Emlak Konut 8 yılda 14 milyar TL'lik yatırım portföyüne ulaştı!
Emlak Konut son sekiz yılda 14 milyar liralık yatırım portföyüne ulaştı. Acaba Emlak Bankası için acele mi edildi
10 yıl önce 1 milyar dolarlık sorunlu kredileri yüzünden bankacılık yetkisi iptal edildi. Önce Ziraat Bankası'na ardından Halkbank'a devredilen Emlak Bankası'nın iştiraki Emlak Konut son sekiz yılda 14 milyar liralık yatırım portföyüne ulaştı. Acaba Emlak Bankası için acele mi edildi
TÜRKİYE'NİN en büyük gayrimenkul yaünm ortaklığı şirketi Emlak Konut'ur. halka arzı gerçekleşiyor. 2003-2010 yılları arasında üç kat büyüyen Emlak Konut, net aktif değerini 5.58 milyar liraya yükseltmiş. Son sekiz yılda hasılat paylaşımı modeli ile 51 bin 245 konut projesi gerçekleştirerek 14 milyar liralık yatırım portföyüne ulaşmış. Bu portföyden payına 5 milyar lira gelir düşüyor. Bu paranın 1.6 milyar liralık kısmını tahsil etmiş. Geriye kalanın da kısa sürede kasasına gireceği düşünülüyor. Şimdi portföyünde yer alan İstanbul, Ankara, İzmir, Tekirdağ M İzmit'teki 5 milyon metrekare büyüklüfif sahip arazilerde de yeni projeleri hayata geçirmeye hazırlanıyor.
Toplu Konut İdaresi (TOKİ) Başkanı Erdoğan Bayraktar en büyük iştiraki Emlak Konut'u dünyanın en büyük 10 GYCy sundan biri yapmayı hedefliyor. Neden olmasın
Erdoğan Bayraktar rekorlara alışık bir bürokrat, TOKİ'nin son sekiz yılına bakıldığında bu rahatlıkla görülüyor. 2003 öncesi 19 yılda TOKİ 43 bin 145 konut üretmiş. Bunun 7 bin 852'si Emlak Bankası'nın projeleri. 2003-2010 arasında ise üretilen konut sayısı 460 bin 387. Ve bu rakamın 51 bin 245'i Emlak Konut GYO uygulaması. Bayraktar başkanlığındaki TOKİ, sıkı bir basan hikayesi yazmış.
Bayraktar ve ekibinin bu başansının ardında birçok sebep var. Ama sebeplerin çoğu aynı yere dayanıyor: Emlak Bankası...
CİVANGATE TOKİ'YE YARADI
TOKİ son sekiz yılda en büyük geliri, bir dönem Emlak Bankası'na ait olan, daha sonra bankanın iştiraki Emlak Konuf a devredilen gayrimenkuller üzerinden elde etti. Emlak Bankası gayrimenkullerinin en değerlisi ise İstanbul Ataşehir'deki arazileriydi. TOKİ, hasılat paylaşımı modeliyle bu arazilerden milyar dolarlar kazandı ve elde ettiği geliri dar gelirliler için konut üreterek harcadı.
Peki Ataşehir'deki arazinin TOKİ'nin portföyüne nasıl girdiğini haürlryor musunuz Aslında bu bildiğiniz bir hikaye sadece belki adını farklı hatırlıyor olabilirsiniz; Civangate Skandali...
Civangate 1990'da, şimdi Ataşehir olan arazinin Emlak Bankası tarafından Toplu Konut İdaresine satışıyla başladı. Dönemin Emlak Bankası Genel Müdürü Engin Civan olayı şöyle anlatıyordu: "Edes'in bugün Ataşehir denilen yerde çok büyük bir arazisi vardı. Emlak Bankası'yla Edes'in şirketi bu arazi üzerinde ortak bir projeye başlamışlar, ama yıllar geçmiş işi bir türlü bitirememişler. Emlak Bankası bir sürü avans vermiş Edes'in şirketine. En sonunda ben bu araziye el koydum. Tabii çok büyük bir araziydi bu ve Edes benim ucuza kapattığımı düşünüyordu. Oradan bir husumetimiz oluştu."
Civan, Edes'ten vekaletname alıp 4 bin dönümlük Ataşehir arsasını TOKİ'ye satmış. Edes, o günlerde arazisinin satışından 250 milyon dolar gelir bekliyormuş ama hüsrana uğramış. Emlak Bankası Edes'in 4 bin dönümlük arazisinin satışından elde ettiği geliri, Edes'in borçlarına saymış ve kendisine tek kuruş ödememiş.
Dava dosyasında yazılıp çizilene bakarsanız, sonrasında Edes, parasını almak için dönemin Emlakbank Genel Müdürü Engin Civan'a 5 milyon dolar rüşvet yermiş. Alamayınca, parasını geri istemiş. Yine olmayınca yer alü dünyasının tanınmış isimlerinden Alaattin Çakıa'dan yardım istemiş. Çakıcı'nın adamı 1994'te Civan'ı vurunca iş Edes'e yakınlığıyla bilinen Turgut Özal'la ilişkilendirilmiş ve Civangate skandali patlak vermiş. Konu yargıya taşınmış ve Selim Edes, mahkeme salonunda Engin Civan'a; "Rüşvetin belgesi mi olur p...venk" diyerek literatüre katkıda bulunmuş.
1 MİLYAR DOLARLIK KREDİ YÜZÜNDEN KAPATILDI AMA...
TOKİ'nin şansı tam olarak 2001 yılında döndü denebilir. Halen tasfiye halindeki Emlak Bankası'nın Yönetim Kurulu Başkanı Zeki Sayın, bankanın 2000'e gelindiğinde siyasilerin tavassut ettiği 1 milyar dolara yakın kredi tahsil edilemeyince mali açıdan zor duruma düştüğünü söylüyor. 3 Temmuz 2001'de Resmi Gazete'de yayımlanan 4684 sayılı karar ile de Emlak Bankası'nın bankacılık işlemleri yapma ve mevduat kabul etme yetkisi sona erdirilmiş. Bu kararın ardından bankanın gayrimenkulleri TOKİ, Ziraat ve Halk Bankası'na devredilmiş.
Tuhaf bir şekilde TOKİ elindeki arazileri 2003 yılına kadar değerlendirmemiş. Sadece Ataşehir arazisi, portföyünde 13 yıl öylece durmuş. 2003 sonrası ekonomideki olumlu gelişmelerle birlikte Emlak Konut portföyündeki araziler de bir bir sahsa çıkmaya başlamış. Bugün sadece adını tüm Türkiye'nin bildiği prestijli konut projelerinin neredeyse tamamı Emlak Konut portföyündeki arazüerinin üzerine yapıldı. İşte projelere birkaç örnek: Ağaoğlu My VVorld, My Town, My Tower, Avrupa Konuttan TEM, Varyap Meridian, Soyak Mavişehir, Kentplus Ataşehir, Kentplus Mimarsinan, Uphill Court Ataşehir, Spradon Quartz, İdealistkent...
Emlak Konut GYO halka arzdan elde edeceği gelirle uydu kent projelerine devam etmeyi planlıyor. Emlak Konut GYO Genel Müdürü Murat Karum, "Emlak Konut, bu yıl TOKİ ve özel şahıslardan 1 milyon metrekare arazi satın alıp, tamamına yakınını hasılat paylaşımı modeliyle ihale etmeyi başardı. 2015 yılında konut ihtiyacının 3.4 milyon seviyesinde olacağı öngörülüyor. Biz de halka arzdan elde edilecek geliri uydu kentlere aktararak, kentsel dönüşüme katkı sağlamayı planlıyoruz" diyor.
TEKRAR DİRİLTİLEMEZ Mİ
Emlak Konuf un geldiği noktaya bakan çoğu insanın aklına Emlak Bankası'nı gömmek konusunda acele mi edildi sorusu geliyor. Bugün tasfiye halindeki Emlak Bankası'nın 31 Aralık 2009 itibanyla aktif toplam; 2 milyar 230 milyon lira. Bir milyar 781 milyon lira alacak bakiyesi ile en büyük alacaklı Hazine Müsteşarlığı. Tasfiye sürecinde yıllar itibanyla 415 milyon lira kâr eden bankanın, tahsilatlardan elde ettiği fonlardan 31 Aralık 2009 itibanyla Hazine'ye toplam 1 milyar lira kaynak aktanlmış. Tuhaf bir durum, ortada mevduat toplama yetkisi olmayan bir banka var ve halen kâr edebiliyor Çünkü halen Türkiye'nin her yerine dağılmış parça parça taşınmazı bulunuyor. Zeki Sayın'a göre, konut kredilerinin esneklik kazandığı böyle bir dönemde Emlak Bankası diriltilebilir:
"Emlak Bankası'nın güçlü bir markası var. Bunu toprağa gömmev; gerek yok. Halkbank ile birleştirilen Pamukbank markası için de aynı durum söz konusu. Denizbank gibi kağıt üzerinde, şubesiz satılan bankalann sonradan nasıl bir başanv yakaladıklan ortada. Bakanlar Kurun bankayı tasfiye sürecine soktu. İsterse bu süreçten çıkarılabilir de. Görev verilirse konut ve arazi geliştirme projelerinde aktif rol oynayabilecek tecrübeye sahibiz."
HAMİLİ KART KREDİLERİYLE BATTI
inşaat sektörünü desteklemesi için Atatürk'ün talimatıyla 1926 yılında kurulan Emlak Bankası- o zamanki adıyla Emlak ve Eytam Bankası- başlangıçta 20 milyon TL sermayeye sahipti. Türkiye'nin gayrimenkul ipoteği karşısında kredi veren ilk bankasıydı. ilk projesi, 1944 yılında inşa ettiği 434 konutluk Saraçoğlu Mahallesi'ydi. 1946'da sermayesi 110 milyon TL'ye, 1953'te ise 300 milyon TL'ye yükseldi. Bu dönemin en önemli uygulamaları; Ankara-Yenimahalle, Ankara-Telsizler, İstanbul-Levent, istanbul-Koşuyolu, İstanbul-Emekli Subay Evleri, İstanbul-Ataköy, İzmir-Denizbostanlısı projeleriyle Türkiye'yi çağdaş konut kavramıyla tanıştırdı. Emlak Bankası, 2000'e gelindiğinde siyasilerin tavassut ettiği 1 milyar dolara yakın kredinin tahsil edilememesi üzerine mali açıdan zor duruma düştü. 2001'de 4684 sayılı bakanlar kurulu kararıyla Türkiye Emlak Bankası Anonim Şirketi'nin bankacılık işlemleri yapma ve mevduat kabul etme yetkisi sona erdirilmişti. Bu karar aynı zamanda bankanın tasfiye edilmesinin de önünü açmıştı.
Burak Mavi/Business