22 / 11 / 2024
fuzul

Hırvatistan otoyol inşaat yapımında Türk yatırımcıları bekliyor!

Hırvatistan otoyol inşaat yapımında Türk yatırımcıları bekliyor!

AB üyeliği için müzakereleri başladığı halde bu yılın sonunda büyük ihtimalle üyeliği kabul edilecek. Hırvatistan'daki Türk yatırımcıları hali hazırda otoyol inşaatları, marina ve iki Türk firmasının Hırvatistan'a otelcilik alanında yaptığı yatırımlarla s




Akdeniz çanağında turizm potansiyeli açısından hızla yükselen bir destinasyon olan Hırvatistan, Avrupa ekonomisine hızlı entegrasyonuyla son yıllarda yabancı yatırımcıların da dikkatini çeken ülkeler arasına girmeyi başardı. Yugostavya'nın parçalanma süreciyle başlayan siyasi çekişmeleri ve çalkantıları geride bırakmış görünen ülke, bugün Türk yatırımcılarına da cazip firsalar sunuyor.

2004'te Türkiye ile birlikte AB üyeliği için müzakereleri başladığı halde bu yılın sonunda büyük ihtimalle üyeliği kabul edilecek. Hırvatistan'daki Türk yaunmlan hali hazırda otoyol inşaatları, marina ve iki Türk firmasının Hırvatistan'a otelcilik alanında yaptığı yadnmla sınırlı kalmış durumda. Uzel Grubu, Dubrovnik'te eski şehir içinde yer alan Dubravka Otelini 2001 yılında satın alarak onarımını yaptıktan sonra 2002 yılında Pucic Palace adıyla işletmeye açtı.

Rixos Hotels, Sembol A.şž. ve Lydion A.şž.'den oluşan Fine Group, Dubrovnik'teki Libertas Hotel'i bir Bulgar firmasından 2004 yılında devralarak, 2009 vılnda faaliyete geçirdi. Aynı grup, Split'e yakın 250 oda, 150 villa, wellness ve kon ¬gre merkezinden oluşan bir otel ve ticaret merkezi yaürımını da tamamladı.


Mega yat limanı yaptı
Marinacılıkta Turgut Reis ve Didim'den Hırvatistan'ın Dalmaçya kıyılarına geçen Doğuş Grubu ise yurt dışına ilk açılımını Sibe-nik'te yaptı. Doğuş Grubu, Sibenik'teki mevcut marinaya hem geliştirici hem de işletmeci ortak oldu, bu marinadaki yeni yatırımlar için ABD ve Hırvat ortaklarıyla 75 milyon Euro'luk bir projeye imza attı. Grup, Sibenik'te bulunan Mandalina Marina'ya otel ve alışveriş merkezleri inşaatı ile mevcut marinaya 30 metrenin üzerindeki vadarın demirleyebilmesi için mega yat limanı inşa ediyor.

Özellikle ülkede turizmin yanı sıra insaat, gemi sanayi, mobilva, ev ve otel tekstili alanında önemli bir yatırım potansiye ¬li bulunuyor. Zira iki ülke arasındaki tica ¬ret hacminin artırılması için gerek Hırvat, gerekse Türk tarafı harekete geçmiş durumda. Bu kapsamda ikili görüşmele ¬rin artırılması, en kısa zamanda Türk-Hırvat-Boşnak İş Forumu'nun düzenlenmesi planlanıyor.

Kalitede sorun yaşanıyor
Hırvatistan'da son yıllarda artan kişi başına milli gelire paralel olarak tüketim ve tüketim mallan ithalatı da hızla artı ¬yor. Tüketicinin ürün tercihinde fiyat ve kalite değerlendirmesi önem kazanıyor. Birçok ürün grubunda İtalyan, Alman, Sloven ve Avusturyalı firmaların hakimiyeti dikkat çekiyor.

Ülkeye giren ithal malların kalite ve sağlık standartlarına uygunluğu ciddi şekilde denetleniyor. İhraç edilecek ürünlerin kalite ve sağlık standartlarına uy ¬gunluğu üzerinde önemle durulması gereken bir konu olduğunu söyleyen DEİK Türk-Hırvat İş Konseyi Başkanı çağatay Özdoğru, 'Ülkemizden ihraç edilen mallarda zaman zaman kalite standartları konusunda yaşanan sorunlar, Türkiye'den ihraç edilen ürünlerin Hırvat gümrüklerinde daha sıkı denetimlere tabi tutulmasına neden oluyor' diyor.

Potansiyel olan alanlar
2009 yılında yaşanan ekonomik krizin etkisiyle ithalatın bir miktar azaldığını ancak ülkenin hala birçok ürün grubunda net ithalatçı durumunda olduğunu belirten Özdoğru, yaürım ve ihracat potansiyeli olan alanlar konusunda şu bilgileri veriyor:
'Hırvatistan pazarına girmeyi düşünen firmalarımız açısından inşaat malzemeleri, otomotiv ve yan sanayii, tekstil ve giyim, ev tekstili otel mefruşatı, mobilya, endüstriyel mutfak ürünleri önemli sektörler olarak öne çıkıyor. Özellikle turizm bölgelerindeki otellerin yenileme ve yeniden inşasına ilişkin projelerin müteahhitlik fırmalanmız için potansiyel mev ¬cut. Ülkede yatırım yapmayı planlayan firmalarımızın güvenilir bir yerel ortakla çalışmalarını tavsiye ediyoruz.'

Gemi inşaat ve seramik
Türkiye-Zagreb Büyükelçiliği Ticaret Baş Müşaviri Ali Fikri Bakır ise bu yılın sonunda Avrupa Birliği'ne üyelik sürecinin tamamlanması beklenen Hırvatistan için Türk iş dünyasının ivedilikle hareket etmesi gerektiğini söylüyor. Üyelik sürecinin tamamlanmasının ardından ülkede iş yapma mevzuaünm daha da zorlaşacağını belirten Bakır, Hırvatistan'da hem ihracat henfeie ithalat açısından büyük bir potansivel olduğunu kaydediyor. Bakır, şövle devam ediyor:

'Hırvatistan'dan ihraç potansiyeli olan ürünler arasında kestane, ıhlamur, çiçek ve çin balı, değişik çeşitte mantar ¬lar, kara orman meyveleri, Dalmaçya üzümleri, peynir, zeytin ve zeytinyağını sayabiliriz. Ayrıca seramik, madencilik ve taş ocağı sektöründe de büyük bir potansiyel var. Örneğin, çimsa İtalya üzerinden Hırvatistan'a seramik ihraç ediyor. Gemi inşası Hırvatistan ekonomisinde büyük bir yer tutuyor. Bu alan ¬da bazı makine ekipmanlarının ihracatı yapılabilir. Hırvatistan'da bin 200 adet ada var. Bunların 600'ünde yerleşim söz konusu. Altyapıdan turizme kadar bu adaların hepsinde girişim fırsatı olduğunu söyleyebiliriz.

Otoyollar yatırımcı bekliyor

çağatay Özdoğru, özellikle otoyol ve müteahhitlik projelerinde Türk işadamlarının yer alabileceğini belirterek, şöyle devam ediyor:
'Hırvat firmaları otoyol projelerinde finansman konusunda yetersiz kalıyor. İnşaat firmalarımızın Adriyatik kıyılannda otel ve tatil köyü yapımları ile yakından ilgilenebilirler. Güneydoğu Avrupa Bölgesi'nin Avrupa'ya entegrasyonu için Hırvatistan'ı da kapsayan altyapı ve yeniden imar çalışmaları sürüyor. Bu özelliğiyle Hırvatistan müteahhidik firmalarımız bakımından öncelikli pazarlardan birisi olmaya aday.'

İşadamları atağa geçti
Bugün ülkeler arası ticaret hacminin arürılması için iki tarafın da girişimleri söz konusu. Örneğin, geçtiğimiz aylarda Türkiye-Hırvatistan Serbest Ticaret An-laşması'nm üçüncü görüşmesinin yapıldığını kaydeden Bakır, aynı zamanda Türkiye-Hırvatistan Karma Ekonomik Komisyonu'nun beşincisi toplantısının da gerçekleştiğini ifade ediyor.

Türk-Hırvat İşadamlan Derneği'nin daha aktif bir şekilde çalışmalar yapacağını belirten Bakır, 'İki ülke arasındaki ticaret hacminin artması için çeşidi girişimler başlaUİdı. Bunlardan biri de Türk-Hırvat-Boşnak İş Forumu'nun düzenlemesi. Bu anlamda bütün taraflar siyasi girişimlerini başlatü. Ayrıca Geçtiğimiz ay  İzmir  Torba Ticaret Odası'ndan 24 kişilik bir heyet Zagreb'de temaslarda bulundu' diyor.
Ekonomist


Geri Dön