26 / 11 / 2024

İstanbul'un en seksi evi!

İstanbul'un en seksi evi!

Yurtdışındaki pek çok yayında övgüyle söz edilen Karaköy Loft’un fotoğraflarını görünce burada yaşayan kişinin nasıl biri olduğunu tahmin etmeye çalışıyorum. 40’larında, bekâr, başarılı, fit, müzikten anlayan, yemek yapabilen, motosiklet tutkunu...




Yurtdışındaki pek çok yayında övgüyle söz edilen Karaköy Loft’un fotoğraflarını görünce burada yaşayan kişinin nasıl biri olduğunu tahmin etmeye çalışıyorum. 40’larında, bekâr, başarılı, fit, müzikten anlayan, yemek yapabilen, motosiklet tutkunu... Bingo! Mekânın içmimarlarıyla röportaj için buluştuğumuz evde bizi isminin açıklanmasını istemeyen, gizemli ev sahibi karşılıyor. Tam da beklediğim gibi biri. ‘İstanbul’un en seksi evi’ olarak anılan mekânın içmimarları Yasemin Arpaç ve Sabahattin Emir ‘sahibinin ruhunu yansıtan’ bir ev yapmaya çalıştıklarını anlatıyor..


Bu ev neden bu kadar ilgi gördü? Ekşisözlük’te hakkında 12 sayfa yorum var...
Yasemin Arpaç: Bu ilgi bizi de şaşırttı. İstanbul’un en lüks evi mi? Hayır. Ama galiba bu evde herkesin özendiği bir hayatı çağrıştıran bir şeyler var.

‘İstanbul’un en seksi evi’ olarak tanımlanması ne hissettiriyor?
Sabahattin Emir: ‘Seksi ev’den ziyade ‘gerçek ev’ denmesini tercih ederiz aslında. Hiçbir şeyi ‘iyi fotoğraf versin’ diye yapmadık. O yüzden burası sahibiyle çok örtüşüyor. Evin her köşesini kullanmasının sebebi de bu. 
Y.A.: Ne zaman gelsek her şeyi yaptığımız haliyle buluyoruz. İki ihtimal var: Ya bu düzenin içinde çok rahat, her şey cuk oturdu ya da hiçbir yeri kullanmıyor, her şey olduğu gibi duruyor. Sorunca ilkinin doğru olduğunu söylüyor, “Sosyal hayatımı bitirdiniz, hep evde oturmak istiyorum” diyor.

İstanbul un en seksi evi!

Ofist’in ortaklarının tasarımı olan Karaköy Loft, dünyanın çeşitli ülkelerinde yayınlanan 25’in üzerinde uluslararası dergide, 5 tasarım kitabında yer buldu. 


SEZONUN RENGİ PEMBE DİYE PEMBEYE BOYAMAYIZ

Diyelim ki size böyle bir ev yaptırma şansımız yok. Ne yapalım da evimiz böyle olsun?
S.E.: Hiçbir zaman hazır formüllerimiz olmadı. Kişinin ihtiyacını analiz edip bunun üzerine çalışıyoruz. Haute couture, yani birinin üzerine kıyafet dikmek gibi...
Y.A.: ‘Hayatınızı anlatın; banyoda ne kadar oturursunuz, eve misafir geliyor mu, yemeğinizi nerede yiyorsunuz’ diye soruyoruz. Onun verdiği bilgilerle yola çıkıyoruz. O yüzden ‘Sezonun rengi ne’ gibi soruların cevabı pek olmaz bizde. Çünkü sezonun rengi pembe diye sizin evinizi pembe yapmayız. Pembe seviyorsanız pembe yaparız. Geçen gün biriyle IKEA’da karşılaştık, “Aa siz mimarlar buradan bir şeyler alıyor musunuz” dedi. Neden almayalım, oradan almamızı gerektiren bir durum varsa oradan alıyoruz. Kafamızda sınırlar yok.

İstanbul un en seksi evi!


Diyelim ki şu an oturduğumuz evden hiç memnun değiliz. İlk işimiz ne olmalı?
S.E.: ‘Ben bu evde neyi sevmiyorum’ sorusunu kendinize sorun. Mahalleden mutsuzsanız duvarın rengini değiştirmeniz hiçbir işe yaramaz.
Y.A.: Sonra da ‘Bu ev ruhumu yansıtıyor mu, burada kendim gibi hissediyor muyum’ diye bakın. Bazı evler showroom gibi... Bilen bir göz bir araya getirmiş, hoş olmuş ama evsahibine dair hiç tüyo vermiyor. Bu bize pek doğru gelmiyor.
S.E.: Tişört seçerken uyguladığınız mekanizmayı kullanın: Kişiliğinizi yansıtıyor mu ve içinde rahat mısınız?

İstanbul un en seksi evi!

Ev döşerken en sık yapılan hata ne?
S.E.: Seçilen ürünlerin aynı dili konuşmaması. O evle hiç alakası olmayan sehpa koymanın anlamı yok. Bir de evin içinde kullanılmayan alanlar yaratılması. Misafir odası diye bir şey var hâlâ!
Y.A.: Hep ‘Elâlem ne der’ diye düşünüyoruz, komşumuzun yaptırdığı gibi yaptırmaya çalışıyoruz. Oysa senin neyle mutlu olduğundan daha önemli hiçbir şey yok. 

İstanbul un en seksi evi!

Asla kullanmayacağınız bir malzeme var mı?
Y.A.: Gerçek malzemeler kullanmayı seviyoruz. Mermer desenli seramik, ahşap gibi görünen pimapen falan tercih etmiyoruz. Ama kütüphane doldurmak için siparişle kitap getiren firmalar olduğunu biliyoruz. Çok komik değil mi?

İstanbul un en seksi evi!

RUHU YANSITACAK ŞEKİLDE NASIL DÖŞERSİNİZ?

1. Sizi rahatsız edenin ne olduğunu bulun ve ondan kurtulun.
2. Evde kullanılmayan yer varsa, bir sorun var demektir.
3. Her yerden alışveriş yapabilirsiniz ama her ürün ayrı telden çalmasın.
4. Yalancılık yapmayın. Evi havalı durur diye sevmediğiniz bir tablolarla, okumadığınız kitaplarla doldurmayın.

Hürriyet 

Geri Dön