Denizli'de sahibinden satılık köy!

Denizli'nin Honaz ilçesine bağlı Gürlek köyünün Tepe mahalle adıyla ayrılan bölümü gazete ilanı ile satılığa çıkarıldı.
Mahallenin tapusunun sahibi olan Hüseyin Sarı, Gürlek köyünün kurucularından dedesinin ağa olduğunu, ancak kendisinin bu unvanı taşımak istemediğini belirterek, "Arazilerin bir kısmı zaman içinde köylülere satıldı. Fakat Honaz Belediyesi'nin sorumluluk alanında kalan bu köyde imar uygulaması yaptıramadığım için köylünün hakkı olan parselleri devredemiyorum. Hem bu yükten hem ağalık unvanından kurtulmak için köye satılığa çıkardım. İsteyene satacağım. Kararımdan dönmem" dedi.

Köyün girişine "Satılık Köy" tabelası koyan Sarı, yaklaşık 10 futbol sahası büyüklüğündeki arazi için yerel gazetelere de tam sayfa satılık ilanı verdi. Sarı, köyün 1969 yılında kurulduğunu belirterek, "Honaz ilçesine bağlı Gürlek köyü 1969 yılında dedemin de aralarında bulunduğu 4 ailenin yerleşmesiyle kuruldu. Bölgede ekonominin gelişmesiyle Gürlek köyü büyüdü, nüfusu arttı ve köyün merkezinde olan bölge Tepe Mahallesi adını aldı" dedi. Yetmiş hanenin bulunduğu Tepe mahallesinde 350 kişinin yaşadığını kaydeden Sarı, burada oturan hiç kimsenin tapusunun olmadığını belirterek, "Köylüler 'Siz önder olun, tapuları alın, bize dağıtın" dedi. Ben de kimsenin mağdur olmaması için öneriyi kabul ettim. Tapusu olmayan köylü İmar Kanunu'nun 18. maddesi uygulanması için senet karşılığı arazilerini bana devretti. 52 bin metrekarelik alanın 12 bin metrekare bölümünün tapusu 1998 yılında, 40 bin metrekarelik bölümünün tapusu ise 2005 yılında çıkartıldı" dedi.

KEFİL OLUYOR
On yılı aşkın bir zamandır uğraşmasına rağmen Honaz Belediyesi'ne 18. madde uygulaması yaptıramadığını iddia eden Sarı, "Köyde benden önce imar uygulaması için başvuran kişilerin parselasyonları yapıldı. Ancak bizim arazinin uygulaması ise bir türlü yapılmıyor. Honaz Kaymakamlığı, Denizli Valiliği, İçişleri Bakanlığı, Başbakanlık ve Cumhurbaşkanlığı olmak üzere başvurmadığım yer kalmadı. Honaz Belediyesi 10 yıldır imar uygulaması yapılacak diyor ancak bir sonuç alamadık" dedi. Dedesi Hüseyin Sarı'nın ve babası Ahmet Sarı'nın ağa olduğunu, 350 kişinin yaşadığı mahallenin tapulu sahibi olduğu için kendisine de ağa dendiğini savunan Sarı, "Köylü bankaya kredi için gidiyor. Burada ipotek için arazisinin tapusu isteniyor. Ancak tapu sahibi ben olduğum için vatandaşımız bana gelip, 'Ağa kredi için imzan gerek' diyor. 70 kişiye kefil olmak zorundayım" diye konuştu.
Verdiği tüm mücadelelerin sonuçsuz kalması üzerine mahalleyi satılığa çıkardığını söyleyen Sarı, "52 bin metrekare alanı kapsayan yeri hayvanıyla, ahırıyla, eviyle satılığa çıkardım. Köydeki Tepe mahallesini isteyen herkese satabilirim. Tapu benim adıma. Köylüler bana 'Satma, ağalığa devam et' diyor, ancak kararımdan dönmem. Köylü çaresiz, ben ne dersem onu yapacaklar" dedi.

KÖYLÜ ŞAŞKIN
Köylülerden İsa Sarı ise köyün satılığa çıkarılması kararı karşısında şaşkınlığa uğradığını belirterek ederek, "Burada 600-700 metrekare bir arazim var. Bunun tapusunu alırsam ne mutlu bana, dünyada başka bir şey de istemiyorum, sadece tapumu istiyorum" dedi. Abdil Mete ise "Mülk onun üzerinde. Vicdanını bozsa satar, yapacağımız bir şey yok" diye konuştu. Gülsün Aydın ise tapu alabilmek için iki ineğini sattığını belirterek, "Hayatta tek isteğim oturduğumuz evin tapusunu almak" dedi.

"Kendisini aklamaya çalışıyor"
Honaz Belediye Başkanı Turgut Devecioğlu ise Hüseyin Sarı'nın önce 18'inci madde uygulanması için dilekçe verdiğini ancak daha sonra İdare Mahkemesi'ne başvurarak durdurulması talebinde bulunduğunu öne sürerek, "Olay şu anda mahkemelik. Mahkeme ne karar verirse gereği yapılacak" dedi. Sarı'nın köylünün yüzüne bakmaya utandığını bu nedenle böyle bir şey yaparak kendisini aklamaya çalıştığını öne süren Devecioğlu, "Başkasının arazisini nasıl satılığa çıkartır. Şimdi oradaki herkes ona suç duyurusunda bulunacak. Kimse kimsenin arazisine satılık diyemez. Avukatlarımız suç duyurusunda bulunacak" dedi.
YeniAsır/Ufuk Soyhan