İstanbul Şehir Üniversitesi Tekel arazisine kampüs inşa etmek istiyor!
Cumhuriyet Gazetesi'nde yer alan habere göre; İstanbul Şehir Üniversitesi yeni kampusunu Kartal'daki TEKEL arazisine yapmak istiyor. Kartal Belediyesi ise araziye komşu alandaki arkeolojik bulguların kampus alanında da devam etmesini...
İstanbul Şehir Üniversitesi Rektörü Ahmet Ademoğlu üniversitenin 3 yıldır Dragos kampusu ile ilgili şeffaf bir süreç yürüttüğünü söylüyor. Hukuki süreçle ilgili olarak açılan 7 davanın tamamının da üniversite lehine sonuçlandığını belirtiyor. Bu noktada ise Kartal Belediye Başkanı Öz'ün şu itirazı geliyor: "Evet... TEKEL arazisinin içindeki 7 kollu yaprak tütün depoları yıkılacak. Yerlerine asıllarına sadık kalınarak üniversite için binalar yapılacak. Bunun için de üniversite gerekli izinleri aldı. Anıtlar Kurulu izni verdi. Peki yurt binaları nerelere yapılacak, binaların yüksekliği ne olacak? İstanbul'da en iyi sörf yapılan Kartal sahilindeki rüzgârın akışını bu yüksek binalar nasıl etkileyecek?
Kampus içerisindeki diğer binalar nereye yapılacak? Hâlâ benim önüme gelen bir proje yok. Ağaçlar kesileceği için mi proje önüme gelmiyor?" Can alıcı sorulardan biri de bu: "Ağaçlar kesilecek mi?" Bu soruya Rektör Ademoğlu şöyle yanıt veriyor: "Arazi üzerinde geniş bir alan ise asfaltlanmış durumda.
Üniversitenin projesi kapsamında, beton ve asfalt zemin 2/3 oranında azaltılarak yeşil alan haline getirilecek.
Arazinin tümü üzerinde 4 bin 100 adet ağaç yer alıyor.
Şehir Dragos Kampusu, eski Cevizli TEKEL arazisinin bir bölümünü kapsadığı için bizim bulunduğumuz alandaki ağaç sayısı 2 bin 500 civarında. Bir heyete arazi üzerindeki ağaçlarla ilgili ıslah ve koruma raporu hazırlattık. Bu rapor da Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu'na sunuldu." Bu rapora göre bazı ağaçların taşınması öngörülüyor.
Başkan Öz'ün ise üniversitenin hazırlattığı koruma ve ıslah raporuna itirazı var. Çünkü Öz, 50 yıllık ağaçların taşınamayacağını; yerlerinde kalması gerektiğini düşünüyor.
Yer: Kartal... Arazi: Cevizli TEKEL alanı... "Dragos" ormanıvla iç içe geçmiş geniş bir bölge. İstanbul Şehir Üniversitesi yeni kampus binasını bu bölgede yapmaya hazırlanıyor. Kartal Belediyesi ise arazinin bir bölümünde arkeolojik kazı yaptırıyor. Bugüne kadar yapılan kazılarda önemli tarihi bulgulara ulaşılmış. Bu nedenle CHP'li belediye tüm bölgede arkeolojik kazı yapılmasına izin verilmesini istiyor. Çevrecilerin oluşturduğu dayanışma ise "4 bin 100 ağaç" için endişeli. Bir de bölgenin halka kapatılacağından!..
Dragos'la ilgili tüm soru işaretlerini konunun taraflarının en tepedeki isimlerine sorduk.
TEKEL arazisini Kartal Belediye Başkanı Op. Dr. Altınok Öz ve İstanbul Şehir Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Ademoğlu'yla konuştuk.
Yaptığımız bu ikili görüşmelerin ardından bir gün boyunca bölgeyi gezdik. Hem kazı alanını; hem üniversite arazisini.
Elimizdeki belgeler ve tarafların söylemleri ışığında karşımıza şöyle bir tablo çıktı: Terk edilmiş bir kenti andıran bölgeyi gezerken bir zamanlar binlerce emekçinin çalıştığı "Endüstriyel miras" örneği fabrika binalarının içinden her an bir işçi çıkacakmış hissine kapılıyorsunuz.
Lojmanlar, spor sahaları, parklar ve çocuk kreşlerinin bulunduğu yıkık dökük binalar sosyal devletin alınteri döken emekçi için ne kadar değerli olduğunu bir kez daha gösteriyor. Hemen notumuzu düşelim: Arazi alabildiğine yeşillik. TMMOB, tam "4 bin 100 adet" çok çeşitli yaş ve çapta ağaç tespit etmiş.
Peki bölgede şu anda tartışma yaratan süreç ne zaman başladı?
Yıl 2001... TEKEL özelleştirme kapsamına alınır... Cevizli TEKEL bölgesi de parsel parsel el değiştirir. TEKEL'in vergi borçlarına karşılık arazi Hazine'ye devredilir. Tek GıdaIş bu devrin yürütmesinin durdurulması için Danıştay'a başvurur. Danıştay 13. Dairesi de Özelleştirme Yüksek Kurulu'nuh bu kararının yürütmesinin durdurulmasına karar verir. Ancak sendika kararın verilmesinden kısa bir süre sonra her nedense davayı geri çeker. Maliye Hazinesi de 2009 yılında TEKEL arazisinin büyük bölümünü özel üniversite için Bilim ve Sanat Vakfı'na 49 yıllığına kiralar. İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin 1/5000 ölçekli Koruma Amaçlı Nazım İmar Planı'nda "Üniversite Alanı" olarak belirlenen bölgeyle ilgili kararı; 2010 yılında İstanbul 5 No'lu Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu'nca uygun bulunur...
Şimdi TEKEL binasının tel örgülerinin önünde "İstanbul Şehir Üniversitesi Kampus İnşaatı" tabelası asılı. Ve can alıcı soru: .. "Kartal Belediyesi ile İstanbul Şehir Üniversitesi neden karşı karşıya geldi?"
Altınok Öz'ün en büyük tepkisi de işte bu kararlara yönelik. Altınok Öz şöyle düşünüyor: "Eğer tarihi kalıntıları bulduğumuz alanda olduğu gibi onun bitişiğindeki bu alan da birinci derece arkeolojik sit alanı ilan edilseydi üniversite arazisiyle sınır olacaktık. O bölgede de georadar taraması yapacaktık. Ve kesinlikle bu bölgede de tarihi kalıntıların devamı tespit edilecekti. Bence bu bölgenin tamamı birinci derece arkeolojik sit alanı ilan edilecekti ve biz bu bölgeyi arkeopark yapacaktık. Yani herhangi bir yapılaşmaya izin verilmeyecekti!"
Halka kapanacak mı?
Kartal Belediyesi'ndeki ortak düşünce şu: "Arkeolojik alanın istanbul Şehir Üniversitesi alanına doğru büyütülmemesi için yoğun bir çaba sarfedildi!.." ! Bu iddiaya İstanbul Şehir Üniversitesi Rektörü Ahmet Ademoğlu şöyle yanıt veriyor: "Üniversite için kampus projesinde öngörülen inşaatlar halihazırdaki mevcut eski binaların yerleri^ ne yapılacak. Söz konusu bölgeleri de bulunan yapılar göz önüne alındığında eğer buraların temelinde bir arkeolojik buluntuya rastlanmış olsaydı bu binaların yapılması mümkün olmazdı. İstanbul Şehir Üniversitesi'nin parselinin içinde tarihi kalıntılar bulunmuyor.
Dolayısıyla bizim bu konuda herhangi bir yönlendirmemiz ya da iddia edildiği gibi olumsuz bir yaklaşımımız söz konusu değil." Bölgedeki halkın ve çevrecilerin oluşturduğu Cevizli TEKEL Dayanışmasının en önemli eleştirisi ise üniversiteyle birlikte bölgenin halka kapatılacağı endişesi. Bu endişe sözlere şöyle yansıyor: "Kamu yararı gerekçe gösterilerek yapılan tahsis ile, bu alan bölge halkına tamamen kapatılmıştır. Özel üniversiteler bir ticarethanedir ve kâr amacıyla kurulmuştur.
Turnikelerinden kart okutularak girilen, her şey dahil mantığıyla işletilecek bu alanlarda kamu yararı olduğunu iddia etmek mümkün değildir..." Bu konuda Belediye Başkanı Altınok Öz de tıpkı dayanışma gibi düşünüyor. Bu eleştiriyi doğru bulmayan Rektör Ademoğlu şu taahhüdü veriyor: "Kapısından kartla girilen ve şehre sırtını dönmüş bir üniversite asla olmayacağız..." En yetkili ağızların açıklamalarının ardından izlenimimiz şu oluyor: Her iki taraf da "yerel seçimi" bekliyor. Bölgedeki çevrecilerin desteğini arkasına alan CHP'li Kartal Belediye Başkanı Öz yeniden başkan seçildiği takdirde bu bölgede tarihi eserler ve ağaçlar için direnmeye hazırlanıyor. İstanbul Şehir Üniversitesi ise tüm planlarını 2015 yılında Şehir Dragos Kampusu'nda öğrencileriyle birlikte eğitim yapmak üzerine kuruyor. Bakalım süreç ve zaman ne gösterecek!..
Parsel parsel tartışma
İşte bu noktada bölgedeki 3 parsel araziden bahsetmemiz gerekiyor. Çünkü konuyu ve tartışmayı parsellerin şu anki durumunu ortaya koymadan hem anlatmak, hem de anlamak zor!..
• 207 No'lu Parsel (Tarihi kalıntıların bulunduğu alan): Bu arazide 1974 yılında başlayan arkeolojik kazılara maddi imkânsızlıklar nedeniyle üç yıl sonra 1977 yılında ara verilir. Ta ki 2010 yılına kadar. Kazılar, bu tarihte Kartal Belediyesi'nin katkısıyla İstanbul Arkeoloji Müzesi Müdürlüğü tarafından yeniden başlatılır. TEKEL arazisinin 207 No'lu parselinde tarihi eserler deyim yerindeyse fışkırmaya başlar. Hamam, kilise ve saray kalıntıları... Erken Bizans Dönemi'ne ait tarihi eserlerin geçmişi 4'üncü yüzyıla kadar uzanıyor. Ve bu bölge İstanbul 5 No'lu Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu'nca 1. derece arkeolojik sit alanı ilan edilir.
• 237 No'lu Parsel (İstanbul Şehir Üniversitesi'nin yapılacağı alan): 450 dönümlük TEKEL arazisinin 300 dönümlük kısmı. Özel üniversite yapılmak üzere Bilim ve Sanat Vakfı'na tahsis edilen parsel...
• 236 No'lu Parsel (Tarihi eserlerin bulunduğu alan ile üniversitenin kurulacağı alan arasındaki bölge): İki kurum arasında tartışmayı alevlendiren bölge de tam burası. 46 dönümlük parselde georadar (yer altı taraması) çalışması yaptıran Kartal Belediyesi bu alanın tamamında mimari kalıntılar tespit eder. Tıpkı 207 No'lu parselde olduğu gibi.
Kartal Belediyesi üniversiteye sınır olan bu arazinin de 1. derece arkeolojik sit alanı ilan edilmesi için İstanbul 5 No'lu Koruma Bölge Kurulu'na başvurur. Tarihi kalıntıların çıktığı bölgeyi birinci derece arkeolojik sit alanı ilan eden Kurul, bu kez başvuruyu kabul etmez.
Aykut Küçükkaya/Cumhuriyet Gazetesi