çin'deki gayrimenkul balonu patlamasın!
Perihan çakıroğlu, Bugün Gazetesi'ndeki bugünkü köşesinde 'ABD ve AB'nin krizi yetti, çin'deki gayrimenkul balonu patlamasın' başlıklı yazıyı kaleme aldı...
Hangi işadamı veya iş kadınını arasam ya tatil yolunda yakalıyorum ya da Ege ve Akdeniz'in ünlü tatil merkezlerinde buluyorum.
Onlar, tatil havasındayken de ciddi sorular sormak kolay olmuyor.
Neyse ki, TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi (YİK) Başkanı Erkut Yücaoğlu, 'halden anlar' bir işadamı. çeşme'de dinlenirken, telefonda 'Erkut Bey, dünya nereye gidiyor' sorusunu ciddiyetle dinledi ve anladım ki tatilde de radarları hala açık. çoğumuzun bildiği gibi ona göre 2-3 yıl dünya bıçak sırtında, krizlerle boğuşacak.
ABD ve Avrupa'nın büyüyecek mecali yok. Yücaoğlu diyor ki, 'Yerkürenin büyümesini Uzakdoğu ülkeleri üstleniyor. Ancak burada da bir risk var. çin'de 'bir gayrimenkul balonu' var. Finans uzmanları buna dikkat çekiyorlar. Bunun patlamaması için çin hükümeti, 2009'dan bu yana çeşitli tedbirler alıyor ama yine de bu balondan korkuluyor.'
Aman diyoruz. ABD ile Avrupa'dan gelen büyük dalgalar yeter, bir de çin krizi çekmeyelim.
Yücaoğlu, tam bu noktada Türkiye ekonomisinin sağlamlığından ve dayanıklılığından söz ediyor. 'Biz iyiyiz ama özellikle dışarıdan gelen krizlerden yüzde 70-75 oranında etkileşim söz konusu' diye belirtmeden edemiyor. Bütün dünyada müthiş bir 'daralma korkusu' yaşandığına değinen YİK Başkanı, ABD Başkanı Obama'nın 'İki yıl faizlere dokunmayacağız' sözlerinin arkasındaki gerçeği şöyle anlatıyor: 'Bu sözlerin anlamı, FED'in dolar basmaya devam edeceğini gösteriyor. Avrupa Merkez Bankası da euro basacak sürekli. Dünya, paraya boğulacak ve likidite aşırı yükselecek.'
Bu pencereden Türkiye'ye bakarsak, dünyada bozulan dengenin, bizi fazla etkilememesi için yapılacak çok işimiz var. Ekonomi alanına bakan bakanlar, 'mikro reformlar'a yönelinmesi gereğinin farkında. Dolar ve euro'ya karşı epeyce değer kaybeden TL'nin dengesini fazla bozmamalı. Değerlenen dolar, cari açık miktarının azalmasına destek olacak.
İki yıl sonrasına hazır olmak için geleceğe bakmalı ve rekabetçi sektörlerde nasıl öne geçebileceğimizi daha fazla konuşmalıyız.
Somalili korsanlar korsanlığı bırakır mı
Gerçekten, müthiş bir Somali programı yürütüyoruz. Türkiye, ülke olarak bu yıl Ramazan ayının 'fitre'sini ödedi. Birlik ve beraberlik içinde yürüyen yardım kampanyası gösterdi ki, toplum olarak başaramayacağımız iş yok.
Bundan sonra kendi yoksullarımıza da yardım kampanyaları düzenlemeliyiz.
Somali'ye yardım konusu, acaba gemilere korsanlık icraatlarını önler mi
Gerçekten cevabı çok merak edilen bir soru.
Sevgili okuyucularımızdan da böyle mesajlar geliyor. O bölgelerde gemileri yük taşıyan, armatörlerden olan Eşref Cerrahoğlu'na başvurdum. Henüz korsanlıkta bir gerileme olmadığını söyledi ve şu kısa bilgiyi verdi: 'Gemilerimiz, korsanlık yapılan bölgeden geçerken hala savaş sigorta primi ödüyoruz. Bütün gemiler, konvoy halinde BM gözetiminde ve NATO muhripleri eşliğinde verilen rotada gidip geliyorlar.'
Eşrefoğlu'na, 'Somali'ye olan ilgimiz ve yardımlarımız, Türk gemilerini korsanlıktan korur mu' diye sordum. şöyle cevap verdi: 'Doğrusu, bunu bekliyoruz. Türkiye'nin ilgisi ve şefkatiyle korsanlar da belki yumuşar. Türk bayraklı gemilere umarız saldırmazlar.'
Biz de umarız korsanlık tümüyle son bulur. Somali, bu kötü imajını da üzerinden atar.
Bugün/Perihan çAKIROÄLU