Depremlere karşı nasıl önlem alınmalı?
Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED) ve ABD merkezli Center for International Private Enterprise (CIPE) ortaklığında “İş Dünyası için Yerel Kalkınma Projesi” çerçevesinde gerçekleştirilen “Yerel Kalkınma Webinar’ları”nın, “Afet Dayanıklılığı” temasına sahip 3. etkinliği yapıldı.
Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED) ve ABD merkezli Center for International Private Enterprise (CIPE) ortaklığında “İş Dünyası için Yerel Kalkınma Projesi” çerçevesinde gerçekleştirilen “Yerel Kalkınma Webinar’ları”nın, “Afet Dayanıklılığı” temasına sahip 3'üncü etkinliğiyle bitirildi.
Gazeteci Ilgaz Gürsoy’un moderatörlüğünü üstlendiği etkinlikte; TÜRKONFED Genel Sekreteri ve Yönetim Kurulu Üyesi Arda Batu ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Genel Sekreter Yardımcısı Murat Yazıcı konuştu. Webinar çerçevesinde gerçekleştirilen “Afet Planlaması ve Yönetimi” başlıklı panele ise AFAD Planlama ve Risk Azaltma Dairesi Başkanı Abdulkadir Tezcan, İBB Afet Koordinasyon Merkezi Müdürü Selçuk Tütüncü ve Sağlam KOBİ Proje Müdürü Berfu Çopur katıldı.
Arda Batu: “Küresel ve yerel iş birlikleriyle iş dünyasının farkındalığının artmasına katkı sağlıyoruz”
TÜRKONFED Genel Sekreteri ve Yönetim Kurulu Üyesi Arda Batu, etkinliğin açılış konuşmasını üstlendi. Arda Batu, doğal afetlerle ilgili farkındalığın ve uygulamalardaki eksikliklerin altını çizerek şunları kaydetti:
“Bir doğal afet coğrafyasında yaşıyor olmamıza rağmen bu konuda farkındalığın yeterli olmadığını, bunun da ötesinde uygulamalar konusunda ciddi eksiklikler olduğunu görüyoruz. Her afetle birlikte iş dünyasının rekabetçiliği olumsuz yönde etkileniyor ancak özellikle küçük işletmeler bu konuya yeterince eğilmiyor. Bunun yanında hem sektörler arasında hem de özel sektör ve kamu arasında bir koordinasyon eksikliği söz konusu. TÜRKONFED olarak bu kapsamda iş dünyasının farkındalığının artmasına ve bu koordinasyonun sağlanmasına yönelik çalışmalar yapıyoruz. Küresel iş birlikleri sayesinde yurt dışındaki iyi örnekleri gözlemleyip ilgili kurum ve kuruluşlarla paylaşırken, yerel iş birlikleriyle de sahada çalışmalar gerçekleştiriyoruz”
Afet denildiğinde sadece depremin düşünülmemesi gerektiğini dile getiren Batu, koronavirüs salgınıyla beraber bu konuyla ilgili bilincin arttığını da belirtti.
Murat Yazıcı: “Depreme karşı alınacak önlemler siyaset üstü bir konu”
Dünyanın en aktif deprem kuşaklarından biri üzerinde konumlanan İstanbul’un hem doğa hem de insan kaynaklı afetler açısından birçok tehlikeyle karşılaşabileceğine vurgu yapan İBB Genel Sekreter Yardımcısı Murat Yazıcı, “Yapılacak çalışmalar sayesinde afetlerin oluşturacağı ekonomik kayıpları ve can kayıplarını azaltmak mümkün. Bu noktada deprem ve diğer tüm afetlere karşı alınacak önlemler ve çalışmalar siyaset üstü olmalıdır” dedi. Yazıcı, konuya ilişkin şunları kaydetti:
“16 milyonluk nüfusu, barındırdığı kültürel mirası ile bu kadim kent dünyanın en önemli metropolleri arasında yer alıyor. Aynı zamanda ülke ekonomisinin merkezi durumunda olan kentimizin afetlere dayanıklı hale getirilmesi için İBB olarak yoğun çabalarımız artarak devam ediyor. Bu çerçevede Deprem Bilim Kurulu oluşturduk, deprem dayanıklılığı ile ilgili hızlı test yöntemleri belirleyerek alana indik, okullar, STK’lar, iş dünyası ile iş birliği modelleri geliştirdik ve karar destek sistemlerinin kapasitelerini artırdık. Bu yöntemle İstanbul’umuzun afet dayanıklılığını artırmak adına önemli bir yola girdik.”
“Abdulkadir Tezcan: Afetlere karşı dirençli bir toplum oluşturmayı hedefliyoruz”
Türkiye’nin başta depremler olmak üzere pek çok afetle karşılaştığına ve buna bağlı olarak afetlerle baş etme konusunda pek çok tecrübeler edinildiğine ve gelişmeler kaydedildiğine dikkat çeken AFAD Planlama ve Risk Azaltma Dairesi Başkanı Abdulkadir Tezcan, “Bu süreçte edinilen tecrübelere dayanarak, 2009 yılında Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı’nın da kurulmasıyla beraber ‘kriz yönetimi’ anlayışının yerini ‘risk yönetimi’ anlayışı almıştır. Risk yönetimi anlayışı kapsamında, ülkemizin afet yönetimi vizyonunu ve politikalarını ortaya koyan çalışmalarımızı; özel sektör, kamu kurum ve kuruluşları, sivil toplum kuruluşları, üniversiteler gibi toplumun tüm kesimlerini kapsayan iş birlikleriyle yürütüyoruz. Başta planlama çalışmalarımız olmak üzere yürüttüğümüz tüm çalışmalarda öncelikli amacımız afetler olmadan evvel hazırlıklarımızı tamamlamak, sorumluları ve sorumlulukları önceden belirlemek, eğitim seviyesini, farkındalığı ve kapasiteyi artırmak, afet riskini ve zararını en aza indirmektir. Bu amaçla her geçen gün kendimizi geliştiriyor, yeniliyor, ‘afetlere dirençli toplum oluşturmak’ vizyonumuza emin adımlarla ilerliyoruz” açıklamasında bulundu.
Selçuk Tütüncü: “Afet yönetiminin temelini iş birlikleri oluşturuyor”
Doğal afetlerle ilgili altın kuralın, bu afetlerle mücadele edilmesi olduğunu ifade eden İBB Afet Koordinasyon Merkezi Müdürü Selçuk Tütüncü, “Doğal afetleri her zaman önleyemeyebiliyoruz ancak etkili yöntemler ve koordinasyon ile bunların zararlarını azaltabiliriz. Afet yönetimi olarak adlandırdığımız bu süreç, felaketleri önleme ve hafifletme için tüm stratejilerin uygulanmasını ve koordinasyonun sağlanmasını içeriyor. Bu kapsamda da yalnızca yasal mevzuatlar yeterli değil. Bunlara eş güdümlü olarak kamunun, özel sektörün, akademik çevrelerin, sivil toplum kuruluşlarının, medyanın ve bireylerin katılımı gerekiyor. Çünkü bu iş birliği afet yönetiminin temelini oluşturuyor” diye konuştu. Tütüncü şunları kaydetti:
"Yerel yönetimlerin afet yönetiminin her aşamasında kritik rol üstlendiğini vurgulayan Tütüncü, “Biz de AKOM olarak depremden tsunamiye kadar tüm afetlere yönelik çalışmalar yapıyor, yol haritaları oluşturuyor ve bu çalışmaları belirli periyotlarla güncelliyoruz. İstanbul genelinde bir yandan erken uyarı sistemleri, acil müdahale, hasar tahmin çalışmaları gibi konulara odaklanırken, diğer yandan şehrin her kesimine ulaşacak eğitim planlamaları yapıyoruz."
Berfu Çopur: “KOBİ’lerin afetlere karşı hazırlıklı olması için projeler geliştiriyoruz”
Afet hazırlığı ve hızlı acil durum müdahalelerinin ülke ekonomisinin devamlılığı için gereken unsurlardan olduğunu vurgulayan Sağlam KOBİ Proje Müdürü Berfu Çopur, “Bu kapsamda özel sektör, sivil toplum ve üniversite iş birlikleri önemli rol oynuyor. Sağlam KOBİ inisiyatifi de Van depreminin ardından, şirketlerin, insan kaynaklı ya da doğal sebeplerle ortaya çıkan herhangi bir afete karşı hazırlıklı olmalarını desteklemek amacı ile 2013 yılında çok paydaşlı olarak hayata geçirildi. Faaliyetlerimiz kapsamında bu zamana kadar 25 ilde 100’den fazla eğitim ve eğitmen eğitimi düzenledik. Bu sayede Türkiye genelinde yaklaşık 3.500’den fazla KOBİ ’ye, 100 binden fazla kişiye ulaştık” diye konuştu.
Koronavirüs salgınıyla beraber eğitim içeriklerini dijitalleştirdiklerini belirten Çopur, işletmelerin afet hazırlık süreçlerini teşvik edecek mekanizmaların oluşturulması için geliştirilen Sağlam KOBİ Haritası projesine liderlik ettiklerini de dile getirdi.
İnşaat sektörü 2021'in ikinci yarısından umutlu!
İstanbul depremi için ürküten açıklama!