İsrail'in yıkımları Filistinli ailelerin zorunluluktan mesken tuttuğu mağaralara ulaştı!

İşgal altında olan Batı Şeria'nın Cenin kentinde yer alan köylerinde ev inşa etmeleri İsrail makamları tarafından engellenen Filistinli Ahmed Amarne ve ailesi, şimdi de sığındıkları mağaranın Tel Aviv yönetimi tarafından yıkılması tehlikesiyle karşı karşıya kaldı.

Anadolu Ajansı'nda yer alan habere göre, Filistinli inşaat mühendisi Amarne (30), yaklaşık iki sene önce Batı Şeria'nın Cenin kentindeki Ferrasin köyünde bir ev yapmaya karar verdi. Fakat İsrail makamları, Ferrasin'in Oslo Anlaşması'na göre idare ve güvenliği İsrail'e bırakılan "C" bölgesinde olduğu gerekçesiyle buna izin vermedi.

Bunun üzerine Ferrasin köyünde, ailesinin sahip olduğu arazideki dağın oyuntusunu bazı düzenlemelerle başlarını sokacak bir "ev" haline getiren Amarne, hamile eşi ve bir kızı ile beraber burada yaşamaya başladı.

Fakat İsrail makamları Amarne'ye, sığındıkları mağaranın da birkaç gün içinde yıkılacağına dair uyarı tebliğ etti. 

- "Bu topraklar bizim"

Kendi köyünde konut yapması İsrail makamları tarafından engellenen Filistinli Ahmed Amarne, yaşadıklarını Anadolu Ajansı muhabirine anlattı. 

Geçimini, tarım ve hayvan yetiştiriciliğinden sağlayan Amarne, "Ev inşasına izin verilmeyince mağaraya sığındık. Şimdi de bizi mağaradan kovmaya çalışıyorlar. Bu topraklar bizim." diye konuştu.

Amarne, civarda oturan Yahudi yerleşimcilere korunma, iletişim, elektrik, su gibi her türlü gereklilik sağlanırken kendilerinin insan olarak görülmediğini söyledi.

Filistinli mühendis, uluslararası yetkililerden, İsrail'e yıkım ve sınır dışı etme emirlerini durdurması amacıyla baskı yapmalarını istedi.

Filistin yönetimi, geçen Mart'ta Ferrasin köyünü, yerel bir yapı olarak tanıdı ve bölgeye su şebekesi ve jeneratör tedarik etti. İsrail makamları ise 29 Temmuz tarihinde köy sakinlerinden Amarne'nin ailesiyle kaldığı mağaranın da yer aldığı 18 yapıya, inşaat çalışmasının durdurulması ve yıkılması yönünde uyarı gönderdi. 

- Köy sakinlerinden sonra bölgede yerleşim planı

Ferrasin Köyü Meclis Başkanı Mahmud Amarne, köyün yüz yılı aşkın bir mazisi olduğunu, halihazırda tarım ve hayvancılıkla iştigal eden 200 kişinin burada yaşadığını belirtti.

Köy sakinlerinin Osmanlı Devleti ve İngilizler dönemlerinden tapuları olduğunu söyleyen Amarne, "İsrail makamları, yerleşim birimleri hedefiyle köy sakinlerini yerlerinden etmek için çalışıyor. Tüm köye, yıkım uyarıları gönderildi." diye konuştu.

Meclis Başkanı Amarne, "Buradaki varlığımız, bu dağın yerleşim birimleri kanserinden korunması anlamına geliyor. Burada doğduk ve buraları yerleşimcilerin yutuvereceği bir lokma olarak bırakmayacağız."  dedi.

Köyde yerleşimciler için kurulan yaşam alanına değinen Amarne, "Bu alan, koyun sürüsüyle birlikte bir yerleşimci için kuruldu. Köy halkı olarak bizler bölgeden tehcir edilmeye çalışılırken, İsrail hükümeti onun orada kalabilmesi için her türlü imkanı tedarik etti." dedi.

Ferrasin köyü, Haramish yerleşim birimi, Havat Alnaf denilen bir yerleşim alanı ve yerleşim birimine ait bir cadde ile çevrildi. Burada çadır veya derme çatma barakadan evlerde yaşayan köy sakinleri ise en düşük seviyedeki hizmetten bile mahrum kalmış durumda.

Meclis Başkanı Amarne, Ferrasin köyünü korumak ve sakinlerini yerlerinde tutmak amacıyla Filistin makamlarıyla ve avukatlarla görüşmeler yapıyor. 

- "İsrail buldozerleri, hayatımı cehenneme çevirdi"

İsrail güçleri, birkaç gün önce de Ferrasin köyünde Filistinli Basil Amarne'ye ait ev ile su deposunu ruhsatsız olduğu iddiasıyla yıktı.

Basil Amarne, yaşadıklarını, "İsrail buldozerleri, bir gecede hayatımı cehenneme çevirdi, ailem yerinden edildi. Bu yaz günlerinde bizi sıcaktan korumayan bir çadırda yaşar olduk." kelimeleriyle anlattı.

Bu köyde doğduğunu ve arazinin sahibi olduklarını belirten Basil, "Bizi yerleşim birimleri için yerimizden etmeye çalışıyorlar, başka bir şey değil." diye konuştu.

- İsrail her yıl onlarca Filistinliyi evsiz bırakıyor

İsrail, 1967 yılında işgal ettiği Doğu Kudüs ve Batı Şeria'da Filistinlilere ait bazı ev ve yapıları çeşitli gerekçelerle yıkıyor.

Filistin ile İsrail yönetimi arasında 1995 yılında imzalanan "İkinci Oslo Anlaşması" çerçevesinde işgal altındaki Batı Şeria A, B ve C bölgelerine ayrılmıştı.

Yüzde 18'i kapsayan "A bölgesi"nin yönetimi idari ve güvenlik olarak Filistin'e, yüzde 21'lik "B bölgesi"nin idari yönetimi Filistin'e güvenliği de İsrail'e devredilirken, yüzde 61'ini kapsayan "C bölgesi"nin idare ve güvenliği İsrail'e bırakılmıştı.

Filistin İsrail'in Kudüs'e gayrimeşru sanayi bölgesi kurulması kararını kınadı!