İki Türk mimar, New Yorkluları kurtaracak bir proje hazırladı!
İki genç Türk mimar, sular altında kalması durumunda New Yorkluları kurtaracak bir proje hazırladı. 2.5 milyon insan, 70 metre yükseklikte kübik evlerde yaşayacak. Proje o kadar beğenildi ki, Populer Science"ın ekim sayısına kapak oldu.
YIL 2080. Bilim insanlarının öngördüğü gibi deniz yükseliyor ve New York tıpkı The Day After Tomorrow" filminde olduğu gibi sular altında kalıyor. Bu öngörülerek üretilen projeler arasında iki genç Türk mimarın eseri City(E)Scape (şehirden Kaçış) hemen dikkat çekti.
Sinan Günay 1986 doğumlu ve İTÜ mezunu genç bir mimar. Günay ile aynı yaşta olan Mustafa Bulgur da İTÜ mezunu. Mustafa Bulgur da İTÜ mezunuEkim sayısında bu iki genç mimarın New York"u kurtarma projesine kapağında yer vermesi, son derece önemli. Günay, Bizimkisi iddialı ve spekülatif bir projeydi. Bir tür bilimkurgu gibi. Dolayısıyla, Populer Science gibi bir derginin bizim projeyi kapağına taşıyacağını ummuyorduk dedi.
Gökyüzünde 600 bin ev
Günay-Bulgur ikilisinin projesi, New York"ta gökyüzüne yerleştirilecek 600 bin prefabrik ev öngörüyor. Amaç, 2.5 milyon insanın her türlü ihtiyacını karşılayarak yaşayabilmesi. Konu ile ilgili görüşlerini aldığımız Günay ve Bulgur, şunları söyledi: Söz gelişi, 2080"de sıcaklık çok artacağı için ısıyı enerjiye dönüştürecek sistemler öngördük. Su ihtiyacı da denizden karşılanacak. Evler bir anlamda sığınak olacak. Zaten gelecekte New Yorkluların minimum hacimlerde yaşamak zorunda kalmaları büyük olasılık. Bu nedenle bütün birimleri kendine yetecek şekilde tasarladık. Fazla su ve elektriği de paylaşacaklar.
İstanbul için proje
İki mimara, İstanbul"da da deprem ve depremle birlikte tsunami beklendiğini hatırlatıp bu duruma ilişkin projeler hazırlayıp hazırlamadıklarını sorduk. Karaköy için hazırladıkları dönüşüm projesini işaret ettikten sonra, İstanbul için farklı bir model üzerinde çalışıyoruz müjdesini verdiler.
Her ünitede tarım modülü
75 metrekarelik evler çok hafif titanyum levhalardan yapılacak, yine çok hafif karbon nanotüplerle ve güçlü elektro mıknatıslarla birbirine tutturulacak. Her ünitenin kendine ait tarım modülü" olacak. Bu modüllerde sebze ve meyve yetiştirilecek. Bir su tankı 20 bin litre içme suyu taşıyabilecek. Tankın içindeki mekanizma, denizden çekeceği suyu tuzundan arındırarak içme suyu haline getirecek. Kablolara asılı evler, bütün ihtiyaçlarını kendileri karşılayabilecek donanıma sahip olacak.
Hürriyet/Sefa Kaplan