Kentsel dönüşüm çalışmaları yol işgaline sebep oluyor!

İstanbul’un hemen her köşesinde kentsel dönüşüm çalışmaları devam ediyor. Bina stoku açısından büyük risk taşıyan kentte bu yenileme çalışmaları iyi hoş ama bir de inşaatların yolları, kaldırımları istila etmesi var ki, vatandaşı çileden çıkarıyor...

Kentin hemen her ilçesinde, mahallesinde kentsel dönüşüm çalışmaları devam ediyor. Gerek ada bazlı, yani büyük projelerle gerekse münferit olarak inşaatlar tam gaz sürüyor. Şu günlerde şehir şantiyeye döndü desem hiç de abartılı bir ifade kullanmış olmam. Bina stoku açısından büyük risk taşıyan İstanbul’da böyle topyekûn bir dönüşüm projesinin yürütülmesi iyi hoş da bir de bu inşaatların neden olduğu sıkıntılar var. Aylardır bu köşede yazıp çiziyorum. Sabahlara kadar gürültü bitmiyor, hafriyat kamyonları daracık sokaklarda terör estiriyor diye...

Tabii bir de kazılar nedeniyle ortaya çıkan fare problemi var ki, onu da geçen aylarda yine bu sütunlarda gündeme taşımıştım. Bütün bu dönüşüm sorunlarının belki de en önemlisi ise işgal... Bakın yukarıdaki fotoğraflar, Küçükçekmece Cumhuriyet Mahallesi’nde çekildi. Mahallenin her sokağında bir dönüşüm inşaatı var. Ve bu inşaatların tamamı da kaldırımlara, yollara yayılmış durumda. Demir yığınları, kumlar, taşlar, tuğlalar, yıkıntılar ortalıkta. Hatta yol ortasında kum tepecikleri bile oluşmuş. Adım atacak, kıpırdayacak yer ara ki bulasın! Hal böyle olduğundan çevre sakinleri de bu manzaraya seyirci kalan yetkililere tepkili: “İnşaatlar resmen kaldırımları ve yolları zapt etti. Ne araçlara geçecek yer kaldı ne yayalara. Vatandaş nereden yürüyecek diye kimsenin düşündüğü yok. Peki biz ne yapalım? Uçalım mı? Belediye bu işgali hiç mi görmez? İnşaatların büyük çoğunluğu güvenlik tedbirinden de yoksun. Etrafta ne bir perde var ne başka bir önlem. Kafamıza beton yağması an meselesi. Elbette dönüşüm çalışmaları olacak ama bu kontrolsüzlük niye?”

Beşiktaş’ta kâğıt trafiği!

Yol işgali demişken... Kâğıt toplayıcılarının yarattığı kaosu da atlamamak gerek. Zira bazı noktalarda yolları depoya çevirip ortalığı birbirine katıyorlar. Örnek mi? Buyrun Beşiktaş’a... Bu gördüğünüz fotoğraf, Ihlamur Kasrı’ndan. Yolun 2 şeridi, kâğıt toplayıcıları tarafından kapatılmış durumda. Çekçeklerle toplanan kâğıtlar, yol kenarına yığılıp buradan kamyonlara yükleniyor ve ayrıştırma merkezlerine gönderiliyor. Tabii bütün bunlar olup biterken de trafik sizlere ömür! 2 şerit kapanınca, yoldan geçen araçlara daracık bir yer kalıyor, kentin en merkezi noktalarından birinde trafik adım adım bile ilerlemiyor. Bu hengamenin içinde kalan çevre sakinleri de haliyle soruyor: “Trafik ekipleri nerede? Bu istilaya neden kimse müdahale etmiyor?”

KISA KISA...

* Beyoğlu, Piripaşa Mahallesi Ayazma Sokak’ta yaklaşık 3 haftadır sokak aydınlatması arızalı. Tüm arama ve şikâyetlere rağmen konuyla ilgili hiçbir gelişme olmuyor. Karanlık sokakta güvenlik zafiyeti had safhada.

* Bağcılar Demirkapı Mahallesi’nde sokak lambaları yanmıyor. Sadece birkaç sokak değil tüm mahalle karanlıkta. Hava karardıktan sonra dışarı çıkmaya korkar olduk. Bunca zamandır arıza neden çözülemedi, anlaşılır gibi değil.

* Avcılar Denizköşkler Mahallesi Dr. Sadık Ahmet Caddesi ile sahile inen Babacan Sokak’ın kesiştiği noktaya hız kesici yapılması gerekiyor. Zira süratle gelen araçlar tehlike yaratıyor. Hemen her gün bir kazaya tanık oluyoruz. Bu soruna acilen müdahale edilmeli.

Habertürk - Esra Boğazlıyan