Gölbaşı İncek Ali İpek Sağlık Ocağı, yenilendi

Hayırsever Melek İpek tarafından yenilenen Gölbaşı İncek Ali İpek Sağlık Ocağı, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, Sağlık Bakanı Akdağ ve AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik'in de katıldığı törenle hizmete açıldı.

Törende konuşan Akdağ, uygulanan Sağlıkta Dönüşüm Programı ile bu alandaki gelişmelere dikkati çekerek, sayıları artırılan sağlık ocaklarında gebe ve yeni doğan bebek takibi, aşılama gibi temel sağlık hizmetlerinin yanı sıra birinci basamak teşhis ve tedavi hizmetlerinin verileceğini anlattı.Sağlık Bakanı Recep Akdağ, sağlık kurum binalarının depreme karşı dayanıklı hale getirilmesi çalışmalarıyla ilgili, "Modern hastane haline getirilmesi hemen hemen mümkün olmayan, genel anlamda eski binaları güçlendirmek yerine elbette bunların yenilerini yapmayı tercih ediyoruz" dedi.

Kısa bir süre sonra aile hekimliği uygulamasının genişletileceğini bildiren Akdağ, Tam Gün Yasası ile de hastaların muayene, doktor ve ameliyat parası ödemek zorunda kalmayacaklarını vurguladı.

Toplumlar için daha sağlıklı bir gelecek oluşturulmasının önemine işaret eden Akdağ, hayırsever vatandaşlara sağlık ocağı yaptırmaları çağrısını dile getirdi.

Sağlık kurum binalarının depreme dayanıklı hale getirilmesi konusundaki çalışmalardan da söz eden Akdağ, bazı hastane binalarının depreme dayanıklı hale getirilmesinin maliyetinin yeni bir bina inşa edilmesiyle aynı, hatta bazen daha da yüksek olduğunu söyledi. Akdağ, bu nedenle bazı hastanelerde güçlendirme çalışmaları yapacaklarını, bazılarının da yerine yenisini inşa edeceklerini bildirdi.

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek de İpek ailesinin yaptığı yardımlardan söz ederek, "Görünür görünmez hizmetler yaparlar. Bu ülkeden kazandıklarını bu ülkeyle paylaşırlar. Allah bu tesislerin yokluğunu göstermesin ama kimseyi de düşürmesin" dedi.

Sağlık ocağını yenileten hayırsever Melek İpek ise İncek'e ilk gelen ailelerden olduklarını belirterek, çok sevdikleri bu çevreye karşı görevlerini yerine getirmeye çalıştıklarını kaydetti.

Ankara İl Sağlık Müdürü Mustafa Aksoy da Gölbaşı'nda sağlık ocağı ve personel sayısı bakımından hedefe ulaştıklarını, Ali İpek Sağlık Ocağı ile ilçedeki sağlık ocağı sayısının 14'e çıktığını anlattı.

Bu özellikleri nedeniyle Ankara'daki aile hekimliği pilot uygulamasının ilçede başlatıldığını bildiren Aksoy, sağlık kayıtlarının artık elektronik ortamda tutulduğunu belirtti.

Yenilenen sağlık ocağı, daha sonra törene katılan bakanlar tarafından hizmete açıldı.

"HÜKÜMETİN TANSİYONU İYİ"
Bakanlar, sağlık ocağını gezerek bilgi de aldılar. Burada tansiyonunu ölçtüren Çiçek, "Her zaman Meclis'te tansiyonumu ölçtürürüm, 8-12 çıkar. Burada da 8-13 çıktı. Siyasetin tansiyonu bu kadar yüksekken 8-13 iyidir. 'Hükümetin tansiyonu iyi' yazın. Asıl muhalefetin tansiyonuna bakmak lazım" dedi.

Akdağ, törenden ayrılırken, hastanelerin depreme dayanıkla hale getirilmesine ilişkin bir soru üzerine, İstanbul'da 8 bin yatak oluşturduklarını, bunların bir kısmının güçlendirme çalışması çerçevesinde yapıldığını bir kısmının ise yeni olduğunu söyledi.

Ülkede şu ana kadar toplam 25 bin yeni hasta yatağı oluşturduklarını, bir önceki dönemde ise bu rakamın 4 bin olduğunu kaydeden Akdağ, 2014'e kadar yapımı devam eden ve programda olanlarla beraber 35 binin üzerinde, toplamda da 60 bin yeni yatak kazandırmış olacaklarını belirtti.

Akdağ, "Bunlar, Sağlık Bakanlığının şu anda hizmete sunmuş olduğu 120 bin yatağın yarısı olmuş olacak. Yani 2003'den 2014'e kadar hesap ederseniz, aşağı yukarı 12 yılda Türkiye'deki kamuya ait sağlık binalarının yarısı yenilenmiş olacak. Bu çok önemli bir hedeftir, buna ulaşmak kolay da değil" dedi.

"60 BİN YENİ YATAK"
Bu hedefe bir taraftan kamu bütçesi imkanlarını kullanarak, bir taraftan Sağlık Bakanlığına tahsisli arazileri TOKİ'ye vererek, kamu özel ortaklığı çerçevesinde hastaneler yaparak kavuşacaklarını anlatan Akdağ, sözlerini şöyle sürdürdü:"Depreme karşı Türkiye'deki bütün binaların dayanıklı hale gelmesi
gerekir. Türkiye bu vizyonu 1999 depreminden sonra yakalayabilmiştir. Ondan önceki yıllarda maalesef yapılan binaların önemli bir bölümü depreme karşı dikkatli olunmadan yapılmış binalardır. Bir ülkedeki bütün binaları depreme dayanıklı hale getirmenin bir süreç olduğunu kabullenmek lazım. Bu anlamda Sağlık Bakanlığı olarak biz oldukça öncü bir kuruluşuz. Bundan sonra da hükümetimizin sağlık binaları konusundaki hassasiyeti devam edecektir. İşe bu gözle, bir süreç yönetimi olarak bakmak lazım. 25 bin yeni yatakla sadece depreme karşı dayanıklılık açısından değil, her açıdan güvenliği yüksek ve modern yataklarla vatandaşımızın hizmetine koymuş olduk. Bizim dönemimizde inşaatı başlatılmış çok sayıda bina yapım halindedir. 2014'ün sonuna kadar da 60 bin yeni yatağa kavuşmuş olacağız." "Hastaneleri depreme karşı dayanıklı hale getirmektense yeni hastanelerin yapımı üzerinde durulduğunu anlıyoruz, doğru mu?" sorusuna Akdağ, şu yanıtı verdi: "İşin fizibilitesine ve hangi yöne doğru gidildiğinde daha doğru bir iş yapıldığına bakmak lazım. Bazı binalar için deprem güçlendirmesi yapılabilir ama şöyle düşünün: 1960-70-80 tarihli binalar... Burada güçlendirme yaptığınız zaman
hem istediğiniz hastaneye ulaşamıyorsunuz, yani modern bir hastane yapmak mümkün değil hem de bu güçlendirmelerin maliyeti bazen yeni bir hastanenin maliyetine yaklaşıyor. O zaman bu tip binaları yenilemek çok daha doğru. Biz bu yolu tercih ediyoruz ama yeni bir bina, depremle alakalı olarak bazı ufak tefek sıkıntıları tespit edilmişse bu binalar da güçlendirilerek yeniden hizmete sokulabilir. Genel anlamda eski, modern hastane haline getirilmesi hemen hemen mümkün olmayan binaları güçlendirmek yerine elbette bunların yenilerini yapmayı tercih ediyoruz."
AA