24 / 11 / 2024

Eskişehir Atlı Terapi Merkezi inşaatı tamamlandı!

Eskişehir Atlı Terapi Merkezi inşaatı tamamlandı!

Mahmudiye ilçesinde dünya standartlarında yaptırılan Atlı Terapi ve Rehabilitasyon Merkezinin inşası tamamlandı. Merkezin bir restoranı, fuayesi, hazırlık alanları ve duşları bulunuyor.




Eskişehir Osmangazi Üniversitesine (ESOGÜ) ait 90 bin metrekare alana sahip At Bakım, Binicilik ve Uygulama Merkezinin içinde üniversite tarafından projelendirilen ve Türk Dünyası Vakfının 2,5 milyon liralık desteğiyle kurulan tesiste 13 at kapasiteli tavla (at ahırı) bulunuyor.


Yaklaşık 2 bin 500 metrekare kapalı alana sahip merkez, 30 metreye 60 metre boyutundaki kum manejde (at eğitimi verilen alan) rehabilitasyon ihtiyaçlarını karşılayacak.


ESOGÜ Mahmudiye Meslek Yüksekokulu (MYO) Müdürü Yrd. Doç. Dr. Hakan Çalışkan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türk Dünyası Kültür Vakfının, hazırladıkları Atlı Terapi ve Rehabilitasyon Merkezi Projesi'ne 2,5 milyon lira destek verdiğini söyledi.


Merkezin bir restoranı, fuayesi, hazırlık alanları ve duşları bulunduğunu anlatan Çalışkan, şöyle konuştu:


"Proje, tamamen bize ait. Bu merkezi, Türkiye'ye kazandırmaktan memnuniyet duyuyoruz. Ülkemiz atçılığına önemli bir mekan kazandırdık. Merkezimizi, atların tedavi etme özelliklerinden yararlanmak isteyen vatandaşlarımızın kullanımına açacağız. At üzerinde belirli egzersizler yapıldığından serebral palsi gibi kas, sinir yitimleri sorunları yaşayan çocuk ve yetişkinlerde ciddi anlamda bazı sıkıntıların hafifletilmesinde etkili. Refleks yitimi olan çocuklar, atların üzerinde bulunmaktan keyif alıyor. Böylece, çocuklar bazı yetenekler kazanıyor. İhtiyaç sahibi her vatandaşımızın atlarla buluşmasını hedefliyoruz. Atlı terapi anlamında dünyada tanınan, uygulamalarıyla örnek olmayı amaçlıyoruz."


Çalışkan, atlı tedavi yöntemlerinin yüzlerce yıldır kullanıldığını hatırlatarak, şunları kaydetti:


"Tımarhane' kelimesi boşuna kullanılmıyor. Osmanlı Devleti döneminde atların tedavi edici özelliği tespit edilmiş. Ordu içinde atları tımar eden personelin sakin olduğu belirlenmiş. 17'nci yüzyılda Osmanlı Devleti'nin, Budapeşte kentindeki kuşatmasına giden süvari birliklerinde yapılan uygulamalarla bugüne kadar süregelmiş.


Atların tedavi eden, bizi rahatlatan ve sükunete ulaştıran etkilerinin ötesinde fiziki anlamlarda da ihtiyaç sahiplerine katkı sağladığını gördük."



AA



Geri Dön