Fahrettin Çağdaş: Kaçak yapılar yıkılacak
Diyarbakır'da 29 Mart 2009'da yapılacak yerel seçimler öncesinde yoğun bir kaçak yapılaşma dikkati çekiyor.
Yerel seçimler yaklaşırken Diyarbakır'ın özellikle Fiskaya, Benusen, eski Mardin yolu, Aziziye ve Şilbe mahallelerinde kaçak yapılaşmalarda yoğunluk gözleniyor. Gecekondularda oturanlar yoğun bir şekilde mevcut konutlarının üzerine ek yapılar inşa ediyor. Konuyla ilgili açıklama yapan Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Fahrettin Çağdaş, kentte son günlerde kaçak yapılaşmanın arttığını doğrulayarak, bu durumun, kentte yaşanan arazi mülkiyetleri sorunundan kaynaklandığını ileri sürdü.
Seçimlerin yaklaşmasıyla hız kazanan kaçak yapılaşmanın tüm Türkiye'nin en önemli sorunu olduğunu ifade eden Çağdaş, şunları kaydetti: "Maalesef bu yerel seçim öncesinde de kentimizde mülkiyet sorunu nedeniyle çok ciddi bir kaçak yapı faaliyetleri olduğu görülmekte. Bu konuda belediye olarak oluşturduğumuz kaçak yapı kontrol ekibi ve zabıta tüm kentte mevzuat çerçevesinde bu yapılarla ilgili tespitler yapmakta ve durumu birinci uygulama merci olan ilçe belediyelerine bildiriyor. Elimizde 100'ün üzerinde böyle tespit var. Belediye sınırları içindeki en önemli sorunun arsaların mülkiyet sorunudur. Aziziye, Cumhuriyet, İplik, Sanayi ve Şilbe başta olmak üzere buradaki arazilerin tümünün mülkiyetlerinin vakıflara aittir. Mülkiyetle ilgili sorunu çözmemiz gerekir. Belediyelerin mülkiyetle ilgili sıkıntısını maalesef vatandaşlar fırsat olarak kullanıyor."
Vatandaşların, kaçak yapıların mutlaka yıkılacağını bilmesi gerektiğini ve 2004 yılında çıkan yasaya göre yıkım durumunda vatandaşa enkaz bedelinin dahi ödenmeyeceğini hatırlatan Çağdaş, "Belediye yıkımı gerçekleştirdiğinde vatandaşa bir ödeme yapmayacağı gibi yıkım bedelinin yüzde 20'sinden fazlası kanun gereği vatandaştan tahsil edilecektir. İnşa edilen en basit bir yapı 30-40 bin TL'ye mal olmakta. Vatandaşı bir kez daha duyarlılığa davet ediyoruz. En büyük kayıp vatandaşın kaybı olacaktır" dedi.
Mimarlar Odası önlem alınmasını istiyor
Öte yandan, Mimarlar Odası Diyarbakır Şube Başkanı Ramazan Karaşin ise son 4 yılda Diyarbakır'da nazım imar planının hazırlanması ve yürürlüğe girmesi ile ulaşım master planının bitmiş olması gibi önemli çalışmalar yapıldığını söyledi.
Yaklaşan seçimle beraber son günlerde özellikle Hazine ve vakıf arazilerinde gecekondulaşmanın hız kazandığını anlatan Karaşin, gecekondulaşmanın durdurulması konusunda yöneticilerden acil önlem alınmasını beklediklerini dile getirerek, şöyle konuştu:
"Beklentimiz bunun önüne geçilmesidir. Biz bu konuda çalışan herkesi destekleyecek ve yanlarında olacağız. Yerel yöneticilerle görüşmelerimizde kaçak yapılaşmanın tamamının tespit edildiğini, tutanak tutulup mühürlendiği ancak yıkıma gelince ilgili kurumlardan destek alamadıkları ve yeterli kolluk olmadığı için yıkımı gerçekleştiremediklerini söylüyorlar. Diyarbakır'da sağlıksız yapılaşma geleceğimizi ipotek altına almaktadır. Kamu kurumlarının birlikte çalışmasını ve yıkımların gerçekleştirilmesini istiyoruz. Acilen seçime kadar belediye ve valiliğin koordineli çalışması gerekir. Kaçak yapılaşma ve yıkım milli servet kaybıdır. Önemli olan önceden önlem alınması ve bu yapılaşmanın engellenmesidir."
Seçimlerin yaklaşmasıyla hız kazanan kaçak yapılaşmanın tüm Türkiye'nin en önemli sorunu olduğunu ifade eden Çağdaş, şunları kaydetti: "Maalesef bu yerel seçim öncesinde de kentimizde mülkiyet sorunu nedeniyle çok ciddi bir kaçak yapı faaliyetleri olduğu görülmekte. Bu konuda belediye olarak oluşturduğumuz kaçak yapı kontrol ekibi ve zabıta tüm kentte mevzuat çerçevesinde bu yapılarla ilgili tespitler yapmakta ve durumu birinci uygulama merci olan ilçe belediyelerine bildiriyor. Elimizde 100'ün üzerinde böyle tespit var. Belediye sınırları içindeki en önemli sorunun arsaların mülkiyet sorunudur. Aziziye, Cumhuriyet, İplik, Sanayi ve Şilbe başta olmak üzere buradaki arazilerin tümünün mülkiyetlerinin vakıflara aittir. Mülkiyetle ilgili sorunu çözmemiz gerekir. Belediyelerin mülkiyetle ilgili sıkıntısını maalesef vatandaşlar fırsat olarak kullanıyor."
Vatandaşların, kaçak yapıların mutlaka yıkılacağını bilmesi gerektiğini ve 2004 yılında çıkan yasaya göre yıkım durumunda vatandaşa enkaz bedelinin dahi ödenmeyeceğini hatırlatan Çağdaş, "Belediye yıkımı gerçekleştirdiğinde vatandaşa bir ödeme yapmayacağı gibi yıkım bedelinin yüzde 20'sinden fazlası kanun gereği vatandaştan tahsil edilecektir. İnşa edilen en basit bir yapı 30-40 bin TL'ye mal olmakta. Vatandaşı bir kez daha duyarlılığa davet ediyoruz. En büyük kayıp vatandaşın kaybı olacaktır" dedi.
Mimarlar Odası önlem alınmasını istiyor
Öte yandan, Mimarlar Odası Diyarbakır Şube Başkanı Ramazan Karaşin ise son 4 yılda Diyarbakır'da nazım imar planının hazırlanması ve yürürlüğe girmesi ile ulaşım master planının bitmiş olması gibi önemli çalışmalar yapıldığını söyledi.
Yaklaşan seçimle beraber son günlerde özellikle Hazine ve vakıf arazilerinde gecekondulaşmanın hız kazandığını anlatan Karaşin, gecekondulaşmanın durdurulması konusunda yöneticilerden acil önlem alınmasını beklediklerini dile getirerek, şöyle konuştu:
"Beklentimiz bunun önüne geçilmesidir. Biz bu konuda çalışan herkesi destekleyecek ve yanlarında olacağız. Yerel yöneticilerle görüşmelerimizde kaçak yapılaşmanın tamamının tespit edildiğini, tutanak tutulup mühürlendiği ancak yıkıma gelince ilgili kurumlardan destek alamadıkları ve yeterli kolluk olmadığı için yıkımı gerçekleştiremediklerini söylüyorlar. Diyarbakır'da sağlıksız yapılaşma geleceğimizi ipotek altına almaktadır. Kamu kurumlarının birlikte çalışmasını ve yıkımların gerçekleştirilmesini istiyoruz. Acilen seçime kadar belediye ve valiliğin koordineli çalışması gerekir. Kaçak yapılaşma ve yıkım milli servet kaybıdır. Önemli olan önceden önlem alınması ve bu yapılaşmanın engellenmesidir."