İnşaat sektöründe ara eleman ihtiyacı!

İstinye Üniversitesi, gayrimenkul ve inşaat sektörüne yönelik MBA programı başlattı. 'Eğitim iş birliği Protokolü' İstanbul İnşaatçılar Derneği ve Uluslararası Proje Yönetimi Enstitüsü arasında imzalandı.

GYODER ve İNDER'den destek 

Haber Gazetesi'nde yer alan habere göre, öğrenci almaya başlayacak ve sınırlı kontenjana sahip olan Gayrimenkulde MBA Programı, Türkiye ve dünya gayrimenkul piyasasının içinde bulunduğu güncel durumu inceleyecek. Program Gayrimenkul ve Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı Derneği (GYODER), İstanbul İnşaatçılar Derneği (İNDER) ve Uluslararası Proje Yönetimi Enstitüsü (UPYE)’nin destekleriyle hayata geçirildi. 

''Gayrimenkul sektörü ülkemizin lokomotifi''

Gayrimenkul sektöründe kriz, küresel durum gibi etkenlerden dolayı bir türbülans olduğuna ve bu türbülansı Gayrimenkul'de MBA Programı ile giderebileceklerini kaydeden İSÜ Rektörü Prof. Dr. Melih Bulu, sektörün Türkiye için çok değerli olduğunu ifade etti. Bulu, "Gayrimenkul sektörü 40'ın üzerinde  sektörü tetikliyor, inanılmaz iş gücü piyasasına desteği var ve ülkemizin lokomotifi. Bu yüzden buradaki bilgi birikiminin toplanması ve onun bu işi yapacak insanlara aktarılması çok önemli. Yeni Türkiye'ye kendi alanında önemli bir boşluk kapatacak bir program sunuyoruz" diye konuştu. 

''Mükemmeliyet merkezi olmak istiyoruz''

Programın finans ağırlık olduğunu ve yapılan binaların satılamayışının finansal modellerin öngörülemediğinden kaynaklandığının altını çizen Prof. Dr. Bulu, olaylara çok büyük çerçeveden bakılmasın önemini anlattı. İşin satışı, pazarlaması ve finansmanının o işi yapmak kadar değerli olduğunu kaydeden Bulu, "Biz gayrimenkul alanında mükemmeliyet merkezi olmak istiyoruz. Bu program da bunun ilk adımı. Bunu daha sonra başka adımlarla geliştireceğiz. Bu bizim üniversite olarak gördüğümüz bir alan ve bunu doldurmak istiyoruz. Gayrimenkul sektörü de üniversite tarafında bir akademik oyuncu kazanıyor. Sektörün iş birliğine çok açığız" açıklamasında bulundu. 

''Esas ihitiyaç ara eleman''

Üniversite ile iş birliğinden büyük mutluluk duyduğunu söyleyen  İstanbul İnşaatçılar Derneği Başkanı Nazmi Durbakayım, sektörün asıl ihtiyacının ara eleman olduğunu belirtti. Durbakayım, "Bu durum yıllardır böyle gidiyor. Esas ihtiyacımız ara eleman. Çünkü bir işin teorisi bilinebilir, orada ne yapılması gerektiği bellidir ancak bunu uygulayacak olan teknisyenlerin de yetişmesi gereklidir. Bu durum da önümüzdeki planlar içinde var, üniversitelerle, teknik okullarla belli çalışmayla büyük firmalarla da ara elemanların yetişmesine ehemmiyet vereceğiz" şeklinde konuştu.

''5 milyon riskli yapı yükü''

Süratli yapılarının denetimlerinin sağlıklı olmadığını söyleyen Durbakayım, "Önümüzde 5 milyon civarında riskli yapı yükü var. Bunun planlarla hangi bölgelerde, hangi inşaatlar yapılacak bunu devlet denetleyecek ve herkes her yapıyı yapamayacak.Finansman ve deneyim olarak belli kriterler aranacak. Bu durum çok gecikmiş bir iyileşme ama bugün dahi bunun yapılması ülkemiz için çok büyük bir kazanç. Barınma insanlar için temel ihtiyaç bu sistemin daha iyi raylara oturmasını temin edeceğiz" dedi.

Gayrimenkulde MBA programını teori ve pratiği birleştirecek şekilde kurguladıklarını söyleyen Levent Sümer," Sektörden akademik geçmişi ve ciddi tecrübesi olan hocaların kesişimiyle beraber teori ve pratiği birleştirecek şekilde kurguladık. Benzerlerinden farkı, finansal alana ağırlık vermemiz oldu" diye konuştu.

Sümer, sözlerine şu şekilde son verdi: "Program toplam 10 dersten oluşuyor. Ancak bu dersleri de alt modüllere ayırdık. Böylece öğrenciler modüllerin hepsini alarak seçmeli derslerin hepsine erişim sağlamış olacak. Gayrimenkul Ekonomisi, Gayrimenkul Değerlendirme Süreçleri, Uluslararası Gayrimenkul Proje Geliştirme Süreçleri, Stratejik Planlama gibi dersler olacak. Bu program hayata geçerek sektördeki ciddi beklentiyi karşılayacak. Özellikle en temel problem olan gayrimenkul finansmanına stokta olan konutların eritilmesine, boşluk oranları artmakta olan alışveriş merkezi ve ofislerdeki doluluk oranlarını artırabilmeyi ve yeni nesil gelişme trendlerinin nasıl olması gerektiğine yönelik bu program ciddi bir bakış açısı ve çerçeve çizecek."