22 / 11 / 2024
fuzul

İnşaat mühendisleri sektörün geleceğinden umutsuz!

İnşaat mühendisleri sektörün geleceğinden umutsuz!

İMO Genel Başkanı Serdar Harp, inşaat sektöründe yüzde 20'lere varan daralmanın net bir şekilde görüldüğünü bildirdi




İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Genel Başkanı Serdar Harp, inşaat sektöründe yüzde 20'lere varan daralmanın net bir şekilde görüldüğünü bildirerek, "Kriz öncesine belki hiç dönemeyeceğiz" dedi.

Harp, AA muhabirine yaptığı açıklamada, küresel ekonomik kriz nedeniyle kamu yatırımları ve talepteki düşüşün inşaat sektörünün daralmasına neden olduğunu belirtti.

İnşaat sektörünü kamu yatırımları ve konuta yönelik özel yatırımların canlı tuttuğunu kaydeden Harp, "Sektör ekonomik açıdan çok kötü. Kamu yatırımlarına ayrılan kaynak ve yatırımlar ciddi düzeyde düştü. Konut sektöründe ekonomik koşullar nedeniyle insanların alım gücü ve talepleri ortadan kalkınca büyük bir daralma oldu. Yap sat şeklindeki yapılar, daha önce yapılmış ve elde kalan yapılar" diye konuştu.

Toplu Konut İdaresi (TOKİ) aracılığıyla yaptırdığı konutların inşaat sektörünü sıkıntıya soktuğunu savunan Harp, özel sektörün TOKİ'nin yaptığı konutlarla rekabet edebilmesinin serbest piyasa koşullarında mümkün olamayacağını kaydetti.

TOKİ'nin yaptığı konutların denetlenemedikleri ve haksız rekabete neden oldukları için özel sektör açısından olumsuzluk yarattığına dikkati çeken Harp, şöyle konuştu:

"Devlet bütün sektörlerden çekilirken inşaat sektöründe yapımcı olarak ortaya çıktı ve bütün piyasayı denetler hale geldi. Binlerce konut üretiliyor. Konutların niteliği ve kalitesi belli değil. Kontların projesi ve imalatı hiçbir
şekilde denetlenemiyor. Kalitesiz imalat yapılıyor. Yüzde 20'ye yakını sosyal konut niteliğinde. Sosyal konutların dışındakiler ise özellikle yatırıma dönük, lüks konut niteliğinde üretiliyor. Piyasada küçük ve orta çaplı işletmelerimiz rekabet edebilecek durumda değil. Bedava ya da ucuz arsanın üzerine bina kondurup daha sonra rekabet edebilmeniz, piyasa koşullarında mümkün değil. İnşaat sektörü devlet eliyle üzerine basılmış ve sindirilmiş durumda."

"2010 YILINDAN UMUTLU DEĞİLİM"
Tekstil ve inşaat sektörünün vasıfsız işçilere istihdam yaratmaları açısından ülke ekonomisinde önemli bir yeri olduğuna işaret eden Harp, "Krizin ve istihdamın düşmesinin ekonomiye büyük etkisi var. Ekonomideki talebi azaltıyor. Para kazanmayan harcayamaz. Harcayamayınca da ekonomiye katkısı olmaz. Ekonomik sistem arz ve talebe dayalıdır. Talep yaratamıyorsanız arz da olmaz. Ondan sonra yüzde 40'lara düşen kapasitelerle işletmeler çalışmaya başlar" diye konuştu.

Geçen yıl inşaat sektöründe yüzde 13'lük daralmadan söz edildiğini hatırlatan Harp, şunları söyledi:

"Veriler elimizde olmadığı için çok fazla şey söylemek mümkün değil ama sektörel bazda yüzde 20'lere varan daralma net şekilde görülüyor. Bunun üzerinde daralma nereye kadar çıkar onu bilemiyorum. 2010 yılından umutlu değilim. Krizin nasıl gelişeceğine bakmak lazım. Küresel kriz sisteme yönelik bir kriz. Sistemdeki sorunu çözemedikleri sürece, arz ve talep dengesini oluşturarak talep yaratılabilmesi mümkün değil. Herkesin gelecek 10 yılı ipotek altına girmiş. İnsanlar aldığı ücretlerin büyük bölümünü kredi borçlarına veriyor. Bir de istihdam düştü, işsizlik arttı. Nasıl talep yaratacaksınız? Üretime dayalı para arzı yapmanız gerekir, hani nerede? Bunun göstergeleri yok. Halen daralmadan ve kemer sıkmadan bahsediyoruz. Bu sadece Türkiye için değil, dünya için böyle. Kriz öncesine belki hiç dönemeyeceğiz ama 2014 yılından önce hiç dönemeyeceğiz."
AA


Geri Dön