İsrail evlerini yıktığı Filistinlileri sığındıkları mağaralarda da rahatsız ediyor!

Filistinli genç kadın Esma Muhammed Nevaca ve onun gibi yaklaşık 250 Filistinli, evlerinin yıkılması sebebiyle sığındıkları mağaralar ve teneke evlerde dahi İsrail tehdidi altında yaşamlarını sürüyor. 

Nevaca evlenerek El Halil kentinin güneyinde, ilkel imkanları bulunan bir köye yerleşti. Anadolu Ajansı'nda yer alan habere göre; Nevaca'nın, evlerin çoğu İsrail tarafından yıkılma tehdidi karşı karşıya olan köyde, elindeki sopayla bunu engellemeye çalıştığı fotoğraflar sosyal medyada yayınlanmıştı.

Konu hakkında AA muhabirine açıklamalarda bulunan Nevaca, "Hiçbir uyarıda bulunmadan çıkageldiler ve evi yıkmak istediler. Ben de içerideki eşyaları da kullanılamaz hale getirmesinler diye gelip çadırın önünde durdum" diye konuştu.

"Evde hiç birşey yok. Tek isteğim düzgün bir evim olması ve burada sorunsuzca yaşamak" diyen Navaca, şunları kaydetti: 

"Amcamın evine geldik onlarda büyük bir aile ve biz daha geniş bir yere ihtiyaç duyduk bu yüzden ev yapmak istedik. Ancak inşaat malzemelerine el koydular. Çinkoları da aldılar. Hiç bir şeyimiz kalmadı oğlum ile ben güneşin altında oturuyoruz."

- İsrail Susiya'da inşaata izin vermiyor

İsrail işgali, 1983'te köy arazileri üzerinde inşa edilen aynı adı taşıyan yerleşim yerinin bitişiğindeki Susiya köyünde inşaat faaliyetlerine izin vermiyor. Susiya'daki yaklaşık 250 Filistinli mağaralarda ve ilkel teneke evlerde yaşamlarını sürdürüyor. Bu evler ile okul olarak kullanılan konteyner yıkılma tehlikesi ile karşı karşıya.

Nevaca, kayınpederinin 70 metrekarelik çadırdan bozma evinde başka ailelerle yaşamlarını sürdürüyor. Kocası Mahmud Navaca ile yeni evine taşınmayı umut ediyordu. Fakat işgal, onlardan önce gelip inşaat ekipmanlarına el koydu.

Esma'nın kayınpederi Halid Navaca, AA muhabirine yaptığı açıklamada, beş çocuğunun üniversite okuduğunu, evlendiğini ve çocuk sahibi olduğunu fakat onlarla yaşadığını, hayatlarının sıkıntı ve utanç içinde sürdüğünü dile getirdi. 

Halid Nevaca da oğlu Mahmud'un ayrı bir eve taşınmak istemesiyle İsrail'in inşaatı durdurmaya zorladığını ve inşaat malzemelerine el koyduğunu belirtti. 

- İsrail sınıf olarak kullanılan konteynere dahi el koydu

Köy öğretmeni Hıdır Nevaca, birkaç gün önce, İsrail güçlerinin, yeni ihtarname dağıttığını, ihtarnamede sınıf olarak kullanılan bir konteyner ile inşaat malzemeleri el konulduğunu ilan ettiğini belirtti.

Hıdır Nevaca, "Köy sakinlerinin yıllardır yapabildiği tek şey işgal güçlerine giderek ihtarnamelerin iptal edilemesini istemek" diye konuştu.

Köyünün iptidai şartlarını, köy topraklarına inşa edilmiş, her türlü rahatlık ile konfor sağlanmış olan Yahudi yerleşimiyle karşılaştıran Hıdır Nevaca, "Altyapımız yok ve eğer güneş enerjisi uluslararası kuruluşlar tarafından bağışlanmamış olsaydı o da yıkılırdı" diye konuştu.

Çoğunluğu tarım ve hayvancılıkla uğraşan köy sakinleri, onları başta köyün yakınındaki Yatta beldesinde olmak üzere köy dışında yaşamaya mecbur bırakan bir genişleme sorunuyla karşı karşıya kalıyor. 

B'Tselem kuruluşuna göre, köy sakinleri, 1986'da zorla yerlerinden edildiler, İsrail mahkemesi yıkımı dondurma kararı alınan kadar 2001'de sahip oldukları mülkleri ve yaşadıkları mağaralar dahil her şey ellerinden alındı. 

- C bölgesi

Filistin ile İsrail yönetimi arasında 1995'te imzalanan "İkinci Oslo Anlaşması" çerçevesinde işgal altındaki Batı Şeria A, B ve C bölgelerine bölündü. 

Batı Şeria'nın yüzde 18'ini kapsayan "A bölgesi"nin idaresi ve güvenlik işleri Filistin'e, yüzde 21'lik "B bölgesi"nin yönetimi Filistin'e, güvenliği ise İsrail'e devredilirken yüzde 61'ini kapsayan "C bölgesi"nin idare ve güvenliği İsrail'e verilmişti. 

İsrail güçleri, Batı Şeria'nın yüzde 61'ini oluşturan "C" bölgesinde bulunan Filistinlilere ait bazı yapıları "ruhsatsız" olduğu sebebiyle yıkıyor. 

Yerel kaynaklar, İsrail güçlerinin sadece geçen yıl Doğu Kudüs ve Batı Şeria'da Filistinlilere ait 521 evi "ruhsatsız" olduğu veya "C bölgesi"nde yapıldığı sebebiyle yıktığını açıklıyor. 

Batı Şeria'da C Bölgesi'nde bulunan köyde 'Susiya' yerleşiminin kurulmasından bu yana inşaat ve yıkım dosyaları halen İsrail mahkemelerinde takip ediliyor.

Köy sakinleri yıkım kararlarının kaldırılması ve köylerinin tanınmasını isterken, İsrail köyde yıkım yapma konusunda ısrarcı. 

Kovid-19 salgınına rağmen İsrail Batı Şeria'daki yıkımlarını artırdı!