Kentsel Dönüşüm

Danıştay'ın Fikirtepe Riskli Alan İptal kararında son durum!

İstanbul İli, Kadıköy İlçesi sınırları içerisinde bulunan Fikirtepe- Dumlupınar- Merdivenköy- Eğitim alanlarının riskli alan ilan edilmesine ilişkin son karar ne? İşte belgeler...

31.05.2013 tarihli, 28663 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan İstanbul İli, Kadıköy İlçesi sınırları içerisinde bulunan (FİKİRTEPE - DUMLUPINAR - MERDİVENKÖY - EĞİTİM ) alanların riskli olarak ilan edilmesine ilişkin 09.05.2013 tarihli, 2013/4749 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile söz konusu karara dayalı olarak tesis edilen kamulaştırma işlemleri hakkındaki 28.10.2014 tarihli, 21114 sayılı İstanbul Valiliği İl Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü işlemi ile acele kamulaştırma kararının, davacıların gerek müstakilen gerek hisseli olarak maliki olduğu İstanbul İli, Kadıköy İlçesi, Eğitim Mahallesi 283 Pafta XX Adalar , xxx Parseller sayılı taşınmazlar yönünde iptali istenene dava görüldüğü Danıştay altıncı Dairesi tarafından karara bağlandı. 


FİKİRTEPEHABER.com olarak Danıştay Altıncı Dairesinin vermiş olduğu Fikirtepe'de RİSKLİ ALAN İPTALİ kararına ilişkin belgeleri yayınlıyoruz ...


Dosya için tıklayın


Danıştay Savcısı Ülkü Özcan'ın Görüşüne ilişkin Belge ve detaylar ...


Danıştay savcısı Ülkü Özcan daha öncesinde mahkemeye sunduğu görüşünde belgede yazılı sebepleri gerekçe göstereek RİSKLİ ALANIN İPTALİ yönünde görüş belirtmişti. 


Dosya için tıklayın


İşte karara neden olan sebepleri içeren belgelerin devamı ...


Mahkeme Bahse konu riskli alan uygulamasın dayanak oluşturması için sadece 165 bina hakkında risk tespitinin yapıldığını ancak zeminle alakalı her hangi bir yerbilimsel etüt raporunun sunulmadığını belirtmekte. Mahkeme ayrıca dava konusu ilgili ada ve parseller hakkında her hangi bir raporun düzenlenmemiş olmasına dikkat çekerek belgelerde de yazılı diğer sebeplerle beraber riskli alan uygulamasının iptaline karar vermiştir.


Mahkeme iptale ilişkin gerekçesinde ne  dedi ?


FİKİRTEPEHABER.com olarak elde ettiğimiz bilgilere göre Danıştay Altıncı Dairesi kararına sebep açıklamada ''Uyuşmazlıkta; söz konusu alanın üzerindeki yapılaşma sebebiyle can ve mal kaybına yol açma riski taşıdığına dair idarelerce hazırlanan raporların büyük ölçüde gözlemsel olduğunu ve genel bilgiler içerdiği, İstanbul ilinde daha önce meydana gelen depremler sonucunda uyuşmazlığa konu yapıların olumsuz etkilenip etkilenmediği yolunda belirlemeye yer verilmediği, yapılardan numune alınmak suretiyle teknik bir metot üzerinde çalışılmadığı, yapıların hangi yönlerden can ve mal kaybına yol açma riski taşıdığını kanıtlayıcı yeterli bilgi içermediği gibi alanın zemin itibariyle riskli olduğu gerekçe raporunda yer almasına karşın, alanın yer bilimsel etüt raporunun düzenlendiğine ilişkin herhangi bir bilgi veya belge sunulmadığı anlaşılmaktadır. Bu nedenlerle alanın riskli alan ilan edilebilmesi için Kanunun ve Uygulama Yönetmeliğinin öngördüğü koşulların varlığı detaylı bir teknik raporla ortaya konulmadığı görünmektedir.


Bu durumda; uyuşmazlığa konu alanın ''riskli alan'' ilan edilmesine ilişkin 09.05.2013 tarihli, 2013/4749 sayılı Kamulaştırma Kanunun 3. maddesinde, idarelerin kanunlarla yapmak yükümlülüğünde bulundukları kamu hizmetlerinin veya teşebbüslerinin yürütülmesi için gerekli olan taşınmaz malları, kaynakları ve irtifak haklarını kamulaştırabilecekleri hüküm altına alınmıştır.


Olayda, davalı Bakanlığın acele kamulaştırma yetkisinin 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkındaki Kanundan doğduğu gibi bu kanun kapsamında ilan edilen riskli alan sebebiyle kamulaştırma yöntemine başvurulduğundan ve''RİSKLİ ALAN'' ilan edilmesine ilişkin 09.05.2013 tarihli, 2013/4749 sayılı Bakanlar Kurulu kararının hukuka aykırı bulunması karşısında kamulaştırma işleminin gerek yetki, gerek sebep unsuru yönünden hukuka aykırı hale geldiği sonucuna verılmaktadır. '' denilmekte.


Mahkemenin '' açıklanan nedenlerde, dava konusu işlemlerin uyuşmazlığa konu taşınmazlar yönünde iptaline, yapılan masraflarında davacılara ödenmesine ''  07.07.2015 tarihinde verdiği karara, kararın tebliğini izleyen 15 (onbeş) gün içerisinde Danıştay İdari Dava Direleri Kuruluna temyiz isteminde bulunabileceğinin duyurulması sonrası Çevre ve Şehircilik Bakanlığı temyiz hakkını kullanmış ve son olarak Danıştay Altıncı Dairesi bu temyiz başvurusunu da değerlendirerek yukarıdaki gerekçelerden dolayı riskli alanın iptalini kabul etmiş bulunmakta. 


Dosya için tıklayın



Dosya için tıklayın


Davaya müdahil olmak isteyen haricilerin reddine ...


Davaya katılma isteminde bulunan ve acele kamulaştırma işleminin devamı yönünde görüş bildiren bazı ticari firmalar ( Mist , Nuhoğlu , Haytek , Emay, Şua, Haldız İnşaat )  ve firmalar haricinde özel şahısların bahse konu ada ve parsellerde her hangi bir mülkiyetlerinin söz konusu olmamasından dolayı müdahillikleri mahkemece reddedilmiştir. 


Mahkeme müdahilliği, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunun 31. Maddesinin yollamada bulunduğu Hukuk Muhakemeleri Kanunun ilgili maddeleri uyarınca DAVAYA KATILMA İSTEMLERİNİN REDDi yönünde 07.07.2015 tarihinde oybirliği ile karar vermiştir.


İşte davaya katılma istem ve reddine ilişkin FİKİRTEPEHABER.com olarak elde ettiğimiz belge.


Dosya için tıklayın



Fikirtepe Haber