İstanbul'a üçüncü köprü yapılmalı mı?
Boğaz'a üçüncü köprü doğru bir proje mi, trafik çilesini bitirir mi?
İstanbullular "İstanbul'un en büyük sorunu nedir?" sorusuna, yüzde 48 oranla "Trafik" yanıtını veriyorlar. Bu soru, Fatih Sultan Mehmet Köprüsü'ndeki bakım çalışmaları nedeniyle birkaç haftadır iki-üç saatte işine ancak ulaşabilen İstanbullulara bugün yöneltilmiş olsa herhalde oran yüzde 99'a kadar yükselirdi. İstanbul'da iki buçuk milyondan fazla araç var ve trafiğe her gün yaklaşık 400 yeni araç daha ekleniyor. Peki bu çilenin çözümü üçüncü bir köprü yapmak mı? Gündeme geldiği ilk günden beri ciddi eleştiriler alan "İstanbul'a 3. boğaz köprüsü projesi" geçtiğimiz günlerde Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım'dan gelen açıklamayla güzergahı dışında netlik kazandı; üçüncü köprü mevcut iki köprünün kuzeyine yapılacak. Bu açıklama yıllardır süren tartışmayı bir kez daha alevlendirdi. İstanbul'a üçüncü köprü yapılmalı mı? Yeni bir köprü trafik sorununun dermanı mı yoksa kaynak israfı mı olur? İşte farklı görüşler..
Karayolları Genel Müdürü Cahit Turhan
Üçüncü Köprü ve yeni yol İstanbul'un trafik çilesini bitirecek
İstanbul'daki mevcut yollarımızı kullanarak Boğaz geçişi yapan trafik sayısı belli. Bu yolların kapasitesi de belli, sıkıntıları da belli. Olağanüstü bir durum olduğunda, kaza gibi, bakım gibi ve hatta olumsuz hava koşullarında bile ulaşımda yaşanan sıkıntıyı herkes görüyor. Bu sıkıntı sadece Boğaz'la sınırlı kalmıyor, Gebze'den Avcılar'a trafik tıkanıyor. Sadece üçüncü köprü değil bir de yeni yol yapacağız ve bu iki projeyle İstanbul'un trafik sıkıntısını tamamen çözeceğiz inşallah.
Üçüncü köprü diğer iki köprünün yükünü azaltacak ve uzun vadeli projelerimizin altyapısını da oluşturacak. Hedefimiz sadece İstanbul'un değil, Adapazarı'ndan Kınalı'ya özel günlerde, tatillerde bu yolları kullanan vatandaşlarımızın da sorununu kökten çözmektir.
Dr. Mimar Sinan Genim
İnsanlar konfor istiyor, zorla toplu taşıma dayatamazsınız
Üçüncü köprü gereklidir. Nüfus artış hızı ve İstanbul'un pozisyonu üçüncü bir köprüyü gerektiriyor. İnsanlar konfor istiyor, zenginleşmek herkesin hakkı. Özellikle bayan sürücüler kendi özel araçlarını kullanmayı seviyor. Zorla toplu taşıma araçlarını dayatamazsınız bu devirde insanlara. Ekonomik açıdan da gerekli, boşuna yakıt harcıyoruz. Çevre katledilecek eleştirilerine şöyle bakıyorum, insanlar gelecekte hırsızlık yapar diye toplayıp hapse atamazsınız. Orman Kanunu'na tabidir sonuçta ve kurallara uygun olarak yapılabilir. Mümkün olduğunca şehir trafiğine katılmadan yapılması uygun olur. Yalnız Beşiktaş'tan Kadıköy'e giden insanlar için değil ki köprüler, Avrupa ve Asya'yı bağlıyor, uluslar arası-şehirlerarası araçlar, tırlar üçüncü bir köprüye yönlendirilerek şehir trafiği önemli ölçüde rahatlatılabilir. Şu an darboğazda tırı, kamyonu, otomobili tıkanıyor. Geçmiş yüzyıl fikirlerini bırakalım, yasaklayarak veya yapmayarak insanlara azap çektirmenin anlamı yok.
Bu gidişle durmadan köprü yaparız
HT İstanbul Yayın Yönetmeni Oğuzhan Beyaz
Boğaz'a 3. köprü trafiği rahatlatmaz, tam aksine daha da içinden çıkılmaz hale getirir. Rakamlar ortada. Köprülerden geçen araç sayısı her yıl katlanarak artıyor. 1973'te 1.5 milyon araç geçti, 2008'de iki köprüden
geçen araç sayısı 130 milyona ulaştı. Korkunç bir artış var ve hala devam ediyor.
Artış hızları ortalaması göz önüne alındığında 2020'de geçen araç sayısı 320 milyona ulaşacak. Yani bırakın 2-3 köprüyü 10 tane olsa yetmez. Ne yapacağız? Her artışta bir köprü daha mı? Boğaz'ı köprü mezarlığına
çevirmekten başka bir işe yaramaz. Yeni bir köprüye harcanacak paraya acırım. Rant, kamulaştırma ve çevre tartışmaları da cabası.
Sorunu temelden alıp, araç artışının önüne geçilmeli. Toplu taşıma ve deniz yolunu özendirmek, geliştirmek gerekiyor. Raylı sistem son derece ideal olarak görünüyor. Bunu başarıyla uygulayan gelişmiş ülkeler var. Bu yüzden Marmaray'ı çok önemsiyorum.
Prof. Dr. Ahmet Vefik Alp Mimar Kentbilimci
Bu proje İstanbul'un ölüm fermanı
İstanbul ulaşımında tıkanıklık yılda yaklaşık 5 milyar doların havaya uçmasına neden oluyor. Hükümetin tüp geçişi gündeme almasını memnuniyetle okuyorum ancak Boğaziçi'nin kuzeyine 3'ncü Köprü ise kentin son yeşil alanlarını, su kaynaklarını tehdit ediyor, FSM'den sonra İstanbul'u bir kez daha kuzeye büyüterek kentin ölüm fermanını hazırlıyor.
Üçüncü köprü yerine raylı sistem, toplu taşım, deniz ulaşımı ihya edilsin. İstanbul ulaşımını çözecek tamamı 6 milyar dolara mal olacak ve 3 yılda bitecek önerilerim var.
Metro için kenti çeviren bir üçgen oluşturulsun. En yoğun seyahat Kadıköy-Levent aksında. Söğütlüçeşme ile Levent'i Boğaz'ın altından `Sualtı Yüzer Tünel'le bağlayalım. Böylece Söğütlüçeşme-Yenikapı-Levent metro üçgeni kapansın.
Kent merkezine girmesi gerekmeyen trafik dışarıya alınsın. Yalnız Anadolu'dan gelip Trakya'ya geçen ağır vasıtalar değil, Pendik-Avcılar gibi şehrin iki ucu arasında seyahat edenler var. Pendik-Yeşilköy Transit Yüzergeçiş Projesini hazırlamıştım. Günde yaklaşık 100.000 araç Marmara üzerinden `bypass' yapıyor. Denizin 25 metre üstüden gidiyor, Boğaz açığında 60 metreye yükseliyor.
Araçların İstanbul'u iki yönde kesintisiz dönebilmesi sağlansın, ikinci tüpgeçişi yapalım. Harem de denize dayanan E-5 suya batsın, Ahırkapı'dan çıksın. Kent, Ahırkapı-Sahilyolu-Yenikapı-Yedikule-Topkapı-Haliç-Şişli-Zincirlikuyu-1.Köprü-Altunizade-Söğütlüçeşme-Harem-Tüpgeçiş kuşakyolu ile çevrilsin.
Prof. Dr. Mesture Aysan BULDURUR
İTÜ Mimarlık Fak. Şehir ve Bölge Planlaması Böl. Öğr. Üy.
Köprülerle şehrin sürekli yukarı taşınması yanlış
"1.köprü ve 2.köprü ile yapılan yolculuklar dikkate alındığında, bu köprüler yolcu geçişine değil, araç geçişine hizmet etmiş, karayolu ağırlıklı çözümlerdir. Aynı zamanda da şehri yukarı taşımışlardır. Yapılması tasarlanan 3.köprü de bundan farklı bir amaca hizmet etmeyecek. Şehir henüz oralarda gelişmediği için, yol demek de gelişebilirliği artırmak demek olduğu için; etraftaki arazilerin fiyat artışı demek, yapılaşma yönünde bir baskı yaratmak demek, sonunda yine şehrin yukarı taşınması demek. Buralarda bulunan havza ve ormanlık alanların tahribi ve bozulması demek.3. köprü, ulaşım politikasında birinci amaç olarak gözetilmesi gereken yolcu taşımacılığına hizmet etmeyecek ve şehrin gelişimini olumlu yönde etkilemeyecek bir çalışma olacak."
Gülin Yıldırımkaya/Habertürk