Kanal İstanbul’a talip olan şirket gerçekten ‘Amerikan devi’ mi?
Ekonomi uzmanı Şevket Apuhan, 'ABD'li fon şirketi' Money Maker Management’ın Kanal İstanbul’u finanse etmeye talip olduğu haberlerini yorumladı. Peki Kanal İstanbul’a talip olan şirket gerçekten ‘Amerikan devi’ mi?
'ABD'li fon şirketi' Money Maker Management’ın Kanal İstanbul’u finanse etmeye talip olduğu haberlerini yorumlayan ekonomi uzmanı Şevket Apuhan “Yaratılan 'dünyanın gözü bu projede’ algısı gerçek değil. Şirketin web sitesinde hiçbir referans yok ve şirket yöneticileri Hotmail uzantılı e-posta kullanıyor. Karşımızda ciddi bir yatırımcı yok” dedi.
Sputnik News'ten Elif Sudagezer'in haberine göre; Türk medyasında, Türkiye'de ofis açan ABD'li fon şirketi Money Maker Management yetkililerinin Kanal İstanbul'un tüm finansmanını sağlayabileceklerini açıkladığı yönünde haberlere yer verildi. Dünya gazetesinin haberine göre, ABD'li fon şirketi Money Maker Management, ülkedeki tüm mega projeler ve altyapı projeleri ile ilgilendiklerini belirterek, Kanal İstanbul’a da talip olduklarını ve tüm finansmanı sağlayabilecek güçte olduklarını vurguladı. Söz konusu iddiaları, ekonomi uzmanı Şevket Apuhan, Sputnik’e değerlendirdi.
Çıkan haberlerin Kanal İstanbul’u dünyaca ünlü şirketlerin fonlayacağı yönünde algı oluşturduğuna işaret eden Apuhan “ABD'li bir fon yönetim şirketinin Kanal İstanbul’u fonlamaya talip olması, proje dünyaca ünlü şirketler tarafından da destek görüyor gibi bir algı yaratsa da maalesef bu, söz konusu fon şirketi dikkate alındığında gerçek değil. Şirketin internet sitesinde herhangi bir referans yer almıyor ve şirket yöneticilerinin Hotmail uzantılı e-posta adresi kullandıkları da gözden kaçmıyor. Maalesef, şirketin yönetiminde yer alan Türkiye vatandaşı arkadaşın da sosyal medya hesaplarında şirketin adını dahi doğru yazamadığını görüyoruz” diye konuştu.
Apuhan “Zaten İnternet sitesi de 2011 yılında açılmış ve 2019 yılında hazır bir panel üzerinde düzenlenmiş. Dolayısıyla maalesef şu an için karşımızda ciddi bir yatırımcı olduğu söylenemez. Elbette bu projeye yurt dışından ortak olmak isteyen kurumlar olabilir; ancak bu defa basında yer alan haberleri yanlış alarm olarak nitelendirebiliriz. Yanlış bir karar olduğunu düşündüğüm İstanbul Kanalı projesine toplumda destek sağlamak için ‘dünyanın gözü bu projede’ gibi bir algı yaratmak amacıyla bu şirkete bel bağlayanlar da bu noktada yanlış yapıyorlar. Türkiye'deki dolandırıcılar zaten bize yetiyor. ABD'den ihraç etmeye gerek olmadığını düşünüyorum. Çiftlik Bank olayı hala hatırımızda” ifadelerini kullandı.