Borusan Holding'den, Türkiye 'nin ilk ofis müzesi!
Meral Tamer, Milliyet Gazetesi'ndeki köşesinde 'Borusan 'dan Türkiye 'nin ilk ofis müzesi' başlıklı yazıyı kaleme aldı. Rumelisiharı 'nda denizle arasında sadece bir yol olan Perili Köşk, her zaman İstanbul 'un en güzel ve gizemli mekanlarından biri olmuş
Rumelisiharı 'nda denizle arasında sadece bir yol olan Perili Köşk, her zaman İstanbul 'un en güzel ve gizemli mekanlarından biri olmuştur. Borusan Holding, 4 yıl önce oraya taşındığında, iş dünyasından gazetecilere kadar herkesin ağzı açık kalmıştı.
Tümüyle şeffaf ve minimalist dekorasyonuyla bu çok sıra dışı holding merkezi, ilk gördüğüm anda beni can evimden vurmuştu. Daha içinde tek-tük sanat eseri varken bile Perili Köşk 'ün iç mekanı, benim için zaten 4 yıldır kendi başına bir sanat eseriydi. Sonradan duvarlardan tavanlara çağdaş sanatın en özgün örnekleriyle donatıldı.
Denize nazır eserler
Ve bu çalışma ofisleri yarından itibaren Borusan Contemporary adıyla sadece hafta sonları, Türkiye 'nin çağdaş sanat alanındaki ilk ofis müzesi olarak halka açılıyor. Her isteyen 10 lira ödeyerek Borusan çağdaş Sanat Koleksiyonu 'nu görebileceği gibi, patron ve üst yöneticilerin denize nazır çalışma ofislerinde de vakit geçirebilecek.
Hafta arası kimsenin çalışma düzeni de değişmeyecek. Hafta sonları ise masalarda özel eşyalar bırakılmayacak, zira mekanlarla biraz oynanacak, suni duvarlar oluşturulacak ve eserler kurulacak. Her hafta! Düşünebiliyor musunuz
Uzayda konser de verir!
Borusan Holding 'in 2. kuşak Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Kocabıyık 'ı 10 yıl önce bu koltuğa ilk oturduğunda tanımış, hatta kendisiyle ilk röportajı ben yapmıştım. Önceleri Ahmet Ertuğ 'la birlikte hazırladıkları o akıl almaz mükemmeliyetteki kitapları ya da Borusan Filarmoni Orkestrası 'nın önlenemez yükselişini anlamakta zorlanıyordum. Ancak Ahmet Bey 'in çok sıra dışı bir patron olduğu beynime nakşolduktan sonra, kendi iş mekanını hafta sonları ofis müzeye dönüştürmesine de şaşmıyorum; yarın orkestrayı uzayda konser vermeye götürüyorum dese ona da inanabilirim.
İlk aldığı resim
Geçen akşam Perili Köşk 'te hem ofis müzeyi gezdik, hem de Kocabıyık 'la epey sohbet ettik. 80 'li yılların ortalarında bir arkadaşının işyerinde Kemal Önsoy 'un tablosunu görüp beğenmiş; kendisi de bir eserini alıp duvarına asarken, koleksiyon yapma niyeti yokmuş. Sadece ofiste duvarlar süslensin istemiş.
Gerisini kendi sözleriyle aktarayım: Eser almaya başladıktan bir süre sonra odamda yer kalmadı. Ben de bazılarını şirketin başka odalarına koymaya başladım. Bu durum çalışanlarımızın çok hoşuna gidince motivasyonum arttı ve koleksiyonerliğe daha çok önem verir oldum. Eserler iyice çoğalınca Perili Köşk ve Salıpazarı 'nın yanı sıra Gemlik, Avcılar ve İstinye 'deki ofislerimizin duvarlarına da koymaya başladık.
Paylaştıkça ve sergiledikçe süreç çok daha keyifli hale geldi. Benim amacım eserleri saklamak değil, paylaşmak. Herkes görsün istiyorum. Sonuçta sadece Borusanlıların değil, toplumun da faydalanması ve zevk alması için müze fikrini hayata geçirdik.
2020 'de 2 yeni müze
Borusan Contemporary adı verilen Perili Köşk hafta sonu müzesinde Borusan çağdaş Sanat Koleksiyonu 'nda yer alan 600 eser, dönüşümlü olarak sergilenecek. Her sergide 150 eser olacak. Kocabıyık aslında bu müzeyle Türkiye 'de çağdaş sanata merak uyandırmayı, insanların ayağını alıştırmayı, 100 bin kişilik devamlı bir izleyici kitlesi oluşturmayı amaçlıyor. Nihai hedefi ise 2020 'de İstanbul 'da bir yeni medya müzesi...
Zaten 8 yıl önce koleksiyonu uluslararası yapmaya karar verdiklerinde, ilk olarak baskı eserler alsa da, okuyup öğrendikçe rotasını değiştirmiş. Son dönemde aldığı eserler hep yeni medya üzerine...
Kocabıyık, Her şeyi planladık. 5 yıl sonra Salıpazarı 'ndaki binamızda inşaat başlayacak. 2020 'de de memleketimiz Afyon 'un Tazlar Köyü 'nde bir açık hava müzesi açacağız.
Ne diyelim Bizler de soluk soluğa izlemeye devam edeceğiz.
Milliyet/Meral Tamer