26 / 11 / 2024

Hüseyin Keşanlı Asansör Meslek Lisesi açacak!

Hüseyin Keşanlı Asansör Meslek Lisesi açacak!

Hüseyin Keşanlı, Türkiye'de ilk defa bir asansör meslek lisesi yaptıracak




Asansörün lüks olduğu ve hatta 2 asansörle 1 ev alınabildiği dönemlerde Gümülcine'den Bursa'ya gelerek tek tük olan asansörlere malzeme üretmeye başlayan Has Asansör, zamanla sayılı üreticiler arasında girdi. 32 metrekarelik bir atölyede kauçuk üreterek başlayan maceranın bugün ayda 4 bin asansör kapısı üretimine ulaştığını söyleyen Has Asansör Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Keşanlı “17 Ağustos depremi olunca inşaat bitti, piyasalar durdu. Çıkış yolu arıyorduk ve yurtdışına yöneldik. Bugün Brezilya'dan Malezya'ya 35 ülkeye asansör veriyoruz. İnsanların tek tük asansörler için gereken kauçuğu otomotivcilerden temin ettiği bir dönemde girdiğimiz pazarda bugün 25 ülkeye asansör, 35 ülkeye asansör kapısı gibi pek çok ürün satıyoruz” dedi. • Asansör kültürü olmadığı bir dönemde Türkiye'nin ilk asansör işiyle uğraşan şirketlerindensiniz. Önce hikayenizi anlatır mısınız?

30 yıllık bir aile şirketiyiz. Başlangıç noktamız kauçuk ve plastik malzeme üretimiydi. Zaman içinde metal boyutuna geçtik, derken asansör kabini, asansör kapısı, ardınan komple asansör geldi. Babamlar iki ortak başlamışlar. 32 metrekarelik bir atölyede başladık. Yunanistan Gümülcine'den Türkiye'ye göç etmişler, Bursa'ya gelmişler. Otomotiv tekstil ağırlıklı sektörlere çalışıyorlarmış. Bunun dışında kauçuk da karar veriyorlar. Kauçuk işinde daha iyi pazar olduğunu düşünerek bu işe giriyorlar. İhracata başlıyorlar. Daha sonra 6 bin metrekarelik binamıza taşındık ve asansör kapıları üretimi geldi.

• Eskiden asansör lükstü, öyle her binada yoktu.

Bizim asansör işine girmemiz aslında 80'li yıllara dayanıyor. O zamanlar asansör gerçekten çok lüks kabul ediliyor. İki asansör satılarak bir daire alınırmış. Rekabetin olmadığı dönemler... Biz kauçuk işinde tektik. Şimdi ayda 4 binin üzerinde asansör kapısı üretiyoruz. Bu en büyük rakam. Baktığımızda pazarda çok asansör işi yapan var. Yabancı firmalar da var. Ciddi projeleri onlar alıyor genelde, yabancı imajı avantaj sağlıyor onlara.

• Kriz sizi etkiledi mi, yönünüzü değiştirdiniz mi?

Kriz başladığında çalışan sayımız 75 kişiydi. Şu anda 90 kişi çalıştırıyoruz. Kriz bizi çok etkilemedi.

• İhracata yönelik neler yapıyorsunuz peki?

17 Ağustos depremiyle birlikte inşaatlar durunca bizim işler de krize girdi. Piyasa durdu. Bu da bizi başka çıkış yolları aramaya itti.

İhracata yöneldik. Şu anda Brezilya'dan Malezya'ya kadar 35 ülkeye ihracat yapar hale geldik. Siparişle, özel kabin üretimi yapıyoruz. Üretimin yüzde 55'ini ihraç ediyoruz. Satışların yüzde 60'ını Ortadoğu'ya. İhracat ciromuz 15 milyon dolar civarında. Yılda 600 asansör satıyoruz ortalama. Bundan sonraki yönümüz yine yurtdışına yönelik olacak. Yurtdışında yayılmak, organize olmak istiyoruz. Bir ortak almak şeklinde bir çalışmamız olabilir. Dışarıda bir ortaklık kurabiliriz, satın alma yapabiliriz. Buna da öncelikle çevremiz, hatta Balkan ülkeleriyle başlayabiliriz, çünkü onlar bize daha yakın.

• Yeni pazarlar var mı hedefinizde?

Biz Ortadoğu'da çok etkiniz. Ancak Afrika'da biraz zayıf olduğumuzu düşünüyoruz. Bu nedenle de o bölgelere kaymayı istiyoruz. Özellikle üyesi olduğumuz Türkiye İşadamları ve Sanayiciler Konfederasyonu (TUSKON), yeteri kadar etkin olmadığımız Afrika'ya doğru bir yönlendirme yaptı. Orada görüşmelerimiz sürüyor, bundan sonraki adımda birebir görüşmelere başlayacağız. Afrika'ya ağırlık vereceğiz. Bu daha çok pazarlama şeklinde olacak. İlk etapta o coğrafyada üretim yapmayı düşünmüyoruz.

• Türkiye'nin gündemini meşgul eden pek çok konu var... Demokratik açılım, grip aşısı. Siz ne düşünüyorsunuz?

Evet... Demokratik açılımdan tutun da aşıya kadar her konuda çok yoğun bir bilgi kirliliği yaşanıyor bence. Televizyon ve gazeteleri takip etmemek mi lazım diye düşünüyorum bazen. İnsanlar demokratik açılım konusunda fikirlerini sokakta tartışabilir ancak aşıyı tartışmayı anlamıyorum. Bu bilimsel bir konu. Olunması gerekiyorsa olunur, gerekmiyorsa olunmaz. Herkes her şeyi söylüyor, insanlar ne yapacağını bilmez halde. İşin içinden çıkamayınca en sonunda çocuğuma sordum o da aşı yaptırmak istemediğini söyledi ve yaptırmadım. Her konu kamuoyunun gözüönünde tartışılmamalı bence.

• Biraz da kendinizi anlatır mısınız? Nasıl bir çocuktunuz mesela?

Benim çocukluğum iş yerinde geçti. Onu bunu taşıdım, hamallık yaptım, orayı buralı sildim. Yaz tatillerim hep böyleydi. Başta oyun gibi başladı belki ama zaman içinde bir de baktım işi öğrenmişim. Sadece kendi işimizde değil ortaokuldan itibaren üniversiteye kadar tüm yaz tatillerinde çalıştım. Bu benim gelişimimde çok katkı sağladı, plastik, elektrik atölyelerinde, oto tamircisinde çalıştım. 

ABD, Irak'ı vurdukça biz asansör sattık

ABD'nin Irak'ı işgal etmesiyle birlikte biz de Irak'a girdik, ihracata başladık. Hiç beklemediğimiz bir pazardı, Bağdat'ın bombalanmaya başladığı zamanda oraya mal satıyorduk. Özellikle kamu binalarının bombalanmasıyla bozulan asansörleri yeniledik. O dönemde sürekli sipariş aldık. 

Uludağ'a piknik için çıkarım

İş dışında kalan zamanlarda Kestel Spor da yöneticilik yapıyorum ve maçları takip etmeye çalışıyorum. Ama bir yandan da Fenerbahçe'yi tutuyorum. Sıkı bir takipçi değilim ama. Genelde Bursalı olduğum için kayak yaptığım düşünülür ama yapmıyorum. Uludağ'a piknik yapmak için çıkıyorum, dağı o haliyle daha çok seviyorum. Pazar günü izin yapıyorum ailemle zaman geçiriyorum. Bir de seramız var. Orada vakit geçiriyorum. Domatesleri suluyorum, yaprakları temizliyorum. Toprakla uğraşmak stresimi alıyor.

Türkiye'nin ilk ‘asansör meslek lisesi'ni yapıyor

Hüseyin Keşanlı, sosyal sorumluluk örneği olarak bugünlerde bir de okul yaptırıyor. Türkiye'de ilk defa bir asansör meslek lisesini hayata geçirecek olan Keşanlı “2008'de başladığımız inşaat bitmek üzere, önümüzdeki yıl eğitime yetiştiriyoruz. 2 milyon liraya mal olan bu okul Türkiye'de ilk olacak. Okulda sektöre eleman yetiştireceğiz. Hem asansörün üretim tarafına kalfiye eleman, hem de montaj için ara elemanların yetiştirilmesi bu okuldan gerçekleştirilecek” dedi.
Fulya ERDEM/Star


Geri Dön