Kandilli açıkladı: İstanbul'u büyük bir yıkım ve kaos bekliyor! Olası büyük depremde megakentte tsunami de olacak!
Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi Deprem Araştırma Enstitüsü Bölgesel Deprem-Tsunami İzleme ve Değerlendirme Merkezi Müdür Yardımcısı Dr. Musavver Didem Cambaz, olası İstanbul depreminde tsunami beklendiğini açıkladı. İşte ayrıntılar...
Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi Deprem Araştırma Enstitüsü Bölgesel Deprem-Tsunami İzleme ve Değerlendirme Merkezi Müdür Yardımcısı Dr. Musavver Didem Cambaz, “5 Kasım Dünya Tsunami Farkındalık Günü” dolayısıyla Türkiye’deki riskli bölgeler ve yapılan çalışmalar ile ilgili son dakika açıklamalarında bulundu.
Tsunaminin, deprem, yanardağ patlaması ve heyelan gibi afetler sonrası deniz tabanının ani şekilde yer değiştirip, deniz kütlesinin dalgalar yoluyla kıyıya vurmasıyla olduğunu dile getiren Dr. Musavver Didem Cambaz, kaynaktan uzaklaştıkça deniz dalga yüksekliğinin artarak, kıyılarda büyük hasarlara neden olduğuna dikkat çekti.
Dr. Cambaz, depremlerin etkisinde olan, bin 300 kilometrelik kıyı şeridine sahip Türkiye’nin de tsunami sebebiyle hasar görmeye açık ve önlem alması gereken ülkeler arasında olduğunun altını çizdi.
6 METRELİK DALGALAR SÖZ KONUSU, BÜYÜK YIKIM VE KAOS OLABİLİR
Sözcü Gazetesi'nde yer alan habere göre; Türkiye’de riskli bölgelerin fay hatlarıyla ilişkili olduğunu vurgulayan Dr. Musavver Didem Cambaz, "Kuzey Anadolu Fay Hattı’ndan dolayı Marmara Denizi, Doğu Anadolu Fay Hattı ve devamındaki Ölüdeniz Fayı ile Akdeniz Helenik Yayı’ndan dolayı da Ege ve Akdeniz’de oluşacak depremler sonucu tüm denizlerimizde tsunami olması öngörülüyor. Tarihe de bakıldığında etrafımızdaki denizlerde tsunami var. Girit’in batısında 365, Girit’in güneydoğusunda 1303 yıllarında yaşanan büyük depremlerin ardından tsunamiler yaşanmış" ifadelerine yer verdi.
Açıklamasında, İstanbul için tsunami tehlikesine dikkati çeken Cambaz, İstanbul'da beklenen tsunaminin sadece depremden dolayı olmadığını, depremden sonra tetiklenebilecek deniz altı heyelanından dolayı da beklendiğinin altını çizdi.
Cambaz, "Burada yıkmaya çalıştığımız en büyük algı, tsunami dediğimiz zaman Japonya ya da Endonezya’daki gibi 20 metrelik dalgalar düşünülüyor. Bizim burada 1509 ve 1894 depremlerinden sonra kaydedildiği gibi 6 metre mertebesinde dalgalar söz konusu. Bu da çok büyük bir yıkım ve kaos oluşturabilir. Çünkü bizim deniz seviyesinde yerleşimlerimiz bulunuyor" diye konuştu.
Türkiye’de Harita Genel Müdürlüğünün 20, Kandilli Rasathanesinin 8 deniz seviyesi gözlem istasyonu ile gelişmelerin izlendiğine dikkat çeken Dr. Cambaz, Marmara Denizi’ne 20 yeni çok disiplinli deniz seviyesi gözlem istasyonu kurulmasının planlandığına vurgu yaptı.
Dr. Cambaz, deniz seviyesi gözlem istasyonlarıyla tsunami olup olmadığını, deniz seviyesindeki değişikliğin kaç metreye yükseldiğini belirleyebildiklerini aktardı ve merkezlerinin 2017’de aldığı uluslararası akreditasyonla 13 ülkedeki toplam 21 abonesine 5,5 büyüklüğünün üzerindeki depremlerde bu tehlikeye ilişkin bilgilendirme, gözlem ve uyarı mesajı ilettiğini dile getirdi.
Dr. Cambaz, Bodrum yakınlarında 2017 yılında Kos adasında ve 2020’de Ege Denizi’nde meydana gelen depremlerin tsunami konusunda farkındalık oluşmasına katkıda bulunduğuna dikkat çekti. Açıklamasında "Hiç tsunami olmaz zannederken bu depremlerden sonra olabileceği ve birilerinin yaşamını yitirebileceği gündeme geldi. Ege Denizi’nde 30 Ekim 2020'de meydana gelen depremde özellikle Seferihisar’da tsunami çok etkili oldu ve Sığacık’ta 1 kişi yaşamını kaybetti, önemli bir hasar da meydana geldi" diye konuştu.
1999 yılındaki Marmara Depremi sonrasında da tsunaminin meydana geldiğini söyleyen Cambaz, depremin yıkıcılığının yanında bunun ikincil bir afet şeklinde kaldığını vurguladı.
Dr. Musavver Didem Cambaz, deprem olduktan sonra denize yakın bir yerde olanların buradan uzaklaşmasının gerektiğini açıkladı ve "Deniz seviyesinin 2-3 metre mertebesinde yükselmesini azımsamamak gerekiyor. Yarım metre, 1 metre de olsa insanlar ‘Ben yüzerim’ diye düşünüyor ama 30 santimetrenin üzerindeki su dalgası sizi sürükleyebililir. Ayrıca, taşıdığı, sürüklediği cisimlerin size çarpması travmaya da neden olabilir" şeklinde konuştu.
Dr. Cambaz, tsunami tehlikesine karşı İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) ile ODTÜ’nün tahliye haritaları hazırladığının altını çizdi ve hangi kıyıda deniz seviyesinin kaç metreye kadar yükseleceğine yönelik ve tahliye panoları gibi alanlarda çalışmalar yapıldığını vurguladı.
İstanbul Tsunami Eylem Planı’na göre “tsunami tahliye yolları”, “tsunami güvenli alan” ve “tsunami bilgilendirme” panolarının yerleştirildiğine dikkat çeken Cambaz, atandaşların yaşadıkları bölgedeki tsunami tehlikesi ile ilgili bilgi sahibi olmasının ve aile bireyleri ile acil durum eylem planı hazırlamasının çok önemli olduğunu belirterek açıklamasını tamamladı.
Adalet Bakanlığı 1.000 Hakim ve Savcı Yardımcısı alıyor! Başvuru tarihleri açıklandı! Aman dikkat!
Türkiye’nin CDS’indeki düşüş hızlandı! Yabancı yatırımcıların Türkiye’ye yatırım iştahı artıyor!
