20 / 11 / 2024

Bosna-Hersek, Türk yatırımcıları bekliyor!

Bosna-Hersek, Türk yatırımcıları bekliyor!

Siyasi sorunlarla çalkalanan ve yaklaşık 16 aydır merkezi hükümetin kurulamadığı Bosna-Hersek'te, ekonomik krizin etkisi her alanda derin bir şekilde hissediliyor.




 

Avrupa’da 2. Dünya Savaşı’ndan sonra en korkunç katliamların yaşandığı Bosna-Hersek, henüz savaşın bıraktığı acıları üzerinden atamadan bu defa da bir yandan ekonomik krizle, diğer yandan ülkedeki Sırp siyasi liderlerin "ayrılıkçı" söylemleriyle mücadele ediyor.   Genç nüfusun iş bulamadığı, savaş döneminde evlerini terk etmek zorunda kalanların "ekonomik kaygılar" nedeniyle topraklarına dönemediği ülkede, her geçen gün umutlar tükeniyor. Bosna-Hersekli yetkililer, Avrupa’nın da önemli ölçüde ekonomik krizden  etkilendiğine dikkati çekerek, bu nedenle şu anda en çok Türk yatırımcıların ülkedeki potansiyeli değerlendirebileceklerini vurguladı.   İşsizlik yüde 43’ü buldu   Bosna-Hersek’te sosyal hayatta belirgin bir şekilde görülen ekonominin kötü gidişi, rakamlarla da doğrulanıyor. İstatistik Kurumu’nun verilerine göre, Bosna-Hersek’te, 2008 yılından bu yana işsizlik oranı sürekli artış gösteriyor. Ülkede, 2011 yılının Aralık ayında açıklanan bilgilere göre işsizlik oranı yüzde 43’ü buldu. Ülkede yine 2011 yılı Aralık ayında 4 bin 300 kişi işsiz kaldı.   Yaklaşık 3 milyon 800 bin kişinin yaşadığı ülkede, 2008 yılı sonunda 477 bin kişi işsizken, bu rakam 2011 yılı Aralık ayında 532 bin olarak belirlendi. Ekonomistler, bölge ülkeleri arasında işsizlik oranının en fazla olduğu Bosna-Hersek’te, işsizliğin özellikle genç nüfusu etkilediğini, yaklaşık "her iki gençten birinin" işsiz olduğu ülkede bu durumun ciddi bir tehlike oluşturduğunu vurguladı. Özellikle eğitimli Boşnak gençlerin, iş umudu amacıyla savaş döneminde ülkelerini terk etmek zorunda kalarak ABD, Kanada, Avustralya ve Avrupa’daki ülkelerde yaşayan akrabalarının yanına gittikleri, bunun da ülkenin geleceği için ciddi bir tehlike olduğu kaydedildi.   30 bin firmanın hesabı bloke edildi   İstatistik Kurumu raporunda, ekonomik krizle birlikte 2010 yılında 24 bin firmanın hesabının bloke edildiği ülkede, 2011 yılında bu rakamın 30 bine yükseldiği dikkati çekti. Dünya Ekonomik Forumu’nun geçtiğimiz günlerde açıkladığı Global Rekabet  Raporu’nda ise 142 ülke arasında 100. sırada yer alan Bosna Hersek’teki satın alma gücü paritesinin AB’nin ortalamasına göre 3 kat daha az olduğu görüldü.   IMF’ye bu yıl borç ödemesi başlayacak   Dış borcun 3,16 milyar avro, enflasyon oranının yüzde 3,9 olduğu ülkede, 2011 yılında gerçekleşen doğrudan yabancı yatırım oranı sadece 174 milyon avro oldu. Cari açığın 5 milyar 505 milyon avro olduğu Bosna-Hersek, bu yıl IMF’nin kredisini geri ödemeye başlayacak ve 4 yılda ödemesi gereken yaklaşık 400 milyon avroluk borcun 25 milyon avroluk kısmını 2012’de ödemesi gerekiyor.   Su zengini ülke su ithal ediyor   Market zincirlerinin Sloven ve Hırvatistan ağırlıklı firmalarda olduğu Bosna-Hersek, Avrupa’nın en zengin su potansiyeline sahip ülkesi olmasına rağmen şişe suyu dahi bu ülkelerden ithal ediyor. İthalatın ihracattan yaklaşık 5 milyar avro yüksek tespit edildiği  ülkede, market zincirlerinin ürünlerini bulundukları ülkelerden getirmesi, Bosna-Hersek’teki "hazır paranın" direkt bu ülkelere gitmesine neden oluyor. Ülkede ekonomik zorluklar nedeniyle son yıllarda "takasa" dayalı alım satımın yapılması ise dikkati çekiyor. Ülkeye en önemli para girişi ise savaş sırasında evlerini terk etmek zorunda kalan yurt dışındaki Boşnaklardan geliyor. Resmi rakamlara göre, ülkeye 2011 yılında yaklaşık 1,3 milyar avro girişi oldu, bunun da ekonomiye "can suyu" olduğu belirtildi.   Umutlar Türkiye’de   Türkiye ile yakın siyasi ilişkileri bulunan ülkede başta Saraybosna olmak üzere Tuzla ve Maglay gibi kentlerde bulunan Türk firmaları, halka umut veriyor. Son yıllarda özellikle yerli ve Avrupalı firmaların ekonomik koşullar nedeniyle üretimlerini durdurmak zorunda kaldığı ülkede Türkiye’nin Balkanlar’da yatırımlar yapması Bosna-Hersek ekonomisinin de umudu oluyor. Yatırımların özellikle büyük bir sevgi besledikleri Türkiye’den gelmesi ise Bosna-Hersek halkını daha da mutlu ediyor. Tuzla kentinde Şişecam’ın, Maglay’da Natron Hayat, 23 şubeli Ziraat Bankası, THY’nin yüzde 49’una ortak olduğu BH Airlines, Nobel İlaç gibi önemli yatırımların bulunduğu Bosna-Hersek’te, geçen yıl LC Waikiki, Koton, Colins gibi çok sayıda Türk giyim firması da mağaza açtı.    Bosna-Hersek önemli fırsatlar sunuyor   Bosna-Hersek’te, özellikle gayrimenkul başta olmak üzere, enerji, ulaşım, gıda, turizm, finans, sigorta gibi alanlar Türk yatırımcılarına çok önemli fırsatlar sunuyor. Özellikle, gayri menkul sektörünün Türk yatırımcılar için çok cazip imkanlar sunduğunu dile getiren ekonomi uzmanları, ekonomik kriz öncesi 1 milyon avro civarında olan gayri menkullerin şu anda 300-500 bin avro civarında olmasına rağmen satılamadığını bildirdi. Türk yatırımcıları için Bosna-Hersek’te şu anda çok cazip bir yatırım iklimi bulunduğuna işaret eden uzmanlar, yatırımcıların ellerini çabuk tutmalarını istedi. Bosna-Hersek Federal Yatırım Ajansı (FIPA) Genel Müdürü Jelica Grujic de yaptığı açıklamada, Bosna Hersek’te yatırım ve ticaret yapmak isteyen Türk  işadamlarına firma bulma ve yönlendirme imkanları konusunda yardıma hazır olduklarını söyledi. Grujic, ülkenin finans sektörünün şu anda sağlam olduğunu ekonomik krizin bu sektöre çok fazla zarar vermediğini belirterek, Bosna-Hersek’e yatırım yapan yabancı şirketlerin yatırımlarının devlet korumasında olduğuna işaret etti. Bosna-Hersek Federasyonu Ticaret Odası Başkanı Avdo Rapa da ülkenin önemli yatırım potansiyellerine sahip olduğunu ve bu ülkeye ciddi yatırımlar yapacak Türk yatırımcıları beklediklerini vurguladı. Enerji kaynakları konusunda Bosna-Hersek’in zengin olduğunu ve bunun başında da suyun geldiğini vurgulayan Rapa, "Ülkemiz enerji fazlası olan bir konumdadır. Bu nedenle elektrik enerjisi maliyeti oldukça düşüktür. Bu da yatırımcılar için önemli bir avantaj oluşturuyor" dedi.   AA  

Geri Dön