22 / 11 / 2024
fuzul

Gayrimenkulde dengeler değişiyor!

Gayrimenkulde dengeler değişiyor!

Metro, köprü, demiryolu hatlarıyla ulaşım bağlantıları güçlenen, kentsel dönüşümle çehresi değişen Anadolu Yakası’nda İstanbul Finans Merkezi projesinin de etkisiyle ofis yatırımları hızla artıyor.




Körfez Geçiş Köprüsü, Üçüncü Köprü ve Çanakkale Geçiş Köprüsü ile İstanbul ve çevresinde büyük bir değişim yaşandığını kaydeden İş Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı (GYO) Genel Müdürü Turgay Tanes, “Anadolu Yakası önümüzdeki 5 yılda Marmara ve Kuzey Ege ile bütünleşmiş bir bölge haline gelecek. Bu bölgeler Ümraniye, Ataşehir, Maltepe, Kartal, Pendik ve Tuzla ile entegre olacak. Gayrimenkul sektörü için altın bir çember oluşacak” dedi.


İstanbul’da 10 milyon kişinin Avrupa’da kalan 5 milyonun ise Anadolu Yakası’nda yaşadığına dikkat çeken Tanes, “Ulaşım, yeni iş ve yaşam alanları ile organize sanayinin de gelişmesiyle birçok yerli – yabancı kurum Anadolu Yakası’na doğru yönelmeye başladı. Bizim grubumuzdan İş Bankası ve Şişecam’da Anadolu Yakası’ndaki yapılanmısını büyütme kararı aldı. Çok ciddi bir aks değiştirme eğilimi var. Bu süreç devam ederse önümüzdeki 3 – 4 yıllık süreç içerisinde her iki yakanın nüfusu dengelenir” değerlendirmesini yaptı.


EMLAK SOSYAL GÜVENLİK ARACI

Gayrimenkulün yatırım aracı olarak kullanılma trendinin 15 – 20 yıl daha devam edeceğini kaydeden Tanes, Türk insanının gayrimenkulü bir sosyal güvenlik enstrümanı olarak gördüğünü söyledi. Türk ekonomisi büyüdüğü müddetçe, insanların daha iyi ev ihtiyacı duyacağını vurgulayan Tanes, “Türk insanının borcunu en iyi ödediği şey konut ve konut kredileri. Siz hiç Türkiye’de, Amerika’daki gibi evlerin kapısına satılık tabelası asıldığı, anahtarların oraya buraya atıldığı bir süreç duydunuz mu?” diye konuştu. 2013’ten itibaren faiz oranlarının kademe kademe 0.79’lardan 1,20’lere kadar çıkmasının ipotekli satışları düşürdüğüne dikkat çeken Tanes, “Konut kredisi faiz oranlarına olan duyarlılık müthiş yüksek. İnsanlar konut kredisi faiz oranlarından dolayı geleneksel usullerle, firma borçlanmalarıyla peşin veya firmaların vade senediyle ev alıyorlar” dedi.


HER ŞEY TOZ PEMBE DİYEMEYİZ

2004 – 2007 yılları arasındaki gibi büyük fiyat sıçramaları ve büyük kârların olmadığını kaydeden Tanes, “Sektörle ilgili yanlış anlama var. Yüzde 10 – 15 kâr marjıyla proje çevirmeye çalışıyor firmalar. Sektörü cazip görüp girenler, bir süre sonra görüyorlar ki hiç de dışarıdan gördükleri gibi değilmiş bu sektör. Görüyorsunuz ufak ufak çekilmeler oluyor, sessiz sedasız” değerlendirmesini yaptı.


Arz fazlası nedeniyle satışın yavaş gittiği bölgeler olduğunu ve kentsel dönüşümde bazı tıkanmalar yaşandığını belirtten Tanes, “Her şey toz pembe diyemesek de endişe edilecek bir durum yok” dedi.


Sözcü


Geri Dön