Dolapdere'de emlak fiyatları 5'e katlandı!
Emlak fiyatları bire, ikiye değil beşe katlandı. İşletmeciler, kafe zincirleri semtte arayışa başladı. Cansız mankenlerin sokaklarda sürreal bir ortam yarattığı Dolapdere, şehrin önde gelen sanat merkezlerinden biri olma yolunda ilk adımları atıyor...
Sanatın iki önemli merkezi... Biri Beyoğlu- Pera aksı, diğeri de Nişantaşı... Ama şimdilerde ikisinin tam arasında kalan Dolapdere onlara sıkı bir rakip olacak gibi görünüyor. Dolapdere denilince birçoğumuzun aklına iki şey gelir: Cansız manken satan mağazalar ve oto tamirciler... Bir de benim gibi yeme-içme meraklısıysanız meşhur işkembeci Apik ile Lazari Kozmaoğlu'nun kasabını bilirsiniz... Oysa şu sıralar semtte bir hareketlenme var. Sokaklarda çok da alışık olmadığımız bir kitle dolanıyor. Etraftaki binalardan da harıl harıl inşaat sesleri yükseliyor. Tam merkezde olmasına rağmen yaya trafiği bakımından pek de elverişli olmayan Dolapdere belki İstanbul'un en önemli sanat merkezi olamasa da önemli bir nokta olma yolunda hızlı adımlarla ilerliyor. Bunun ilk sinyalini Vehbi Koç Vakfı tarafında yaptırılan Koç Sanat Müzesi inşaatı vermişti. Müzenin inşaatı halihazırda devam ediyor. Açılma tarihi için 2017 sonu deniyor. Ama daha müze açılmadan galeriler semti mesken eylemeye başladı bile. İlk olarak Murat Pilevneli semtte bir binayı Pilevneli Gallery olarak açacağını söyledi. Tahsis ettiği üç katlı bina mimar Emre Arolat tarafından hazırlanıyor. Eylül ayı içerisinde Pilevneli Gallery, Kutluğ Ataman sergisiyle hizmete girecek. Şüphesiz sanatseverler hem müzenin hem de galerinin açılmasını merakla bekliyor. Onların inşaatı devam ederken biz semtte kısa bir tur yapalım ve Dolapdere'de neler oluyor bir bakalım. İstikamet geçen hafta kapılarını açan Dirimart... New York'lu mimarlık ofisi Studio MDA'in kurucusu mimar Markus Dochantschi tarafından tasarlanan galeri heykel bahçesi, video odası ve ofis alanlarıyla bin metrekareye yayılıyor. Galerideki duvarlar sabit değil. Dolayısıyla konumları değişebiliyor ve her sergide yeni bir düzen oluşturulmasına olanak sağlıyor. Bu arada Frans Ackermann, Haluk Akakçe, Ayşe Erkmen, Ebru Uygun gibi sanatçıların işlerinden oluşan Yüzey ve Ötesi sergisini 30 Temmuz'a kadar gezebilirsiniz. Elbette sergi gezmeye kadar gelip semti görmemek olmaz. Zira cansız mankenler arasında gezinirken kendinizi gerçekten de çok sürreal bir ortamda hissediyorsunuz. Sanki mankenler de sanat enstalasyonunun bir parçası ve tüm semt buna göre tasarlanmış hissi yaratmıyor değil.
EMLAK FİYATLARI TAVAN YAPMIŞ
Dolapdere'nin bu denli hareketlenmesinde Piyalepaşa Projesi'nin de etkisi büyük. Bu denli hareket olunca bildik markaların semti aşındırmaması da olanaksız oluyor. Ama birçok kafe ve restoran zinciri abartılı emlak fiyatlarından şikayetçi. Beş bin lira olan kiralar bu sanatsal kıpırdanmayla 25 bin liraya kadar yükselmiş durumda. Bu da şimdilik işletmecilerin gözünü korkutuyor.
Burcu ALDİNÇ/Sabah