'nin toplu konut projesi gerçekleştirmesi, Oyakkent,  Kiptaş  projeleri, yapı kooperatifi inşa çalışmaları gibi etkenler Başakşehir'in değerini artırıyor. İmar planlarına uygun, konutlaşma, ulaşımdan sosyal donatılara kadar kent sorunlarının baştan çözülüyor olması bu ilçedeki gelişmeyi hızlandırıyor. Yakın alanlarda yükselen yapıların bile kendilerini Bahçeşehir veya Başakşehir ile adresliyor olması bizim değerini nerelerde olduğunu bir göstergesi" diyor.
Belediye olarak ilçenin gelecek 10 yıldaki silüetini 'modern bir kent' diye net bir şekilde belirleyen Başkan Uysal, zaten bu hedefe ulaşmada şu anda büyük bir aşama kat eden illçenin bir yanıyla da tam anlamıyla Anadolu mozaiği olduğunu belirtiyor.
Bu arada sorunların varlığını da göz ardı etmediklerine dikkat çeken Uysal, " Bazı mahallelerde bulunan ifraz ve imar sorunu çarpık yapılaşmanın yanı sıra ciddi sosyal patlamalara neden olabilecek düzeyde de işsizlik sorunu bulunuyor. İmar sorunu olarak konuyu ele aldığımızda yaklaşık 30-35 yıldır ifraz sorunu çözülemediği için çarpık kentleşme örneklerinden biri haline gelen Şahintepe Mahallesi aslında çok iyi bir örnek. Biz yeni kurulan bir belediye olmamıza rağmen burada hızla ciddi adımlar attık" diyor.
Küçükçekmece Belediye Başkanı Aziz  Yeniay:
Burada Maslak'a alternatif bir koridor yaratacağız
Halkalı, Küçükçekmece Belediyesi'ne bağlı bir yerleşim birimi. Belediye Başkanı  Yeniay'ın hem Halkalı hem de onu kapsayan Küçükçekmece'ye dair parlak planları var. Yeniay, öncelikle, ilçeyi, 10 yıl öncesiyle kıyaslamanın mümkün olmadığını söylüyor. Ulaşım aksları, altyapı yatırımları, kültür-sanat, spor ve çevreye dönük yatırımlarla hem ilçenin dönüştüğünü hem de insan profilinin değiştiğini ifade eden Yeniay, şimdiki hedeflerinin yine bu doğrultuda olduğunu dile getiriyor. İmar faaliyetlerinin yanı sıra insan profilinin eğitim, kültür-sanat ve sporla zenginleşerek 'kent kimliği'ne uygun hale getirilmesi için daha çok yatırım yapmayı planladıklarını söyleyen Yeniay'ın bir başka hedefi de ' kimlikli ticaret ve turizm yatırımları'nı bölgeye çekmek.

ULUSLARARASI SPOR MERKEZİ
Bu arada temel hedeflerinden biri olarak, Ayamama ve Halkalı koridorunu, Maslak aksına alternatif turizm ve ticaret bandına dönüştürmek olarak gösteren Yeniay, "Bir kısım firmalar buralarda yatırım yapmaya başladı. Önümüzdeki günlerde büyük holding merkezleri, 5 yıldızlı oteller ve bunun gibi inşaatlar başlayacak. Bu arada Küçükçekmece Gölü ve çevresinin 'uluslararası su sporları merkezi' haline gelmesi ve turizm amaçlı hareketliliğinin sağlanması için çalışmalarımız var" diyor.

YATIRIMCIYA ÇAĞRI
Yeniay'ın bir başka hedefi de kentsel risklerden arındırılmış bir ilçe yaratmak. Depremle ilgili önümüzdeki beş yıllık plan içerisinde alternatif güçlendirme metotları üzerinde çalışmayı planları arasına alan Yeniay, "2011 yılı, bu manada depremle ilgili faaliyet yılı olacak, birçok proje bazlı çalışma sonuçlanmış olacak. Dolayısıyla risklerin minimize edildiği, hatta ortadan kaldırıldığı, sürdürülebilir bir yönetimin hakim olduğu bir ilçeyi konuşmak mümkün olacak" diye konuşuyor.
Bu arada Başkan Yeniay, kendi ihtiyaçlarını kendi bünyesinde karşılayan, ancak bununla yetinmeyerek tüm İstanbul'a servis yapan bir ilçe profiline de kavuşacaklarını belirterek, şöyle bir çağrıda bulunuyor: "Bunu müteşebbis ile ortaklaşa yapmayı hedefliyoruz elbette. Onların sonuna kadar yanındayız. Sadece yatırımlarını düşünecekler. Onları yatırım dışındaki kaygılardan arınmış, süreci belirlenmiş, altyapısı hazırlanmış bir bölgeye davet ediyoruz."

KAYIP KENT ORTAYA ÇIKIYOR
Başkan Yeniay, bu arada bugüne kadar gerçekleştirdikleri yatırımların da altını çiziyor. Modernlik konusunda iki tanesi Türkiye çapında iddialı üç kültür ve sanat merkezini hayata geçirdiklerini belirten Yeniay, ilçede 2.5 milyon metrekarelik aktif yeşil alan da yarattıklarını söylüyor. Öte yandan iki tanesi yarı olimpik havuz başta olmak üzere, spor alanında irili ufaklı 70'in üzerinde yatırım yaptıklarını belirten Yeniay, bu arada yeni bir değerin de haberini veriyor: "İlçemiz, dünyanın en büyük keşiflerinden birisi olan, Küçükçekmece Göl havzasındaki kayıp kent Bathonea ile anılacak. Bunlarla ilgili planlamalarımız büyük ölçüde tamamlanmış durumda."

Küçükçekmece'de çok şey değişti
10 yıl öncesiyle şuanda ki Küçükçekmece'yi hem algı itibariyle, hem de yatırımlar itibariyle kıyaslamak mümkün değil. Geçmişte bu bölgeler, daha çok kenar semtler diye nitelendirilen yerlerdi. Ancak bugün İstanbul'un tam merkezi konumuna geldi. Şu anda bir çeşit Küçükçekmece'nin kaderini yönlendiren Küçükçekmece Belediyesi ilçenin alt yapısının önemli ölçüde tamamla dı, ulaşım aksları nı genişletti ve yenilerini kurdurdu, gümrük yolları ve otoyollar başta olmak üzere ulaşım alt yapısının ve diğer altyapıların önemli ölçüde tamamlan masına katkı sağladı ve bir kentin kent olmasında en büyük etken olarak insana yatırıma öncelik tanıdı. Kültür- sanat, spor, çevre alt yapısına yapılan yatırımlar la ilçedeki insan profili değişti.
Küçükçekmece Belediyesi yerel yönetimi olarak ilçenin kentleşmesinde şüphesiz en büyük etken olan imar faaliyetlerini destekledi ve bütün işlerin koordinasyonu belediye tarafından gerçekleştirildi. Mevcut insan profilin in eğitim, kültür-sanat ve sporla zenginleşmesini, kent kimliğine uygun hale getirilmesini hedefl eyen Küçükçekmece Belediyesi, kimlikli ticaret ve turizm yatırımlarını bölgeye çekmeyi de ilçe ekonomisinin atardamarı haline getirmeyi planlıyor .
Gayrimenkul anlamında Küçükçekmece Belediyesi Ayamama ve Halkalı koridoru nu, Maslak aksına alternatif turizm ve ticaret bandı olarak düşünü yor. Bu konuda yoğun bir yatırımcı ilgisi ile karşı karşıya olduklarını belirten Başkan Yeniay, "Bir kıs ım firmalar buralarda yatırım yapmaya başladı. Önümüzdeki günlerde büyük holding merkezleri, 5 yıldızlı oteller ve bunun gibi inşaatlar başlayacak. Bu arada Küçükçekmece Gölü gibi müstesna bir değere sahibiz. Göl ve çevresini Uluslararası Su Sporları Merkezi haline gelmesi ve yine aynı şekilde canlıların yaşam alanı olduğu gerçeğiyle de hareket ederek, bu bölgenin turizm amaçlı hareketliliğinin sağlanması için çalışmalarımız bulunmaktadır." diye konuşuyor.
İlçenin Bugünkü konuma ulaşmasında hangi kilometre taşları geçildi?
Bu güne kadar Küçükçekmece olarak kendi içinde ulaşım alt yapısını ve diğer alt yapılardaki sorunları da büyük ölçüde çözdü klerini Belirten Başkan Yeniay, "İlçemizde sadece İstanbul'un değil Türkiye'nin "en"lerini kendi içerisinde barındıracak şekilde kültür- sanat projeleri gerçekleştir mekteyiz. 3 kültür ve sanat merkezimizin 2 tanesi Türkiye'nin en modern tiyatro salonlarını ve aynı zamanda kendi eğitim ordularını bünyelerinde barındırmaktadır. Bunların yanı sıra yeşil alanları da unutmamak gerekir, ilçede 2.5 milyon m2 aktif yeşil alan bulunmaktadır. Spor alanında da çok fazla yatırım gerçekleştirdik. 2 tanesi Yarı Olimpik yüzme havuzu olmak üzere, irili ufaklı 70'in üzerinde yatırım yapıldı. Küçükçekmece artık saraylarla anılmakta, Boğaz' a kardeşin geldiği bir yer olarak anılmakta, bundan sonra da turizmle anılacak, sanatla anılacak, finansla anılacak, büyük holdingleri ve şirket merkezleri ile anılacak, dünyanın en büyük keşiflerinden birisi olan, Küçükçekmece Göl havzasındaki kayıp kent Bathonea ile anılacak. Bunlarla ilgili planlamalarımız büyük ölçüde tamamlanmış durumda."
 
Kentsel risklerimiz olmayacak
2004 yılından bu yana Küçükçekmece'nin içinde bulunduğu ekonomik durumu ve insan profilini değiştirmek için hamleler yapan Başkan Yeniay, daha önce İBB'deki görevi sırasında da ilçenin sorunları ile yakından ilgilenmişti. Tüm bu birikimlere dayanarak ilçenin vizyonunu hazırlayan Başkan Yeniay şöyle konuşuyor, "Kentsel risklerden arındırılmış bir Küçükçekmece hedefliyoruz. Depremle ilgili önümüzdeki 5 yıllık plan içerisinde alternatif güçlendirme metotları üzerinde çalışıyoruz. 2011 yılı, bu manada depremle ilgili faaliyet yılı olacak, birçok proje bazlı çalışma sonuçlanmış olacak. Dolayısıyla risklerin minimize edildiği, hatta ortadan kaldırıldığı, sürdürülebilir bir yönetimin hakim olduğu Küçükçekmece'yi konuşmak mümkün olacak. İnsanların yaşamaktan mutluluk duyduğu, huzur kenti haline gelecek, işi ve aşı olan, başka bölgelere ihtiyacı olamayan, eğitimiyle, kültürüyle, sağlığıyla, sporuyla, yeşil alanlarıyla, gölüyle, deniziyle kendi ihtiyaçlarını kendi bünyesinde karşılayan, ancak bununla yetinmeyen tüm İstanbul'a servis yapan, diğer ilçelerin de ihtiyaçlarını karşılayan, tüketen değil üreten bir ilçe olmayı planlıyoruz. Bunu müteşebbis ile ortaklaşa yapmayı hedefliyoruz elbette, onlara şunu söylüyoruz; biz oluşturduğumuz hedef çerçevesinde sonuna kadar yanınızdayız, siz sadece yatırımınızı düşüneceksiniz, yatırım dışındaki kaygılardan arınmış, süreci belirlenmiş, alt yapısı hazırlanmış bir bölgeye sizleri davet ediyoruz." 
 
İstanbul'un son 15-20 yılda yaratılan yeni yaşam alanı
Yaklaşık 20 yıl kadar önce toplu ulaşım araçlarının dahi zor bulunduğu, İstanbullular için `suyun öte yanı' olarak tabir edilen Halkalı, Güneşli ve Başakşehir, doğu -batı aksında gelişen İstanbul için yeni rota oldu. İstanbul'a yakın ama marka konutların yapılabileceği geniş arsaların bulunduğu son noktalar olan bu üçgen, konut üreticilerinin yeni gözdesi

DEVLET EL ATTI, ONLAR BÜYÜDÜ
Çarpık yapılaşmaya çözüm getirmek için 1995 yılında, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Kiptaş'ı kurduğunda aslında o döneme kadar pek de kimsenin dikkatini çekmeyen Başakşehir'in de kaderi değişmeye başlamıştı. Kiptaş'ın kurulur kurulmaz odaklandığı en önemli İstanbul coğrafyası Başakşehir oldu. Dönemin siyasi iktidarının da rüzgarını arkasına alan KİPTAŞ, 'İstanbul'a 50 bin Konut' sloganıyla 17 Mayıs 1995 tarihinde 'Başak - Hilal Toplu Konut Projesi'nin ilk temelini attı ve ardından sıra Başakşehir'e geldi. Bu sefer, yıllardır bir kenarda arazi parçası olarak kalmış bu coğrafya, değerlenmeye başladı.
Turgut Özal'ın girişimleriyle kurulan İkitelli organize Sanayi Bölgesi, yıllarca atıl kalmıştı. Ama, Kiptaş'ın aldığı bu karar, Başakşehir'in gelişmesinde bir başka itici güç oldu. Derken, Kiptaş, arka arkaya 1., 2., 4., ve 5, etap konut projelerini geliştirdi. Başakşehir, artık pek çok kesimin dikkatlerini üzerine çekmeye başlamıştı.
Bahçeşehir'de devrimci banliyö harekatı
Daha sonra Başakşehir ile birleşerek büyük bir güç haline gelecek Bahçeşehir'de ise çok daha öncesinden özel gelişimler yaşanmaya başlamıştı. 1980'lerin sonu, 1990'ların başlarında Emlak Bankası ve Süzer Holding birlikte Bahçeşehir'i yaratmaya başlamıştı. İstanbul'un uzağındaki ilk modern siteler kurulmaya başladı.
O günkü koşullarda İstanbul'a yaklaşık 30 kilometre uzakta kurulan iki banliyö, sokaktaki insandan farlılaşmak isteyen, üst gelir grubuna ait insanların ikamet ettikleri bir bölge haline getirdi Bahçeşehir'i.
Aslında her iki bölgede devlet eliyle geliştirilen lokasyonlardı. Bahçeşehir merkezi hükümet tarafından finanse edilirken, Başakşehir'de İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin kanatları altında serpildi ve gelişti.
Bahçeşehir ve Başakşehir kendi çevrelerinde büyürken arada kalan geniş araziler de ister istemez çarpık kentleşmenin yeni adresi oldu. Altınşehir, Güvercintepe ve Şahintepe gibi mahalleler her türlü sosyal sorunların yaşandığı, kentsel dönüşüme muhtaç, İstanbul'a yakın olduğu kadar bir o kadar da uzak olan yerleşim birimleri haline dönüştü. Gerçek İstanbul olarak tanımlanan merkezi semtlerde yer kalmayınca gelen göçlerden burası da payına düşeni aldı.
İSTOÇ, İkitelli Organize Sanayi Bölgesi, MASKO ve Kiptaş'ın Başakşehir'e binlerce konut yapması, ulusal gazetelerin merkezlerini ve matbaalarının bu aksa taşınması gibi gelişmeler Başakşehir 'in yanı sıra Halkalı ve Güneşli'yi de bugün tercih edilen bölgeler arasına soktu.
Ve, birbirinden bağımsız ama, yine de birbirine benzer şekilde gelişen bu iki bölgeden biri, yani Bahçeşehir, 2009 yerel seçimlerinde Başakşehir Belediyesi çatısı altında birleşti. Şimdi, bir yandan Başakşehir'de yeni yapılaşmalar için planlar yapılırken, bir yandan da arada kalan Altınşehir, Güvercintepe ve Şahintepe'de yeni ve modern bir kent daha yaratılmaya çalışılıyor. Başakşehir'de sadece Oyak'ın bile 14 bin konut planlıyor olması, TOKİ'nin Kayabaşı'ndaki planları, metronun Başakşehir Kayabaşı'na kadar uzatılacak olması gibi etkenler bile bu lokasyonun geleceğinin ne denli parlak olduğunu ortaya koyuyor.

ÖZEL SEKTÖRÜN GELİŞTİRDİĞİ COĞRAFYALAR
Güneşli ve Halkalı ise Başakşehir ve Bahçeşehir'in tersine özel sektör eliyle geliştirilen bölgeler oldu. Ancak, yine de Basın Ekspres Yolu'nu kurması nedeniyle her iki bölgenin gelişmesinde de devletin bir şekilde etkili olduğunu söylemek gerekiyor. Dönemin başbakanı Turgut Özal, yolu kurarken, çevrede konut projelerinin yapılmasının da yolunu açtı. Birkaç yıl içinde İhlas Holding, şu anda Güneşli sınırları içinde kalan bölgede yaklaşık bin konutluk siteyi kurarak adım attırılan ilk isim oldu. Derken, basın kuruluşlarının buraya taşınması ve fabrikaların da birbiri ardına buraya yerleşmeye başlaması, Güneşli'nin değerini yükselten ilk adımlar oldu.
Ancak, Güneşli yine de o dönemde bağlı olduğu Bağcılar'ın, deyim yerindeyse üvey evladı gibi değerlendirildi. Büyük bir lokasyon olduğu için 2004 yerel seçimlerinde Bağcılar'dan ayrılarak farklı bir ilçe belediyesi olması dahi gündeme gelen Güneşli, yakın zamana kadar sanayi bölgesi olarak hafızalarda yer edindi. Gecekondulaşmanın da hükmünü sürdürdüğü bölgenin konut projelerinin üreticilerinin dikkatini çekmesi ise son yıllarda oldu. Havaalanına yakınlığı, boş ve bakir bir bölge olması; İstanbul'da giderek azalan arazi sorunu da göz önüne alındığında yapımcılar açısından burayı hazine haline getirdi. Şimdi burada Ağaoğlu, Mar Yapı'nın konut projelerinin yanı sıra otel yatırımları da gündemde.

Halkalı'ya özel ilgi
Halkalı'nın bugünkü konuma ulaşmasındaki ana neden ise yine Emlak Bankası idi. Çünkü, 20 yıl önce bölgeyi ilk toplu konut örneğiyle tanıştırdı. Bu adım, Halkalı'yı modern bir kent kavramıyla tanıştırırken, bir yandan da gecekondulaşmanın da yolunu açmış oldu. Şimdi, boş arsa arayışında olan pek çok konut üreticisi, bölgeyle yakından ilgili. Çünkü, her ne kadar gecekondulaşma yoğunlaşmış olsa da, bölgede halen geniş araziler mevcut. Marka konutlar üreten Avrupa Konutları, Kuzu Grup ve Sinpaş gibi sektörün önde gelen firmaları, burada yeni konut projeleri üretmeye devam ediyor. Ve lokasyonda daha fazla projelerin üretileceğine de kesin gözüyle bakılıyor. 
 
Avrupa Konutları, bölgenin çehresini değiştirdi
Bugüne kadar ürettiği 5 bin konuttan sonra, şimdi de Ispartakule'de yeni bir projeyi İstanbulla buluşturan Avrupa Konutları'nın mimarı Süleyman Çetinsaya, gerçekleştirdiği projelerle Halkalı'nın yol haritasına önemli katkı bulunan isimlerden. Avrupa Birliği Kalite Ödülleri Zirvesi'nden 'En Kaliteli Marka' ödülüyle dönen Çetinsaya, ilk olarak bölgeyi Avrupa Konutları Atakent 1 ile buluşturdu. Bu projeyi Avrupa Konutları Atakent 2 izledi.  Çetinsaya, Halkalı'da yapımını tamamladıkları, ilk projeleri olan Avrupa Konutları Atakent 1 ile hiç abartısız bölgenin çehresini değiştirdiklerini söyledi ve ekledi:
"Sosyal ve kültürel anlamda, güvenlikli bir site içerisinde, her türlü konforun sunulduğu bir projeden konut satın alanlar, kısa sürede konutlarının bir yatırım aracına dönüştüğünü gördüler. Neredeyse yüzde 150 değer kazanan konutlar, insamınıza ne kadar doğru bir karar verdiklerini de kanıtlamış oldu."
Öte yandan şu anda Halkalı'da yapımına devam ettikleri Avrupa Konutları Atakent 2 projesine de dikkat çeken Çetinsaya, şöyle konuştu: Bu projemiz de bölgenin planlı yapılaşmasına önemli katkılar sağlamakla kalmamış, örnek bir yaşam merkezi olarak görenleri kendine hayran bırakmıştır. Bu yoğun ilgi, daha inşaatları tamamlanmadan satışların büyük bir bölümünün gerçekleştirilmesini sağlamıştır. Projemizin satışlarının başlangıcında konut alanlar, daha bugünden dairelerinin yüzde 80 prim yaptığını görünce, Avrupa markasının haklı başarısını alkışlamaktadırlar."
 
Oyak'ın 12 binlik adımına Boğaz desteği
Oyakkent, Türkiye'de özel sektör tarafından gerçekleştirilen en büyük konut yatırım projelerinden. Başakşehir'de yaklaşık 3 bin 700 dönüm arazi üzerinde Ordu Yardımlaşma Kurumu (OYAK) tarafından planlanan projenin bölgenin geleceği için atılmış önemli adımlardan biri olduğu kuşku götürmez.
Oyak İnşaat A.Ş. Genel Müdürü Oğuz Demirkılıç, yaklaşık 12 bin konuttan oluşan projenin alışveriş merkezi, iş merkezi, sosyal kültürel alanlar gibi pek çok kompleksi de barındırdığını belirterek, 3 bin 500 konutluk kısmı tamamlanan Oyakkent'teki kararlılıklarına dikkat çekti. Oyakkent projesinin her türlü şart altında hayata geçirildiğinin altına çizen Demirkılıç,
"Projenin daha ilk etabında küresel kriz patlak vermiş ve birçok proje imalatlarını durdurarak teslim süresini ertelerken, söz verdiğimiz gibi birinci etaptaki 1096 konut ve ikinci etap birinci fazdaki 471 konutu zamanında teslim ettik. Krizin ne zaman biteceğine ilişkin spekülasyonlar devam ederken biz aynı kararlılıkla ikinci etap ikinci fazdaki 507 konutun imalatına devam ediyoruz" dedi.
Bu arada, Demirkılıç, Ulaştırma Bakanlığı'nca yakın zamanda güzergahı kamuoyu ile paylaşılan 3. Boğaziçi köprüsünde Arnavutköy bağlantı yolunun Oyakkent arazisi içerisinden geçeceği ve yeni köprü ile Anadolu yakasına daha kısa sürede ulaşımın sağlanabilecek olma ihtimaline dikkat çekti. Demirkılıç, bunu, özelde Oyakkent, ama genelde Başakşehir'in değerini artıran bir gelişme olarak değerlendirdi. . 
 
Sinpaş'tan üçüncü lüks konut projesi geliyor
Halkalı'nın bağlı olduğu Küçükçekmece'nin değerini artıran en önemli adımlardan biri, Sinpaş'ın Bosphorus City ve İstanbul Sarayları projesi oldu. Bu projelerle ilçeyi lüks segmentine taşıyan Sinpaş, şimdi yine lüks segmentinde üçün bir projenin daha hazırlıklarını yürütüyor.
Sinpaş GYO Pazarlama ve Satıştan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Seba Gacemer, Küçükçekmece Bölgesi'nin hem Olimpiyat Vadisi hem Temalı Doğa Parkı ile gün geçtikçe daha çok değer kazandığına dikkat çekerek, "Küçükçekmece Avrupa yakasının en çok prim yapan bölgeleri arasında gösteriliyor. Biz de Sinpaş olarak yatırımızla burayı geleceğin lüks Ataköy'ü olmaya aday hale getiriyoruz" dedi.
Sinpaş GYO bölgede, Bosphorus City ve İstanbul Sarayları projeleriyle bölgede sadece Türkiye'nin değil, Avrupa ve Ortadoğu'nun en büyük temalı projesini gerçekleştirdiklerinin altını çizen Gacemer, "Küçükçekmece'de gerçekleştireceğimiz üçüncü projeyle de yaklaşık 20 bin kişilik bir nüfusa ulaşmayı planlıyoruz. Bu arada satış rekorları kırdığımız Bosphorus City projesinde teslim aşamasına geldik. Bu yaz Boğaz'ın suyunu dolduracağız ve ilk etabın teslimlerine de başlayacağız. Bosphorus City projesi, ilk satışa çıktığı 2008 yılından bu yana, henüz proje tamamlanmadan müşterilerine ve yatırımcılarına yaklaşık yüzde 35- 40 kazanç sağladı" dedi.

Bir başka projeye daha başladı
Güneşli'nin son dönemlerdeki ışıltısına kapılan isimlerden biri olan Maryapı - Güneşli Konut, bölgede pek çok projeyi arka arkaya hayat veren isimlerden biri. Hatta, bölgedeki değişimin en büyük aktörü olmaya hazırlanan firma, 305 konut, 2 club house'dan oluşan lüks konut projesi Güneşli Konutlar'ın inşaatı henüz tamamlanmadan, iki proje için daha düğmeye bastı.
Bunlardan ilki; 550 konutun yanı sıra ofislerin de yer alacağı Güneşli Residence. Diğeri ise ofis projesi olarak tasarlanan Güneşli Kule projesi. Bu arada şirketin tüm projelerinde dünyanın en kapsamlı gayrimenkul zirvesi olarak nitelendirilen MIPIM isimli organizasyonda şimdiye kadar Türkiye'den birincilik kazanan tek isim olduğunu belirtmekte fayda var. 
 
Markalı konut ihtiyacı
Cathay inşaaat, Arterium markası ile Başakşehir bölgesindeki ilk markalı konut projesine bundan yaklaşık iki yıl önce başlayan bir isim. Sektördeki ilk 10 yılında özellikle yabancı yatırımcılara gayrimenkul danışmanlığı hizmeti veren Cathay'in amacı ise, bölgenin en farkındalık hissettiren projesinin altına imza atmak. Firmayı böyle bir projeye iten neden ise markalı konut pazarının henüz doyma noktasına ulaşmadığı yönündeki gözlemi.
Orta ve uzun vadede bölgenin markalı konut beklentilerini yüksek düzeyde tatmin eden projelerin hem bölgeye hem kendi ürününe değer katacağı inancıyla yola çıkan Cathay, şimdilerde Arterium adını verdiği dört etaptan oluşan projesi üzerinde çalışmalarını sürdürüyor.
Proje, 200'e yakın konut, iki bloktaki rezidanzlar ve 90 mağaza karmasıyla şekillenen 'Alışveriş Caddesi'nden oluşuyor.
Hüseyin Belibağlı/Milliyet

 


 


Geri Dön