Vergi

Emlak vergisinde fahiş artış tarih oldu!

Torba Yasa'nın yürürlüğe girmesiyle birlikte emlak vergisine yüzde 50 sınır getirildi. Bu uygulama ile emlak vergisinde fahiş artış tarih oldu.

Sözcü Gazetesi yazarlarından Dr. Nedim Türkmen bugünkü köşesinde ''Emlak vergisinde belediyelerin fahiş artışları tarih oldu'' başlıklı yazısını yayınladı. İşte, Nedim Türkmen'in yazısı...

 

Bilindiği üzere; 2017 yılının ortalarında, 2018-2019-2020 ve 2021 yıllarında uygulanacak arsa ve arazi birim
metrekare değerleri, takdir komisyonları tarafından yüzde 700'lere varan artış yapılarak belirlenmiş ve bunun sonucunda binlerce dava açılmıştır. 

 

Hükümetin ve dolayısıyla Maliye Bakanlığı'nın konuya el atmasıyla beraber, 7061 sayılı Kanun ile belediyelerin arsa ve arazi metrekare değerlerine fahiş artış uygulamasının önüne geçilmiştir. Kanun'un yayımlanmasından sonra, konuya ilişkin 72 Seri nolu Genel Tebliğ'de 26.12.2017 tarih ve 30282 sayılı Resmi Gazete 'de yayımlanmıştır. Emlak Vergisi uygulaması, Türkiye'de nüfusun neredeyse tamamını ilgilendiren bir konudur. Belediyeler yanlıştan dönmemiş, bunun üzerine Kanun çıkarılmıştır. 7061 sayılı Torba Kanun'un belki de vatandaş lehine olan tek düzenlemesi, Emlak Vergisi Kanunu'nda yapılan değişikliktir. Emlak Vergisi Kanunu 72 seri nolu Genel Tebliği ile uygulamaya aşağıdaki şekilde yön verilmiştir.

 

Belediyeler hangi işlemleri yapacak?
a) Takdir komisyonlarınca 2017 yılında, 2018 yılı için takdir edilen asgari ölçüde arsa ve arazi metrekare
birim değerleri, belediyeler tarafından 2017 yılında uygulanan birim değerlerle karşılaştırılacaktır.

 

b) 2018 yılı için takdir edilen birim değerler, 2017 yılında uygulanan birim değerlerin %50'sinden fazlasını
aşıyorsa; 2018 yılına ilişkin bina ve arazi vergi değerlerinin hesabında, 2017 yılında uygulanan birim değerlerin %50 fazlası esas alınacaktır.

 

c) İlgili belediyelerce bu değerler esas alınarak, Tebliğde yer verilen açıklamalar çerçevesinde Emlak Vergi
değeri hesaplanacaktır. Yüzde 50 den fazla artışa ilişkin işlemler 2017 yılında takdir komisyonlarınca takdir edilen birim değerler üzerinden yapılacak olup, ayrıca takdir komisyonlarınca yeni bir takdir işlemi yapılmayacaktır.

 

Arsa takdir komisyonunca 2017 yılında 2018 yılı için takdir edilen asgari ölçüde arsa metrekare birim değeri
2017 yılında uygulanan birim değerin yüzde 50'sinden fazlasını aşıyorsa, 2018 yılına ilişkin arsa metrekare
birim değeri geçici 23'üncü madde hükmü en fazla 2017 yılında uygulanan birim değerin yüzde 50'si olacaktır. Takdir komisyonunca 2018 yılı için takdir edilen arsa metrekare birim değeri 2017 yılında uygulanan değerin yüzde 50'sini aşmadığından vergi değerinin hesabında takdir komisyonunca belirlenen değer dikkate alınacaktır.

 

ESAS ALINACAK DEĞER
Arsa veya arazinin herhangi bir sebeple takdir dışı kalması veya yeni cadde ve sokak oluşması gibi nedenlerle 2017 yılına ait birim değerin bulunmaması halinde, bu arsa ve araziler için 2018 yılına ilişkin takdir lomisyonlarınca belirlenen birim değerler esas alınacaktır. Emlak vergi değeri veya asgari ölçüde arsa ve arazi metrekare birim değerleri esas alınarak uygulanan vergi, harç ve diğer mali yükümlülükler için de 1319 sayılı Kanun'un geçici 23'üncü maddesine göre hesaplanan değerler esas alınacaktır.

 

SORUNUN ÇÖZÜMÜ
Türkiye'de arsa ve arazilerin ve dolayısıyla gayrimenkullerin gerçek değerlerinin tespiti; bu değerlerin alım
satıma konu edilmesi nedeniyle sadece Emlak Vergisi ile ilgili bir konu olmayıp, özellikle tapu harcı ve elde
edilen kazanç nedeniyle Gelir, Kurumlar ve Katma Değer Vergisi'ni de çok yakından ilgilendiren bir konudur.
Ama nedense hep belediyelerin fahiş matrah takdirleri sonucunda, konu gündeme gelmektedir. Konu sadece Emlak Vergisi açısından değerlendirilmeyecek kadar önemlidir. Tapu işlemleri, Gelir Vergisi'nde ticari kazanç ya da değer artış kazancı ve Kurumlar Vergisi matrahı ve dolayısıyla KDV matrahı, Emlak Vergisi'ne konu vergi değeri esas alınarak belirlenmektedir. Tüm bu vergi matrahlarının tam ve eksiksiz tespiti açısından, arsa ve arazilerin birim metrekare değerlerinin tespitinde; takdir komisyonları kaldırılmalı ve değerlemeler gayrimenkul değerleme şirketlerine yaptırılmalıdır. Devletin ağırlıkta olduğu komisyonların objektif olduğundan bahsetmek mümkün değildir