22 / 12 / 2024

Bilkent Holding Urfa, Van ve Malatya'da okul kuracak!

Bilkent Holding Urfa, Van ve Malatya'da okul kuracak!

Abdullah Atalar, önümüzdeki yatırım programlarında Urfa, Van ve Malatya'da üç süper okul kurmak olduğunu açıkladı



Her yıl kâr hanesine yazılan rakamın yüzde 60'ını eğitim için harcadıklarını söyleyen Bilkent Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Abdullah Atalar, önümüzdeki yatırım programlarında Urfa, Van ve Malatya'da üç süper okul kurmak olduğunu açıkladı. Atalar, toplam maliyeti 210 milyon doları bulacak okulları kurmaktaki amaçlarını "Eğitimde fırsat eşitliği" olarak açıkladı.

"Malatya, Urfa ve Van'da 3 süper okul kuracağız"
Bünyesinde eğitim dünyasının I ilk özel yüksek öğrenim kurumu Bilkent Üniversitesi'ni de (bulunduran Bilkent Holding, Türkiye'nin  Ankara  merkezli en büyük özel sektör kuruluşlarından biri olarak kabul ediliyor.

Geçen yılki cirosu 2.2 milyar TL olan Bilkent Holding, bu yıl 2.4 milyar TL ciro öngörüyor. 47'sinin tamamı kendine ait, 35'i de ortaklık şeklinde olan (ağırlıklı TAV Holding bünyesinde) 82 şirket ile faaliyet yürüten Bilkent Holding'te hali hazırda 25 bin kişi istihdam ediliyor.

2005 yılında yeniden yapılanma süreci yaşayan, borç tasfiyesine girişen, bazı şirketlerini elinden çıkarıp, bankalarla yeni protokoller yapan Bilkent, 2009 krizine dinamik bir yapı ile girmeyi başardı.

Son dönemde 200 milyon dolara yakın borç yapılandıran Bilkent'in kriz dönemine hazırlıklı girmesinin önemli mimarlarından birisi yönetim kurulu başkan yardımcısı Abdullah Atalar. Aslında bir akademisyen olan Abdullah Atalar, yakın zamanda vefat eden eğitim dünyasının önemli ismi Prof. Dr. İhsan Doğramacı tedrisatından yetişmiş bir isim.

Aynı  zamanda ailenin damadı da olan Atalar ile Bilkent Holding'in yanı  sıra Türkiye'nin ilk özel yüksek öğrenim kurumu Bilkent Üniversitesi'ni de konuştuk.

Ekonomist: Krizden birkaç yıl önce Bilkent Holding'te yeniden bir yapılanma süreci başlatmıştınız. Bu durum 2009 krizine girerken bir avantaj mıydı yoksa sıkıntılar daha da arttı mı?

Abdullah Atalar: Birkaç yıldır borçlarımızı tasfiye edip, kârlı olmayan alanlardan uzaklaşma gibi bir çalışmamız vardı. Kriz başlarken yeniden yapılanmanın çok olumlu taraflarını gördük. Global kriz patladığında mali yapımızı yola sokmuştuk. 2009 kriz döneminde bazı avantajlarımız dahi oldu. 2009'da 2.2 milyar TL ciro yakalayan grubumuzun bu yılki hedefi 2.4 milyar TL.

Nasıl bir avantajdı bu?
Atalar: Bankalarla olan ilişkilerimizden biliyorum. Bankalar bize güvenle bakıyorlar. Bir işe girdiğimizde kolayca kredi bulabiliyoruz. Dünyanın her köşesine gidip iş yapabiliyoruz.  Global krizin oluşturduğu talep daralmasını etkilerini, maliyet azaltıcı ve verimlili yoluyla karlılığı arttırıcı önlemlerle o: tadan kaldırmaya gayret ettik. Başarı da olduk. Ciroda büyüme veya küçü me olmamakla beraber karlılık ve f nans açısından önceki yıllara göre artan bir performans sergiledik.Çok kısa sürede marka olan, aynı zamanda dev bir işletme haline gelen TAV gibi bir grubu Akfen'le birlikte yarattınız. Nasıl bir deneyimin sonucunda ortaya çıktı bu durum?

Atalar: Bilkent, 1960'lı yıllardan t yana iş dünyasının içindedir. Çok cidc bir iş tecrübesi var. Türkiye'deki böv; bir şeyin neden başarılı olduğumuz inceleyince şu sonuca varıyoruz. Risk ortamlarda, yüksek enflasyonlu ortamlarda çalışmayı öğrendik iş dünyası olarak. Türkiye'nin iç piyasası enflasyon değeri çıkınca o dönemlerde yaşayıp öyle dönemlerde yaşamayı öğrenince daha değişik ortamlarda da yaşamaya alışık oluyor. Yani zorluklara karşı  şerbetli bir durumumuz var. Bunun olumlu nimetlerini elbette gördük.

Yeni TAV örnekleri görmemiz mümkün olabilir mi yakın gelecekte?

Atalar: Bilkent, sektörel avantajlarının yoğun olduğu ve iyi bildiği konulardaki faaliyet ve yatırımlarını arttırarak sürdürecektir.  Bunların yanı sıra Bil-kent'in ilkelerine, uzun vadeli stratejik hedeflerine uyum gösteren yeni sektörlere yönelmek de planlarımız arasında yer almaktadır. Kamu özel sektör işbirliği projeleri, özelleştirmeler, yurt dışında fırsat arz eden yatırımlar, teknolojiye yönelik yatırımlar hedeflerimiz arasında bulunmaktadır.

Daha önce Milli Piyango gibi özelleştirmelere katılmıştınız. Milli Piyango'ya ilginiz devam ediyor mu?

Atalar: Milli Piyango'ya ilgimiz devam ediyor. Ancak henüz o konuda yeni ihale koşulları gündeme gelmedi. Enerjide fırsat yaratır mıyız diye bakıyoruz. Amacımız eğitime parayı aktarmak olduğu için, gözümüzün kestiği her neyse hepsiyle ilgileniyoruz. Örneğin savunma sanayinde varız ve daha da büyüyeceğiz.

Enerjide nasıl bir planlama yapıyorsunuz?

Atalar: Bilkent'te üniversiteyi de besleyen bir doğalgaz enerji santralimiz var küçük çaplı. Başka fırsatlar olur mu diye bakıyoruz. Enerjide Türkiye'nin büyük bir açığı var. Uzun zamandır büyük yatırımlar yapılmadı. Önümüzdeki 10 yıl içinde enerjide büyük bir talep olacak.

Ticari şirketler ile eğitim yatırımlarını nasıl bir dengede götürüyorsunuz?

Atalar: Sistemimiz aslında çok basittir. Tüm şirketlerimiz kâr amaçlı iş yürütür. İşin doğasında bu vardır. Bu şirketler inşaat işinden, mobilya işinden, hava alanı işinden para kazanıyor. Bu bütün kazanç da eğitime yatırılıyor. Eğitimde de kâr amacı güdülmez. Şöyle diyelim, kazancımızın yüzde 60'ı eğitime yatırılır. Yüzde 40 şirketlerin gelişiminde kullanılır. Bilkent Üniversitesi bizim gözbebeğimizdir. Okuldaki burs oranımız çok yüksektir. Şu anda bizim 12 bin öğrencimiz var. Onların 4 bin 500 tanesi burslu. Örneğin Türkiye'nin gururu bir kütüphanemiz vardır. Türkiye'nin her yerinden insanlar gelir, yararlanır kütüphanemizden. Teknokentimiz Türkiye'nin en büyüğüdür. Daha da büyüteceğiz. Eğitime özellikle Doğu'da yeni okullar kazandıracağız.

Erzurum'da okullarınız olduğunu biliyoruz. Yeni yerler dahil olacak mı?

Atalar: Ankara'nın en iyi okullarından olan üst düzey eğitim veren bir okulumuz var. Kurulalı epey oluyor. Onun tecrübesi ile onun gibi okulları doğuda da kurmak üzere harekete geçtik. Erzurum'dan başladık. Daha mezun vermedi ama yakında verecek. Erzurum'da şu anda 300 civarında öğrencimiz var. Türkiye'nin gururu olacak insanlar yetişiyor. Bunların sayısını Doğu'da artıracağız. Urfa, Van ve Malatya'da. Yine Irak'ta bir üniversite inşaatmız var.

Neden Doğu?

Atalar: Eğitimde fırsat eşitliğine yürekten inanıyoruz. Tersine göç sağlayabiliriz. Bu okullar, aslında İstanbul'da aklınıza gelen en üst düzey okulları düşünün onların üstünde bir okuldan bahsediyoruz. Öğrencilerin yüzde 90 burslu. Üst düzeyde eğitim veriliyor. Tek koşulumuz velilerin de orada oturması. Yoksa örneğin İstanbul'dan öğrenci almıyoruz. Hocalar çok seçilerek alınıyor. Binalar özel yapılıyor.

Ne kadara mal olacak?

Atalar: Aslında bina yapmak çok zor değil. Önemli olan know how, eğitim altyapısı ve öğretmen temini. Bu da bir süre istiyor doğal olarak. Her bir okul için 60-70 milyon dolar düşünüyoruz. Örneğin Erbil'de kurduğumuz okulumuzun başına bir Hollandalı getiriyoruz. Yabancı hocalar buluyoruz. Üst düzey öğretmen bulmamız lazım. Bütün gayretlerimiz iyi bir altyapı için.
Mustafa Kemal Çolak / Ekonomist


Geri Dön