İETT arazisi partiler arasında polemik konusu oldu!

CHP  Ankara  Milletvekili Günaydın, TBMMde düzenlediği basın toplantısında, El Maktuma satılan İETT arazisine ilişkin yasal süreci anlattı. Günaydın, İstanbul Büyükşehir Belediyesinden konunun gündeme gelmesi üzerine açıklama yaptığını belirterek, şunları söyledi:

"O açıklamada İstanbul Büyükşehir Belediyesi özetle şunu söylemektedir: Evet, satış 2007de yapıldı. Ancak satışın sözkonusu edildiği araziyi etkileyen 1/5000lik planın iptali için süren davalar vardır. Bu davalar sonucunda plan iptal edilmiştir ve yeni plan yapılmıştır. Bu tarihten sonra 26 Ekim 2011 tarihinde ilgili firmaya ihtar çekilerek 4 yıldan fazla süre geçtikten sonra satış bedeli olarak KDV dahil 1 milyar 156 milyon liranın yatırılması istenmiştir. Belirtilen tarihte yatırılmaması üzerine 31 Ekim  2011 tarihinde 34 milyon 534 bin 147 TL teminat nakde çevrilerek belediye bütçesine irad kaydedilmiştir. 4,5 yıl sonra yapılan bir uygulamayı İstanbul Büyükşehir Belediyesi yalanlama aracı olarak kullanabilmektedir. Yasa uyarınca ihale bedeli 15 gün içinde ödenmeliydi. Bu bir görevi kötüye kullanmaktır."

"İHALEYE GİREN FİRMA 'SEN BANA TEMİNAT VER' DİYOR"

İETT arazisinin 6 kez ihaleye çıkıldıktan sonra satılabildiğine işaret eden Günaydın, ihalenin ardından El Maktuma ait SDİG A.Ş. firmasının belediyeye gönderdiği mektubu okudu.

Günaydın,"İETT ihalesine girebilmek için teminat veren firma aksine sen bana teminat verirsen ihale bedelini yatırır, yükümlülüklerimi yerine getiririm diyor" dedi.

İhale öncesinde arazi ile ilgili açılmış davalar hakkında firmanın bilgilendirilmediğini ve yürüyen 3 dava bulunduğunu ifade eden Günaydın, kamu zararı doğması nedeniyle de İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, 2 genel sekreter, 1 genel sekreter yardımcısı ve 2 daire başkanı hakkında görevi kötüye kullanma iddiasıyla suç duyurusunda bulunduklarını belirtti.

Daha sonra yaşanan yasal süreç hakkında bilgi veren Günaydın, "30 Mayıs 2007 tarihinden başlayarak 4 yılı aşkın süredir teminatı irad kaydetme işlemi yapmamış olan İstanbul Büyükşehir Belediyesinin 31 Ekim 2011 tarihinde irad kaydetme işlemine başvurmasının nedenini açıklayacak hiçbir yeni hukuki durum söz konusu değildir" ifadesini kullandı.

Devlet İhale Kanununun ilgili maddesini hatırlatan Günaydın, "Kadir Topbaş kendine göre gerekçeler uydurmak ve daha sonra teminatı irad kaydetmek lüksüne sahip değildir. Belediyeyi zarara uğratan Kadir Topbaş hakkında savcılar değiştirilerek verilen en son 17 Kasım 2011 tarihli Kovuşturmaya yer olmadığına ilişkin karara, süresi içinde itiraz edilecektir" dedi.

Günaydın bir soru üzerine "Satış bedelini ödemeyen firma için yapılması gereken şey, geçici teminat ve müşteriye ait tüm bedellerin ödenmesini talep etmektir. Talep edilmeyen kısım budur. 4,5 yıl sonra talep edilmiştir. Gecikme zararı vardır. Eğer siz bu ihaleyi iptal etseydiniz, süreç içerisinde daha yüksek bir bedelle satma olanağına da sahip olabilirdiniz. Yani kazanılabilecek kardan da kayıp vardır. Bunlar da kamunun zarara uğratılmasının gerekçeleridir. Mahrum olunan kardır" yanıtını verdi.

AA