Faizler 2009 yılı sonu yüzde 1'leri görürse şaşırmayalım...
Bono bileşikleri geçtiğimiz hafta ilk defa yüzde 13'lerin altına geriledi, böyle devam ederse ve Merkez Bankası faiz indirimlerine devam ederse, bu yılın sonunda faizlerde yüzde 1'leri görmemiz pek sürpriz olmayacaktır
Ancak faiz oranın aşağıya ivme kazanmasına rağmen kredi pazarındaki canlılık sınırlı kalmakta maalesef. Bunun nedeni ise "işsizlik" ve "insanların gelirlerindeki düşme", dolayısıyla konut alımını ve kredi kullanımını sınırlamaktadır.
Konut fiyatları ve kredi oranları gerçekten şimdiye kadar önümüze çıkan başlıca konulardı. Ama şimdi karşımıza başka bir başlık çıktı ve işte mortgage ve gayrimenkul piyasasının en temel taşı olduğunu bize gösterdi. Faiz düşse de, konut fiyatları artmayıp aksine düşse de insanların "gelirleri artmayınca" bir anlam ifade etmiyor. O zaman insanlarımızın gelirlerine göre arzı oluşturmak gerekiyor.
Bir diğer konuda gelir artmamasının aksine, düşmesinin daha önceden kredi kullananlara yansıması...
Geçtiğimiz yıllarda konut kredisi kullanan birçok vatandaşımıza buradan özellikle belirtmiştik; gelir-gider dengesini iyi oturtarak kredi kullanın, konut kredileri bireysel krediler içinde en ciddiye alınması gereken kredi türüdür ve en normali gelirinizin maksimum üçte biri oranında borçlanmanız olacaktır diye...
Bizi dinleyerek hareket edenler şuan rahat ama bunları dikkate almayan bir kesim var ki onlar ne durumda?
Bu yıl beklenen primleri, bonusları bir çok firma dağıtmadı. 2009 yılında bu ödemelere göre ödeme planına imza atanlar bekledikleri toplu para ellerine ulaşmayınca ne durumda?
Bir diğeri ise nasıl olsa önümüzdeki yıllarda maaş zammıma paralel artan ödemeli bir plan seçiyim diyenler... peki ne yapıyorlar 2009 yılında artan bir maaş oldu mu?
Bunun dışında maaşları 2009 yılında yarı yarıya düşenler ne yapacak ya da işini kaybedenler nasıl ödeyecek borçlarını?
İşte bu örneklerde son zamanlarda oldukça artış yaşanmaya başladı maalesef.
Aldıkları konutları satmaya kalksalar değerinden satılır mı? Borçlarını kapatabilirler mi?
Şimdi bu durumla karşılaşan okuyucularıma önerim; panik olmayın; bu durumda olan çok kredi müşterisi olduğu için unutmayın "tek" değilsiniz. Hemen bankanıza başvurun konuyu açıklayın ve ödeme planlarınızı baştan oluşturun.
Yani kısa vade kredi kullanmışsanız ve taksitler ağır geliyorsa vadeyi uzatmak bir yöntem...
Ara ödemeniz var ve beklediğiniz para gelmediyse, baştan normal ve uzun vadeli bir ödeme planı oluşturmanızda yine bir yöntem...
Ya da işinizi kaybettiniz ödeme gücünüz ortadan kalktı. Bu durumda da konutun fiyatı konusunda "zararın neresinden dönülürse kardır" diyerek konutunuzu satacak birini kendiniz bulup, bankaya beraber gitmenizi öneririm.
İyi haftalar dilerim...
Konut fiyatları ve kredi oranları gerçekten şimdiye kadar önümüze çıkan başlıca konulardı. Ama şimdi karşımıza başka bir başlık çıktı ve işte mortgage ve gayrimenkul piyasasının en temel taşı olduğunu bize gösterdi. Faiz düşse de, konut fiyatları artmayıp aksine düşse de insanların "gelirleri artmayınca" bir anlam ifade etmiyor. O zaman insanlarımızın gelirlerine göre arzı oluşturmak gerekiyor.
Bir diğer konuda gelir artmamasının aksine, düşmesinin daha önceden kredi kullananlara yansıması...
Geçtiğimiz yıllarda konut kredisi kullanan birçok vatandaşımıza buradan özellikle belirtmiştik; gelir-gider dengesini iyi oturtarak kredi kullanın, konut kredileri bireysel krediler içinde en ciddiye alınması gereken kredi türüdür ve en normali gelirinizin maksimum üçte biri oranında borçlanmanız olacaktır diye...
Bizi dinleyerek hareket edenler şuan rahat ama bunları dikkate almayan bir kesim var ki onlar ne durumda?
Bu yıl beklenen primleri, bonusları bir çok firma dağıtmadı. 2009 yılında bu ödemelere göre ödeme planına imza atanlar bekledikleri toplu para ellerine ulaşmayınca ne durumda?
Bir diğeri ise nasıl olsa önümüzdeki yıllarda maaş zammıma paralel artan ödemeli bir plan seçiyim diyenler... peki ne yapıyorlar 2009 yılında artan bir maaş oldu mu?
Bunun dışında maaşları 2009 yılında yarı yarıya düşenler ne yapacak ya da işini kaybedenler nasıl ödeyecek borçlarını?
İşte bu örneklerde son zamanlarda oldukça artış yaşanmaya başladı maalesef.
Aldıkları konutları satmaya kalksalar değerinden satılır mı? Borçlarını kapatabilirler mi?
Şimdi bu durumla karşılaşan okuyucularıma önerim; panik olmayın; bu durumda olan çok kredi müşterisi olduğu için unutmayın "tek" değilsiniz. Hemen bankanıza başvurun konuyu açıklayın ve ödeme planlarınızı baştan oluşturun.
Yani kısa vade kredi kullanmışsanız ve taksitler ağır geliyorsa vadeyi uzatmak bir yöntem...
Ara ödemeniz var ve beklediğiniz para gelmediyse, baştan normal ve uzun vadeli bir ödeme planı oluşturmanızda yine bir yöntem...
Ya da işinizi kaybettiniz ödeme gücünüz ortadan kalktı. Bu durumda da konutun fiyatı konusunda "zararın neresinden dönülürse kardır" diyerek konutunuzu satacak birini kendiniz bulup, bankaya beraber gitmenizi öneririm.
İyi haftalar dilerim...
