Engin Ali Kaplan: İnşaat ve turizm birlikte yürümeli!

'İnşaat yasağı kalksın mı' sorusunun çok doğru olmadığını ileri süren Bodrum Esnaf. Sanayici ve İşadamları Derneği eski Başkanı Engin Ali Kaplan, asıl sorulması gereken sorunun, "Bodrum'da inşaatla turizm birarada nasıl yürümeli" olduğunu söyledi. Bu sorununun cevabının da inşaatla turizmin 12 ay birlikte yapılabilmesini gerektirdiğini belirten Kaplan. "Çünkü sürekli turizmi 12 aya çıkarmanın peşindeyiz. O zaman 'inşaat bitsin mi' diyoruz, hayır onu da istemiyoruz. Çünkü Bodrum'daki asıl sektörden bir tanesi inşaat. Bu konu tartışılmaya başladığı günlerden itibaren şu konunun altını çiziyorum, inşaat sektörünün bir parçası olarak, arkadaşlarımın da sitemlerine rağmen "Bodrum'da asıl olan sektör, inşaat değil turizmdir' diyorum. Vazgeçilmez sektör inşaat değil, turizmdir. 

Çünkü Bodrum'un tarihi, kültürel ve doğal yapısı inşaatla değil turizmle ayakta durabilir, inşaat, turizmin sürdürülebilirliği açısından gerekli bir sektördür. Fakat bu kimi zaman bir otelin renovasyonudur. kimi zaman yeni bir otelin tesisidir, inşa edilmesidir. Kimi zaman var olan evlerin renovasyonudur. 

kimi zaman yeni bir ev yapmaktır" dedi. 

koymadan, inşaat yasağını tartışırız, turizmin 12 ay olamamasını tartışırız, olması durumunda ortaya çıkacak paradoksları tartışırız. Büyük resmi görmüyoruz gibi geliyor bana. Yani ben bir inşaatçı olarak, turizm olmasın, ben otelcinin yanında ekskavatör çalıştırayım, beton dökeyim, pompa kurayım, bunları isteyemem. Bu söz konusu bile değil" Yasak değil sınırlama Sorulması gereken asıl sorulardan birinin de. 'Bodrum'a daha ne kadar inşaat yapılmalı' olduğunu ileri süren Engin Ali Kaplan, şöyle konuştu; "Bu sorunun cevabını vermediğimiz sürece Bodrum'un inşaatının 12 ay mı. 6 ay mı. 3 ay mı olacağını tartışmak çok komik aslında. 

Yani biz daha ne kadar inşaat yapacağız Bodrum'da, inşaat sektöründen birisi olarak bunu soruyor olmam garip geliyor belki ama ben önce Bodrumluyum. Bodrum'a daha ne kadar metreküp beton dökeceğiz, nerelerde inşaat yapacağız, bunları planlamadığımız sürece havanda su döveriz. Bu yüzden ben inşaat yasağı demek istemiyorum, inşaatla turizmin birarada yaşaması demek istiyorum. Bunun ay sınırlaması yoktur, bu süreç yönetilebilir. Belli aylarda, belli coğrafyalarda, belli uygulamalarla sınırlandırılır. Bunun için akil. işini bilen ekiplere ihtiyaç vardır. Bodrum iş dünyası da bunu desteklemelidir. 

Kendi otelini yaptırırken inşaata okey diyen turizmcinin, başkasının işi esnasında şikayetçi olmasını da anlamak mümkün değil." Politika olmalı Bu noktada Bodrumluların isteklerinden çok devletin bir turizm politikası olması gerektiğine dikkat çeken Kaplan, sözlerini şöyle sürdürdü; "Sadece Bodrum'la ilgili değil bütün turizm merkezleri ile ilgili olarak, devletimizin, burada turizm yapacağım, burası şu kadar vatandaşı barındıracak, şu kadar yatak sayısı olacak, bu kadar ikinci konut olacak, bu kadar iş yeri olacak, bu kadar gross market olacak, bu kadar banka olacak demesi lazım. 

SORUN YABANCILARDA

Bunu dediğiniz zaman zaten konuyu kökünden çözüyorsunuz, işte bugün neyi konuşuyoruz, turizm sezonunda inşaat yapılmalı mı? Yapılmamalı. 

Niye yapılmamalı, çünkü bizim bunu yapabilecek altyapımız yok. Halbuki biz aslında turizm sezonunda da inşaat yapabiliyor olmalıyız. Bunu birçok kriterle yönetebilirsin, bunu mikser sayısıyla yönetebilirsin, kaba inşaatı inceden ayırarak yönetebilirsin, coğrafyayı planlayarak yönetebilirsin, bölgelere ayırarak yönetebilirsin ve yönetilmesi imkansız bir bölge değiliz. Sonuçta kilometrekaremiz belli. 

Ama bizim bir turizm politikamız olmadığı sürece, biz Bodrum'un 50 yıl sonra nerede olacağını önümüze Dünyanın hiçbir turizm şehrinde inşaat yasağı olmadığını iddia eden Kaplan, oralarda her türlü iş. çevre, sağlık ve turizm önleminin alındığını söyledi. Oralarda inşaat maliyetlerini karşılayacak hacimlerde işler yapıldığını belirten Kaplan. "Şimdi burada öyle bir durumumuz yok. 

Bodrum iş dünyası her topa gelişine vurduğu için inşaat sektöründe de çok manasız, kurgulanamaz bir rekabet var. Şunun altını çok net çizeyim, bugün Bodrum'la ilgili tartıştığımız ne varsa, bunun altında Bodrum'u kendi memleketi olarak görmeyenler vardır. Bodrum'a gelip iki ayda payını alıp gitmeye çalışanlar, mimariyi de ekonomiyi de bozuyor. Bodrum ekonomisinin bir türlü stabil hale gelememesinin de sebebi bu. Aslında Bodrum'da faaliyet gösteren işte beş yıllık, 10 yıllık. 20 yıllık inşaat şirketlerinin ¦ hiç biri turizme zarar vermiyor. 

Bizler yasakla birlikte inşaatlarımızı durduruyoruz, işçilerimizi gönderiyoruz, ona göre geri geleceği tarihi beliriyoruz. Ama bir güruh var ki asıl sorun onlardadır. Aslında bizim ekonomimizi de alt üst eden hiçbir faydası olmayan sanal cirolar l üreten, vergisini bile burada vermeyen bunlardır. Turizmci de. inşaatçı da bundan şikayetçi" diye konuştu. 

Posta Gazetesi Bodrum eki