İş Bankası en az 50 yeni şube açacak
Türkiye İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı Kayhan Söyler, 2009 yılı sonuna kadar 50-60 şube daha açmayı planlandıklarını söyledi
Kayhan Söyler, yaptığı açıklamada, Türkiye'nin en büyük özel bankası olduklarını ve 21 bin kişiyi istihdam ettiklerini kaydetti.
Sakarya'da 10 şubelerinin bulunduğunu ve önümüzdeki günlerde de 2 şube daha açacaklarını ifade eden Söyler, şunları söyledi:
''Ülke genelinde, 2009 yılı sonuna kadar 50-60 şube daha açmayı planlıyoruz. Ekonomik kriz nedeniyle yatırımları durdurmadık. 84 yıldır Türkiye için varız. 2007 yılında 928 şubemiz vardı. 2008'de 100 şube açınca, şube sayımız 1028'e ulaştı. 2009'da krize rağmen, çalışmalarımızı dondurmadık. Şu anda şube sayımız 1040'ı geçtik. Bu kriz biteceği ve ülkemiz devamlı büyüyeceği için, biz de bu büyümenin içinde olmak istediğimizden dolayı, çalışmalarımıza devam ediyoruz. Hiçbir zaman tasarrufa yönelmedik ve yönelmeyeceğiz.''
''İNSANLARA HAK ETTİKLERİ ORANINDA KREDİ VERİLMELİ"
Dünyadaki ekonomik durgunluğun devam etmesine rağmen, Türkiye'deki bankalarda likidite açısından bir problemin olmadığını kaydeden Söyler, ''Onun içindir ki, kredi musluklarında da herhangi bir kısılma yok. Fakat niye kredi azaldı derseniz bunun nedeni, bu bankaların çekincesinden değil, iş hacmi azaldığı için azaldı. Türkiye'de kredi pazarı da azaldı desek yanlış olmaz'' diye konuştu.
İş Bankasının ülkenin ticari kredilerdeki payının yüzde 20 civarında olduğunu dile getiren Söyler, sözlerine şöyle devam etti:
''İnsanlara ihtiyaçları oranında değil, hak ettikleri oranında kredi verilmeli. Biz bunu yapmaya çalışıyoruz. Krediyi sektörüne, segmendine ve iş yaratma kapasitesine göre, o firmanın geri ödeyebileceği güce göre veriyoruz. Bu hem kendi verdiğimiz paraların sağlıklı bir şekilde geri dönmesi ve bir de o krediyi alan kişinin veya kuruluşun krediyi öderken bir sıkıntıya düşmemesi için önemli. Zamanı geldiğinde müşteriye 'sana bu kadar kredi verilmeli, fazlası sakıncalı' denmeli. Yoksa bankacılık körü körüne mal varlığı çok iyidir diye o mal varlıklarına güvenip sonuna kadar kredi vermek değil, geri dönebilecek krediyi vermek gerekiyor.''
Kredi kartı ve kredi verirken, dikkatli davrandıklarını belirten Söyler, ''İş Bankası bugüne kadar kredi kartı verirken, bile sokaklara çıkıp kimsenin boğazına basmadı. Daha biraz geride durduk. İş Bankası mümkün olduğunca yüz yüze temasla, ödeyebilecek gücü varsa vermiştir'' dedi.
''2010 YILI İÇİN İYİ SİNYALLER VAR''
Ekonomistlerin ekonomik kriz nedeniyle 2009'un kaybedilmiş yıl olduğunu söylediklerini bildiren Söyler, sözlerini şöyle tamamladı:
''Bu yılı öyle ya da böyle küçülmeden, bir önceki yılı aratmayacak şekilde devam ettirmekte herkes için yarar var. Ama 2010 yılı için iyi sinyaller var. 2010 yılında 2009'un yaralarını saracağımıza, trendin biraz yukarı doğru gideceği anlaşılıyor. Dünyada bir de güven krizi yaşanıyor. Ülkeler, kurumlar birbirine güvenmiyor. Bu da iş akışını engelliyor. Bütün firmalar bilançolarını, raporlarını tekrar düzenliyorlar. Dünyanın büyük bankalarını yöneten kişilerin, bankaları ne kadar iyi yönettiklerine dair sorgulamalar yapılıyor.
Bu dönemde geçecek ve dünyada bir düzeltme yaşanacak. Türkiye büyük krizler atlattı. Bereket versin ki, bankacılığın yaşadığı rehabilitasyon çalışmalarının bugün ne kadar önemli olduğunu anladık. Krizi diğer ülkelerden daha az hissetmemizin nedeni, yapılan bu rehabilitasyondur.''