İzmir gayrimenkul yatırımında büyük fırsatlar barındırıyor!

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı himayesinde ve  İzmir  Büyükşehir Belediyesi işbirliği ile bu sene dördüncüsü düzenlenen Gelişen Kentler Zirvesi gerçekleşti. Açılış konuşmasını yapan Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı Derneği (GYODER) Başkanı Işık Gökkaya, 1990 yıllından sonra durgunluk dönemine giren, 2000'den sonra ise yeniden canlanan İzmir'de buna paralel olarak gayrimenkul sektörünün de harekete geçtiğini söyledi.

İzmir'de son 2 yılda alınan konut yapı ruhatında artış olduğuna dikkat çeken Gökkaya, "İzmir’de alınan konut yapı ruhsatları, son 2 yıldır artış göstermektedir. Alınan yapı ruhsatı sayısı, 2010 yılında 31.054 adet, 2011 yılında ise 40.497 adet olarak gerçekleşmiştir. 2011 yılı itibariyle Türkiye’deki toplam yapı ruhsatlarının yüzde 6.3’ü İzmir’de alınmıştır" dedi.

En çok bireysel kredi kullanan üçüncü il 

İzmir'in, Türkiye genelinde en çok bireysel konut kredisi kullanılan üçüncü il olduğunu vurgulayan Gökkaya, "İzmir’de konut ihtiyacı öngörülerini belirleyen 3 unsur bulunmaktadır. Bunlar hane halkı sayısı artışı kaynaklı, kentsel dönüşüm kaynaklı ve yenileme kaynaklı konut ihtiyacıdır. Ayrıca İzmir, önemli bir turizm merkezi olmasının da etkisiyle yabancıların konut talebiyle karşılaşacak önemli illerimizden biridir" diye konuştu.

283 bin adet konut ihtiyacı var

2013-2020 döneminde İzmir'de toplam konut ihtiyacının 283 bin adet olacağının öngörüldüğünü belirten Gökkaya, İzmir’de, 1980 sonrası hızlı göç akımının etkisiyle konut ihtiyacı çarpık ve kaçak konutlar ile karşılanmaya başlamıştır. Mevcut konut stokunun hukuki ve fiili yapısı önemli bir kentsel dönüşüm ihtiyacını ortaya koymaktadır. Ancak İzmir’de kentsel dönüşüm alanlarına tabi olacak bu sağlıksız yapılaşma, İstanbul ve Ankara’daki gibi şehrin merkezinde değil, çeperlerinde ve çevresinde bulunmaktadır" şeklinde konuştu. 

AVM'ye eksiği var

İzmir, 2012 yılı itibariyle sahip olduğu toplam 18 AVM ve 418 bin 945 metrekare olan toplam kiralanabilir alan büyüklüğü ile Türkiye genelinde İstanbul ve Ankara’dan sonra üçüncü sırada yer aldığını belirten Gökkaya, İzmir'in, uzun vadede kişi başı gelir artışı, satın alma gücünün yüksek kalması ve turizm alanında beklenilen gelişme varsayımları göz önüne alındığında ilave AVM potansiyeline sahip olduğunu vurguladı.

EXPO 2020 konaklama tesisi ihtiyacını doğuracak

İzmir'in İstanbul, Ankara, Antalya ve Muğla ile birlikte 5 büyük turizm merkezinden biri olduğuğu belirten Gökkaya, "Antalya ve Muğla yaz turizmi, İstanbul ve  Ankara  ise şehir turizmi açısından öne çıkarken, İzmir her 2 alanda da önceliğe sahip bulunmaktadır. Ayrıca aday olduğu EXPO 2020’nin şehirde düzenlenmesi halinde de buna yönelik kapsamlı bir konaklama tesisi ihtiyacı olacaktır. İzmir’de turizmin gelişimi ve gayrimenkul yatırımları açısından olanak sağlayacak alanlar olarak fuar ve kongre turizmi, sağlık-termal turizmi, şehir turizmi, kültür ve inanç turizmi, eko turizm ve kruvaziyer turizmi sayılabilir. Türkiye Turizm Strateji belgesi ile birlikte ortaya koyulan uzun vadeli turizm hedeflerinde İzmir, kentsel ölçekte markalaşma stratejisi kapsamında Ankara, İstanbul ve Antalya ile birlikte yer almaktadır" diye konuştu. 

Ofis arzı talebi karşılamıyor

İzmir'deki ofis arzının henüz talebi karşılayacak düzeyde olmadığına dikkat çeken Gökkaya, "İzmir, İstanbul ve Ankara’dan sonra Türkiye’nin üçüncü en gelişmiş ofis pazarı olarak öne çıkmaktadır. MİA bölgesinde yer alan ofis arzının çoğunluğu, B ve C tipi olarak tanımlanabilecek han ve eski iş merkezi stoklarından oluşmaktadır. A tipi toplam ofis arzı 2001 yılında 15.800 m2 iken, 2011 yılının ilk yarısı itibariyle 85.500 m2’ye ulaşmıştır. Bununla birlikte sunulan ofis arzı, henüz talebi karşılayacak düzeyde değildir" dedi.