21 / 12 / 2024

Emlak vergisine dava açılabilir mi?

Emlak vergisine dava açılabilir mi?

Hürriyet Gazetesi köşe yazarlarından Şükrü Kızılot bugünkü köşe yazısında okuyucularından birinin sormuş olduğu Emlak vergisine dava açabilir miyiz sorusuna yanıt verdi. Kızılot, cevabında; "30 günlük dava açma süreniz vardı." dedi...



Emlak vergisine dava açabilir miyiz?


SORU: Evimin bulunduğu sokağın arsa m2 değeri 25 bin TL olarak takdir edilmiş. Buna göre, 130 metrekarelik evimin değeri 1 milyon 413 bin TL çıkıyor. Gelsinler, evi 413 bin liraya vermeye hazırım. Bu takdiri yapanlar uzayda mı yaşıyor?

Bir gazetede okudum, süre geçmediği için vergi mahkemesine dava açabilirmişiz. Ne dersiniz açalım mı?

Nilgün TOPRAKÇI - İstanbul


YANIT: Efendim dava açma süreniz geçeli yaklaşık 10 ay oldu.

Dava açıp da boşuna masraf etmeyin. Arsa m2 bedellerinin, en geç Haziran 2013 sonuna kadar takdir edilip, belediyeler başta olmak üzere, ilgili ticaret odaları, ziraat odaları ve mahalle muhtarlıklarına vs. gönderildi (Bkz. Vergi Usul Kanunu, Mükerrer Madde 49). 30 günlük dava açma süreniz vardı. O da geçeli yaklaşık 10 ay oldu.


Eczanede ilaçları sayma işkencesi


SORU: Eczanemde, binlerce çeşit ilaç var. Her yıl bunları sayıp envanter çıkarıp, uzun listeler yapmak, benim için adeta bir işkence. Sizde pratik formüller oluyor. Bana göre de var mı?

Füsun DEMİR - Mersin


YANIT: Evet var. İlaç mevcutlarınızın envanterini, her yıl yerine, “üç yılda bir” çıkartabilirsiniz. Vergi Usul Kanunu’nun 190. maddesi, size bu yönde kolaylık sağlıyor. Gözünüz aydın, kendi deyiminizle işkenceden kurtuldunuz..


Yurt dışında vergi zamanaşımına uğrar mı?


SORU: Bir arkadaşımın 3 milyon liraya yakın vergi borcu var. 

4 yıldır hiç ödeme yapmadı. Yurtdışına gidip bir yıldan biraz fazla kalıp, zamanaşımına uğratmak istiyor. Ne dersiniz, atladığı bir husus var mı?

Hikmet ERDOĞAN - Eskişehir


YANIT: Evet var! Borçlunun yabancı ülkede bulunması halinde, bu durumun devamı süresince zamanaşımı işlemez (Bkz. 6183 Sayılı Kanun Md. 104).


Damat kızımdan boşanırsa ne olacak?


SORU: 29 yaşında kızı olan bir dul kadınım. Kızım, mülkiyeti kendisine ait binadan, yılda 1 milyon 440 bin TL kira alıyor. Çok sayıda kısmeti var. Damat adaylarına bakarken “Bu benim kızımla evlenip, altı ay sonra boşanıp, binasının yarısını alırsa ne olacak?” diye bakıyor ve hepsine karşı çıkıyorum. Bu gidişle kız evde kalacak. Benim endişemi giderecek bir formül var mı? 

(Rumuz/ DERTLİ ANNE)


YANIT: Boşuna endişeleniyorsunuz. Formüle ihtiyacınız yok.

Evlenmeden önce edinilen mallar ile sizden kızınıza miras kalacak olan mallar, boşanma halinde mal paylaşımına girmez. Damat binanın yarısını değil, çeyreğini bile alamaz.


Belediye mi Maliye mı esas alınacak?


SORU: Ev hanımıyım. 16.2.1999’da Emlak Vergisi beyannamesi vererek, tek konutumu Sarıyer Belediyesi’ne bildirdim. Geçenlerde Mali Hizmetler Müdürü Sevim Koç imzasıyla bir yazı aldım; “2002 yılında da bildirim yapmadığınız için sizi bildirim dışı kalmış kabul ediyoruz. 12 yıllık emlak vergisini faiziyle ödeyin”, Maliye ise “2002’de bildirime gerek yok” diyor. Hangisi esas?

Zerrin C.K. - İstanbul


YANIT: 33 No.lu Emlak Vergisi Tebliği var. O tebliğin III. bölümünde “2002 yılında ve izleyen genel beyan döneminde beyanname verilmeyecek” deniliyor.

Belediye’ye o tebliği hatırlatın. Ayrıca tek konutu olan ev hanımları emlak vergisi ödemez. 2009 öncesi ise 2009’da bildirim yaptığınız için zamanaşımına uğradı. 2009 ve izleyen yıllar için düzeltme başvurusunda bulunursanız, belediye düzeltmek zorunda.


Yüzde 5 ilk kâr payı dağıtımı zorunlu mu?


SORU: Bir anonim şirketimiz var. Geçen yıl 2 milyon liraya yakın kâr elde ettik. Yeni yatırımlarımız olduğu için bu yıl kâr dağıtmadık. Geçenlerde bir gazetede, yüzde 5 oranında ilk kâr payı dağıtmanın zorunlu olduğu yönünde haber çıktı. Okuyunca paniğe kapıldım.

Son zamanlarda bu konuda bir değişiklik mi oldu?

Orkun GÖKSEL - İstanbul


YANIT: Son zamanlarda, bu konuda bir değişiklik olmadı. Eski TTK’da ve konunun dayanağı olan İsviçre Borçlar Kanunu’nda, bu yönde bir zorunluluk yoktu.

Yeni TTK’ya göre de böyle bir zorunluluk yok. Aksini savunanların dayanak gösterdiği Yeni TTK Md. 519, temettü dağıtımı değil, genel kanuni yedek akçe dağıtımı ile ilgilidir. Bu konuda, Prof. Dr. Veliye Yanlı’nın Banka ve Ticaret Hukuku Dergisi’nin Mart 2014 sayısındaki 27 sayfalık makalesinde, bu olay çok güzel anlatılıyor.


Şükrü Kızılot-Hürriyet Gazetesi


Geri Dön