Haliç'teki binalarda derin çatlaklar oluştu!

Haliç kenarındaki Bademlik Örnektepe Mahallesindeki binalarda derin çatlaklar oluştu. 100 daire oturulamaz halde. Mahalleli, bölgedeki inşaatın evlere zarar verdiğini öne sürüyor, yetkililerin ilgisizliğine de isyan ediyor

HALİÇ kıyısındaki Bademlik Örnektepe Mahallesi'nde oturanlar, son günlerde korku içinde yaşıyor, evlerinin başlarına çökmesinden endişe ediyor. Nasıl korkmasınlar?

Mahalledeki binalarda derin çatlaklar oluşuyor, duvarlar, kolonlar birbirinden ayrılıyor. Sanki binalara dokunsan yerle bir olacakmış gibi... Hem de öyle birkaç evde falan değil, yaklaşık 100 dairede büyük hasar var. Peki binalar neden çatlıyor? Semt sakinlerinin iddiası çarpıcı...
Mahalledeki otel inşaatının binalara zarar verdiğini öne sürüyorlar. Bir ay önce başlayan çalışmalarla birlikte apartmanların zarar gördüğünü, hafriyat kazıları nedeniyle binaların kaydığını söylüyorlar.
En çok da yetkililerin bu vahim tabloya duyarsız kalmasına üzülüyorlar. Kimsenin kendilerine sahip çıkmamasına, olayın araştırılmamasma, kaderleriyle baş başa bırakılmalarına doğal olarak isyan ediyorlar.
Koca bir mahallenin göz göre göre yıkılmaması için çırpınıp duruyorlar, kapı kapı dolaşıyorlar ama bu çabalar para etmiyor. Ne inşaatı yürüten firmaya, ne de Beyoğlu Belediyesi'ne yapılan başvurulardan sonuç çıkıyor.

HİÇBİR GELİŞME YOK
Israrlı müracaatlar karşışmda belediye yetkililerinin tek yaptığı şey, bölgeye gelip inceleme yapmak oluyor, fakat herhangi bir gelişme sağlanamıyor. İmkânı olan, evini barkını bırakıp bölgeyi terk ediyor, imkânı olmayan ise çaresiz, çöktü çökecek binalarda yaşamaya devam ediyor. Ajans Habertürk muhabiri Müslim Sarıyar'ın çektiği fotoğraflar, mahallenin nasıl bir tehdit altında olduğunu açıkça ortaya koyuyor. Dairelerin duvarlarında, kirişlerinde öyle çatlaklar var ki insan fotoğraflara bakınca bile dehşete kapılıyor, bir de böylesine hasarlı bir binada yaşamak zorunda kaldığınızı düşünün... Ne kadar ürkütücü değil mi?

DEPREMDE BİLE BÖYLE OLMAMIŞTI
Gelin, kimselerden destek göremeyen, dertlerine derman bulamayan mahalle sakinlerine kulak verelim. Bakalım arkadaşımız Müslim Sarıyar'a neler neler anlatmışlar... ilk olarak 46 yıldır yaşadığı evde büyük hasar oluşan Hüseyin Yavuz Aslan'ı dinleyelim...
 
"1999 yılındaki Marmara depreminde bile evimizde tek bir çatlak olmamıştı. Şimdi evlerimiz oturulamaz halde. Her an yıkılma tehlikesi olduğundan mecburen dairemizi boşaltıp başka yerlere taşınacağız, inşaatı yürüten firma da herhangi bir çözüm yolu bulmuyor, elimiz kolumuz bağlı oturuyoruz."
Bir başka mahalle sakini, Fadime Koca ise şöyle feryat ediyor... "36 yıldır bu mahallede oturuyorum. O kadar deprem gördük, binalarda hiç bu kadar hasar olmamıştı. Evlerde tek bir çatlak bile oluşmamıştı.
Bir ay önce inşaatın başlamasıyla birlikte evlerimiz kaymaya başladı ve çatlaklar meydana geldi. 3 gün önce benim evim de boydan boya yarıldı. Ne yapacağımızı bilemiyoruz, şaşkınız. Yetkililer nerede?"

"BİNALAR YERLE BİR OLACAK"
3 katlı evi zarar gördüğü için taşınmak zorunda kalan Ufuk Kutsal adlı vatandaş ise, isyanını şu sözlerle ifade etti: "Binalar her geçen gün biraz daha kayıyor, bu gidişle yakında yerle bir olacaklar. Uzun yıllardır oturduğumuz evlerimizi bırakıp gitmek zorundayız. Bizim halimiz ne olacak?"
Yetkililerin ilgisizliğine, duyarsızlığına haykıran mahalle sakinlerinden biri de, Sıdıka Güçlü... "Evimdeki çatlaklar her geçen gün büyüyor. Öyle ki, artık çatlaklardan yandaki dairenin içi görünür oldu. Bu nedenle çatlakları koli bandıyla kapattım. Çünkü elimden başka bir şey gelmiyor. Yetkililer bir an önce önlem almalı. Yoksa felaket kapımızda."

YA BAŞLARINA ÇÖKERSE!
Evet... Tüm birikimleriyle aldıkları evleri hasar gören mahalleli, öfkesini, isyanını işte böyle dile getiriyor. Ne acıdır ki, ellerinden isyan etmekten başka bir şey de gelmiyor.
Bir aydır, binaların teker teker çatlamasına rağmen yetkililerin hiçbir şey yapmaması, en küçük bir adım dahi atmaması, kayda değer bir inceleme yapmaması, sorunun nedenini doğru düzgün araştırmaması, en önemlisi de vatandaşa bir çözüm yolu göstermemesi, gerçekten çok düşündürücü...
Peki bu derin çatlakları olan binalar milletin başına yıkılırsa ki, apartmanların ayakta zor durduğu aşikâr, o zaman ne olacak? Bu facianın hesabını kim, nasıl verecek? Yetkililer bu sorulara yanıt verir mi dersiniz?

Maddi imkanı olmayan ne yapsın?

Görüyorsunuz işte evlerin halini... Kimi dairelerin zemin döşemeleri boydan boydan boya yarılmış, kiminin duvarında çatlaklar meydana gelmiş, kiminin tavanı ayrılmış. Beton parçaları öbel öbek dökülüyor.Çatlaklar öylesine büyük ki, dairelerin içleri bile görünüyor.Bu nedenle de çatlaklar boya yoluyla kapatılmaya çalışıyor. maddi imkanı olanlar hemen evlerini terk ediyorlar. Fakat taşınacak gücü olmayanlar, mecburen çatlaklar içindeki evlerde yaşamak zorunda kalıyor. Şehrin göbeğindeki bu hayati problemin kimsenin dikkatini çekmemesi ise çok ilginç...
Habertürk