Diyarbakır Kent Ormanı için hukuksal süreç başladı!
Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Zülküf Karatekin, Kadastro Mahkemesi’nin Kayapınar’da belediyeleri devre dışı bırakarak verdiği kararın hukuksuz olduğunu belirtti. Karatekin, karara karşı hukuksal süreci başlattıklarını açıkladı.
Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Zülküf Karatekin, Diyarbakır Kadastro Mahkemesi'nin Kayapınar ilçesinde bulunan 140 ve 149 numaralı parsellere ilişkin, belediyeleri devre dışı bırakarak verdiği karara ilişkin bir açıklama yaptı.
Davaya konu 140 numaralı parselin toplam büyüklüğünün 1 milyon 625 bin 207 metrekare, 149 numaralı parselin büyüklüğünün ise 1 milyon 505 bin 250 metrekare olduğunu bildiren Karatekin, Kent Mastır Planı’nda bu bölgenin Kent Ormanı olarak planlandığını, bunu kentte yaşayan herkesin çok iyi bildiğini ifade etti. Bugüne kadar Kent Ormanı üzerinde birçok kişi ve çevrenin, planı delme girişiminin olduğunu; ancak belediyelerin buna müsaade etmediğini kaydeden Karatekin, “Burası Kent Ormanı’dır ve kente yaşayan insanların burası üzerinde hakları var.” dedi.
Karatekin: Tarafız
Belediyeden gizlenen ve haberdar edilmeyen bir mahkeme süreciyle 140 numaralı parselde 249 dönümlük alan ile 149 numaralı parselde 655 dönümlük alanın dava sahibi 110 kişinin adına tescil edildiğini ifade eden Karatekin, Belediye Kanunu, İmar Yasası ve Mera Kanunu gereği Büyükşehir Belediyesi ve Kayapınar Belediyesi’nin taraf olduğuna dikkat çekti. Buna rağmen mahkemenin belediyeleri devre dışı bırakarak, böylesi bir karar almasının kentin malının gasp edilmesi anlamına geldiğini kaydeden Karatekin, kentin haklarını koruyacaklarını söyledi.
‘6 aylık kısa sürede davanın sonuçlanması tartışılmalı’
Mahkeme sürecinin bittiğini yeni öğrendiklerini, ellerinde herhangi bir belge olmadığını, birkaç gündür konu hakkında bilgi belge toplamaya çalıştıklarını belirten Karatekin, hukuksal süreci bugün itibariyle başlattıklarını açıkladı.
Karatekin, sözlerini şöyle sürdürdü: “Hem biz hem de Kayapınar Belediyemiz taraf olma durumundan çıkarılarak, haber verilmeyerek, bilgilendirilmeyerek hukuka aykırı, kanunsuz bir şekilde karar verildiğini düşünüyoruz. Büyükşehir Belediyesi ve Kayapınar Belediyesi olarak hukuksal başvurularımızı yapacağız. 6 aylık kısa bir sürede davanın sonuçlandırması gerçekten düşünülmesi gereken, tartışılması gereken bir olgu olarak düşünmek gerekir.”
‘STK’ların desteklerini bekliyoruz’
Karatekin, 2013 yılında 140 numaralı parselde 350 dönümlük alan üzerinde farklı bir koruma tahsis edildiğini; ancak Kayapınar Belediyesi’nin itirazları üzerine mahkemenin belediyeyi haklı bularak söz konusu tahsisin kaldırılmasına karar verdiğini hatırlattı. Karatekin, şunları söyledi: “O kararda, söz konusu alanın planlamada yeşil alan olması itibariyle, belediyeye tahsis edilmesi gerektiği konusunda da bir sonuca varılmıştır. Dolayısıyla böylesi bir karar ortadayken, bu şekilde karar verilmesinin değerlendirilmesi, düşünülmesi ve tartışılmasını kamuoyumuza ve halkımıza bırakıyoruz.”
Halktan, kentin dinamiklerinden ve sivil toplum örgütlerinden destek isteyen Karatekin, “Kentin ve halkın malı olan bu yerin talandan mal kaçırırcasına sonuçlandırılmasına da gerekli tepkiyi göstereceklerine inanıyorum.” diye konuştu.
‘Hukuki dayanakları tartışılmalı, takipçisi olacağız’
Mahkeme sürecinin 1966 yılında kadastro öncesi bir davaya dayandırıldığına işaret eden Karatekin, “1916/433 sayılı karar, Yargıtay’ın 16. Hukuk Dairesi’nin kararına esas olarak veriliyor. Bu karar aslında başka bir parsel için verilmiş olmasına rağmen birdenbire söz konusu yer için değil de farklı bir parsele kaydırılıyor ve böylesi bir karar alınıyor. Dolayısıyla bu konuda da değerlendirilmesi, tartışılması ve sorgulanması gereken bir karar olarak değerlendiriyoruz. Bizler de bunun takipçisi olacağız. Kentimizi özellikle Kent Ormanı gibi bir alanın sonuna kadar takipçisi olacağız ve bu kente kazandırılması içinde üzerimize düşen sorumluluk neyse onu yerine getirmek için azami çaba sarf edeceğiz.” dedi.
‘Hazine’nin itiraz etmemesi düşündürücüdür’
Hazine’nin davanın tarafı olduğuna; ancak zamanında hiçbir itirazda bulunmadığına dikkat çeken Karatekin, bu durumun düşündürücü olduğunu vurguladı. İtirazlarının, belediyenin taraf olması gereken bir davada taraf yapılmaması olduğunu söyleyen Karatekin, sözlerini şöyle tamamladı: “Dava hukuken kesinleşmiş bir durumdadır. Bizim itirazımız taraf olmamız gerekirken, taraf yapılmamamızdır. Bu yönde itirazımız var; ama Hazine’nin de itiraz etmemesi düşündürücüdür, değerlendirilmesi gerektiğini düşünüyoruz.”
Diyarın Sesi