İzmir Biyotıp ve Genom Merkezi açıldı!

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Başkanı Fikri Işık, "Terör hakkında, teröristler hakkında bir tane olumsuz cümle kullanmayanların devletimize, hükümete ve hatta milletimize haksız ithamlarda bulunduklarına şahit oluyoruz. Ancak ne olursa olsun, metanetimizi korumak, aklı selime sahip çıkmak ve oyunları boşa çıkarmak zorundayız" dedi.

Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) bünyesinde yerli ilaç ve tedavi yöntemleri konusunda araştırmalar yapmak üzere kurulan  İzmir  Biyotıp ve Genom Merkezi'nin (iBG-İzmir) açılışı nedeniyle toplantı düzenlendi. 

Tıp Fakültesi Dekanlığında düzenlenen toplantıda konuşan Bakan Işık, 150 milyon liraya mal olan bu yatırımın Türkiye için hayırlı olmasını dilediğini belirtti. 

İzmir için 9 Eylül'ün önemli bir tarih olduğuna ve Kuvayımilliye ruhunu simgelediğine değinen Işık, Türkiye'nin bugün de zor şartlardan geçtiğini, zorlukların yine birlik ve beraberlikle aşılabileceğini kaydetti.

Terör saldırılarıyla ilgili dayanması çok zor olan, "sabır taşını" zorlayan acı haberler aldıklarını söyleyen Işık, son olarak Suriye'den açılan ateş sonucu İzmir'in Aliağa ilçesinden de bir askerin şehit olduğu bilgisini aldıklarını hatırlattı. Bakan Işık, "Terör hakkında, teröristler hakkında bir tane olumsuz cümle kullanmayanların devletimize, hükümete ve hatta milletimize haksız ithamlarda bulunduklarına şahit oluyoruz. Ancak ne olursa olsun, metanetimizi korumak, aklı selime sahip çıkmak ve oyunları boşa çıkarmak zorundayız" diye konuştu.

Milleti sağduyulu davranmaya ve şiddetin her türlüsünden uzak durmaya davet ettiğini ifade eden Işık, saldırılarda hayatını kaybeden şehitlere Allah'tan rahmet, yakınlarına da başsağlığı dilediğini kaydetti. 

Dünya biyoteknoloji pazarı değerlendirmesi 

iBG-İzmir'de, biyoteknolojik ilaçlar, yenileyici tıp, hücre tedavileri, medikal mikro aygıtlar ve nörolojik hastalıkların tanı ve tedavisi gibi alanlarda çalışmalar yapılacağını hatırlatan Bakan Işık, "Merkezin hedefi, 2023 yılında Doğu Akdeniz Bölgesi'ndeki en üst düzey biyomedikal inovasyon merkezlerinden biri olmaktır. İnşallah burada ülkemizin dışarıdan ithal etmek zorunda kaldığı ilaçları geliştirme imkanı bulacağız" dedi.

Bakan Işık, 21. yüzyılın biyoteknoloji asrı olarak tanımlanabileceğini, ABD’nin 2011 yılında biyoteknoloji alanında yaptığı kamu harcamasının 18 milyar dolara ulaştığını belirterek, şöyle devam etti:

"2012 yılında 304 milyar dolar olan küresel biyoteknoloji pazarının 2017 yılında 468 milyar dolara çıkacağı öngörülmektedir. Yine dünya ilaç pazarında biyoteknolojik ürünlerin payı günümüzde yüzde 20'lere yaklaşmış durumdadır. Ülkemizde ise biyoteknolojik ürünlerin toplam pazar büyüklüğü 2014'te 2,6 milyar liraya ulaşmıştır. Biz şu hususu çok önemsiyoruz, Türkiye artık yükte hafif pahada ağır ürünler üretmek zorundadır."

Türkiye'nin biyoteknolojik ilaca ödediği rakam

Türkiye'nin 2014 yılında 4,7 milyar dolarlık ilaç ithal ettiğini ve her 1 kilogram biyoteknolojik ilaca ortalama 1 milyon dolar ödediğini dile getiren Bakan Işık, "Kutu bazında Türkiye'de tüketilen ilaçların yüzde 73,5'i yerli üretimle karşılanıyor. Ancak ithal edilen ürünlerin yüksek katma değerli olması, bu sektörde geçen yıl yaklaşık 4 milyar dolar ticaret açığı vermemize neden oldu" ifadelerini kullandı.

Yüksek gelir seviyesine sahip bir ülke haline gelebilmek için yüksek katma değerli sektörlere yönelmek durumunda olduklarını aktaran Fikri Işık, bilim adamlarının da ürettiklerini ticarileştirmesini, ticarileşme konusuna "şaşı" bakılmaması gerektiğini sözlerine ekledi. 

Açılış törenindeki konuşmalar

DEÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Füzün, Kalkınma Bakanlığının da desteğiyle Türkiye'nin medikal alanında en büyük araştırma merkezini kurmaktan mutluluk duyduklarını, araştırma birimleri, inovasyon grubu, hizmet birimi ve enstitünün hizmet vereceği merkezin kurulması çalışmalarına büyük destek veren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katıldığı bir törenle iBG-İzmir'in açılış kurdelesini keseceklerini dile getirdi.

Türkiye Sağlık Enstitüleri Birliği Başkanı Prof. Dr. Fahrettin Keleştimur, Türkiye'nin Doğu ve Batı toplumları arasında köprü görevi gördüğüne işaret ederek, şöyle konuştu:

"Bölgesel zenginliğimiz büyük. Bilim felsefesi açısından altyapımız da var. Artık hareket etmenin zamanının geldiğini düşünüyorum. Kaliteli araştırıcı sayısındaki sıkıntımızın giderilmesi açısından iBG-İzmir gibi merkezlerin kurulması önemli."

Yabancı bilim adamlarının iş birliği talebi 

Pasteur Enstitüsü'nden Prof. Dr. Pascal Pineau, iBG-İzmir ile bazı çalışma alanlarının benzerlik gösterdiğini, iş birliği yapmayı arzuladıklarını da ifade etti. 

Avrupa Komisyonu Avrupa Araştırma Alanı (ERA) Direktörü Prof. Dr. Octavi Quintana Tirias, kronik hastalıkların önüne geçmeyi ve sağlık alanındaki maliyeti azaltmayı hedeflediklerini, bunun için de inovasyon çalışmalarını sürdürdüklerini söyledi.

Açılış toplantısı, katılımcılara plaket verilmesiyle son buldu.

AA