27 / 11 / 2024

Evinizde yumuşak renkleri seçin psikolojinizi düzeltin!

Evinizde yumuşak renkleri seçin psikolojinizi düzeltin!

 Boyada tercih edilen renkler insan psikoloji üzerinde doğrudan etkiye sahip




Konutlarda dekorasyonun en önemli tamamlayıcısısı, boya. Boyada tercih edilen renkler ise insan psikoloji üzerinde doğrudan etkiye sahip. Nisan ayıyla beraber boya sezonu açılırken, bu yıl açık ve yumuşak tonlar talep görüyor. Tek renk yerine kombinasyolu olanlar moda. Türkler'in odalarının duvarlarında genelde tercih ettiği renkler ise, kum beji, lila, fildişi, şampanya, vanilya çiçeği, mum ışığı, buz beyazı, şeker pembe, fıstık ve limon çiçeği şeklinde sıralanıyor. Krizin etkilerini silen dekoratif boyanın yıllık büyüklüğü ise 220-250 milyon litre arasında. Kişi başına tüketim 5.6 kilogramda kalırken, boyanın cirosal büyüklüğü de 600 milyon doları uluyor.

İNSAN psikolojisi üzerinde doğrudan etkisi olan unsurlardan biridir, renkler. Bazısı neşelendirip, enerji katarken, bazıları ise kötü ruh hallerine neden olabiliyor. Bu nedenle kışın duvarlara sinen etkisini boyayla atmaya hazırlanan konutlarda, doğru renk seçimi önem kazanıyor. Evinde boya hazırlığı yapanlar, bu sezon, sarılar, turuncular, kırmızılar, pembeler, maviler, morlar ve yeşillerden birini beğenecek. Açık ve yumuşak tonlar revaçta. İç mekanlarda tek renk yerine kombinasyonlu boyama moda. En çok tercih edilen renkler ise kum beji, lila, fildişi, şampanya, vanilya çiçeği, mum ışığı, buz beyazı, şeker pembe, fıstık ve limon çiçeği şeklinde sıralanıyor. Teknolojiden de nasibini alan boyada, silinebileni, küf ve mantara dayanıklı olanı, antibakteriyali de bulunuyor. Nisan ayında sezonu açan boyada krizin etkileri de yavaş yavaş siliniyor. Türkiye'de dekorafit boyanın yıllık büyüklüğü ise 220-250 milyon litre arasında. Kişi başına tüketim 5.6 kilogramda kalırken, boyanın cirosal büyüklüğü de 600 milyon doları (yak. 900 milyon TL) buluyor.

MOBİLYAYA GÖRE SEÇİLİYOR
Marshall Boya Satış ve Pazarlama Müdürü Gökhan Erel, sektörün 2010 yılıyla beraber krizin etkilerini atarak canlanmaya başladığını söylüyor. 2009 yılında daralma yaşayan sektörün 2010'da eski haline döneceğini dile getiren Erel, "Sezonun başlangıcındaki hareketlilik boya sezonunun krize karşın olumlu geçeceği sinyallerini veriyor" diyor.

Konutlarda farklı odalar için farklı renkler tercih ediliyor. Mobilya rengine bağlı olarak oturma odası, çocuk odası, yatak odası için renk tercihleri farklı olsa da genelde açık ve yumuşark renklere ilgi var. Gökhan Erel, bu sezonki iç mekanlardaki boya rengi trendleri hakkında şu bilgileri veriyor: "Oturma odası evin en önemli yeri. Burada boyanın rengi daha çok mobilyaya göre şekilleniyor. Ama ağırlıklı olarak açık ve yumuşak tonlar tercih ediliyor. Krem, şampanya, kum beji, beyaz, kül grisi, açık sarı, açık kahve, açık yeşil ve fildişi renkleri oturma odalarında kullanışlı oluyor. Tüketicilerin en çok tercih ettiği ilk on renk ise, kum beji, lila, fildişi, şampanya, vanilya çiçeği, mum ışığı, buz beyazı, şeker pembe, fıstık ve limon çiçeği. Bu renkler farklı kombinasyonlarla kullanılarak mekanları sıradan olmaktan çıkarıyor. Çocuk odalarında ise hâlâ kızlar için pembe, erkekler için mavi tonları tercih ediliyor. Ayrıca yeşil, beyaz, lila, mor ve lacivert de çocuk odalarında yoğunluklu olarak kullanılıyor."

Türkiye'de konut sahipleri ise tercihlerini genelde mobilyalarının renklerine göre yapıyor. Boyanacak alanın büyüklüğü ve ışık açısı da seçimdeki diğer önemli etkenler. Gökhan Erel, eş, dost ve akrabaların evlerini ne renge boyadığı, TV dizileri, renk trendleri ve reklamların da renk seçiminde önemli olduğunu, erkeklerin ise tercihte daha çok maliyete odaklandığını anlatıyor.

BOYA TÜKETİMİ DÜŞÜK
Polisan Holding CEO'su Erol Mizrahi de, ağırlıklı ithal hammaddelere dayalı bir sektör olan boyada, kurlardaki ve hammadde fiyatlarındaki artış sonrasında fiyatların yükseldiğini dile getiriyor. Türkiye'de boya tüketiminin diğer ülkelerin altında kaldığına da dikkat çeken Mizrahi, "Türkiye'de kişi başına 5-6 kilogram boya tüketiliyor. Avrupa'da bu rakam 15-25 kilogram arasında değişiyor. Türkiye'ye en yakın ülkelerden biri olan Yunanistan'da tüketim 10 kilogram. Kat etmemiz gereken mesafe var. Genel boya pazarı dışında dekoratif boya pazarı cirosal boyutta değerlendirildiğinde yaklaşık 600 milyon dolarlık büyüklüğe sahip. Dekoratif boyada iç mekanlarda tek renk yerine kombinasyonlu kullanım trendi var. Katma değerli ürünler de giderek daha çok tercih ediliyor. Küf ve mantara dayanıklı, antibakteriyel özellikli boyalar hijyen ve sağlık arayan tüketiciler için önemli olacak" diyor.

Hangi renk, nerede  nasıl kullanılmalı
RENKLERİN insan psikolojisi üzerinde de ciddi etkisi var. Kırmızı, sarı, mavi, her renk farklı etkilere sahip. Marshall Boya Satış ve Pazarlama Müdürü Gökhan Erel bu konuda şu bilgileri veriyor:
* Fiziksel gücün, hareketin rengi olan kırmızı başlangıçları teşvik ediyor ve çalışma isteğini artırıyor. Tembelliğin karşıtıdır ancak kızgınlığa ve saldırganlığa da yol açabilir. Bu nedenle hareketin yoğun olduğu yerlerde çocuk odaları, dans stüdyoları ile diskotekler gibi topluma açık olan alanlarda kullanılmalı. Koyu tonları yoğun ve sıkıcı bir atmosfer yaratır.
* Turuncu da kırmızı gibi dışa dönük ve heyecan verici hatta kırmızıdan daha yapıcı. Sağlık, canlılık, yaratıcılık, güven, cesaret ve iletişimi simgeliyor. Turuncu ayrıca gösteriş meraklısı bir karakteri de yansıtıyor. Mutfakta, çocuk, yemek odası ile koridorlarda, neşe ve mutluluk vermesi istenen her ortamda kullanılabilir.
* Sarı, parlak, neşeli ve sevecen bir renk. Umut aşılar ve ilham verir. Zihinsel karışıklığa da yol açabilir, bu yüzden çalışma odalarında kullanılmamalıdır. Mutfak için çok uygundur.
* Paylaşımın, işbirliğinin, uyumun ve cömertliğin rengi olan yeşilin ise yatıştırıcı bir etkisi var. Güven ve huzur verir.
* Yeşile yakın bir renk olan turkuaz da değişimin ve dönüşümün simgesidir. Dikkati ayakta tutar. Kendini ifade etmeye yardımcı olur. Mekanları daha geniş gösterir. Banyolar, yatak odaları ve çalışma odalarında kullanılabilir. Açık tonları duvar için uygundur.
* Mavi ise barışı, sevgiyi ifade eder. Hayalperestlik ve aşırı duygusallık yaratabilir. Sakinleşme, stres atma, dinlenme amaçlı olan her yerde kullanılabilir. Yatak odalarında, meditasyon mekanlarında açık tonları uygundur. Koyu tonları tembellik ve melankoli yaratır.
* Asaleti ve kendine güveni temsil eden mor, yaratıcılık ve hoşgörü uyandırırken, unutkanlık ve sabırsızlık yaratabilir. Özellikle meditasyon mekanları için uygun bir renktir. Lavanta, leylak ve orkide tonları yatak ve çalışma odalarında kullanılır, kendine güven duygusunu uyandıran bu rengin açık tonlarıyla hastanelerin bekleme odaları dekore edilebilir.
* Beyaz enerji sistemini dengeler, yaratıcılık duygularını açığa çıkarır.
* Siyah, gri ve kahverengi gibi renkler ise yoğun ve ağır bir enerjiye sahiptir. Siyah, aşırılıkları dengeler ancak tek renk olarak kullanılmamalı.
* Kahverengi de sosyal dengeyi ve toplum içinde rahatlığı sağlayan bir etkiye sahiptir.

Boyadan önce  zımparalayın
BOYANIN rengini doğru seçmek yanında uygulamasının da doğru yapılması gerekiyor. Odalarını boyatmak isteyen evsahiplerine şu önerilerde bulunuluyor:
* Önce beklentinize uygun boyayı seçin. Dekorasyonda hakim olan ya da olmasını istediğiniz renkleri belirleyin.
* Boya uygulamasına gitmeden önce yüzeyin hazırlanması gerekir. Parlak yerler zımparalanmalı.
* Boya öncesi mutlaka astar kullanılmalı. Astar, yapışma gücünü artıdığı gibi yüzeylerin daha düzgün olmasını sağlıyor.
* Boyamada ise boya ambalajında önerilen miktarda inceltme yapılmalı. Önerilen miktarda boya uygulanmalı ve önerilen süreler kadar boyaların katları arasında beklenmeli.
* Boya uygulamalarında düzensiz kuruma ve yayılma olmaması için boyama boyunca kapı ve pencere kapalı tutulup, uygulamadan 3-4 saat kadar sonra açılmalı.
Hanife Baş / Hürriyet


Geri Dön