Kentsel dönüşümün 'evsel' kısmını biz üstlendik!
Hafele Türkiye İcra Kurulu Başkanı Hilmi Uytun, bu yıl 140 bin konutu dönüştüreceklerini ifade etti. Uytun kentsel dönüşümün 'evsel' kısmını biz üstlendik'' diyor.
Gayrimenkul sektörüne hızlı satış formülü Alman devi Hafele'den geldi. Firmanın Türkiye İcra Kurulu Başkanı Hilmi Uytun, ''Hafele Concept Project ile kentsel dönüşümün 'evsel' kısmını biz üstlendik'' diyor. Uytun bu yıl 140 bin konutu dönüştüreceklerini söylüyor.
Para Dergisi'nden Melis Tosyalı'nın haberine göre; Almanya’da Türkiye'nin Cumhuriyeti ilan ettiği yıl kurulan bir marka Hafele. 1923'lerde Adolf Hafele ile Hermann Funk adlı iki girişimci tarafından "Nalbur ve alet endüstrisi ürünleri" dükkanı olarak açılan şirket, bugün banyo ve mutfak aksesuarları alanında asırlık bir dünya lideri. 130 binin üzerinde ürün seçeneğiyle altı farklı üretim tesisinde yola devam eden Hafele, 150 ürünün de patent sahibi. Yıllık cirosu 2017'de 1.3 milyar euro'yu geçmiş durumda.
Türkiye'de ise 17 yılı aşkın süredir faaliyetlerini sürdüren Hafele, en büyük başarılarından birini ülkemizde yakalamış durumda. Öyle ki Hafele Türkiye, grubun dünya geneline yayılan 35 şirketi arasında en büyük ilk beş arasında. Büyümede her yıl kırılan rekorlar, kısa sürede bölgenin yönetiminin Türkiye'ye emanet edilmesinde rol oynamış. Gürcistan, Türkmenistan, Iran, Irak, Özbekistan ve Kırgızistan da Türkiye üzerinden yönetiliyor; yönetim koltuğunda ise Türkiye İcra Kurulu Başkanı Hilmi Uytun var. "Artık sadece donanım ve aksesuar satan bir şirket olmanın ötesine geçtik. Konut satışlarını artırmanın formülü olan sistemler geliştiriyor ve satıyoruz" diyen Uytun'la hem Hafele dünyasını hem de markanın kentsel dönüşümde üstlendiği rolü konuştuk...
-Şirketinizin Türkiye'ye bakışı nasıl?
Hafele, Türkiye'de 17 yılı aşkın süredir mobilya, mutfak, banyo, giyinme alanı, kapı aksesuar ve donanımları alanında hizmet sunuyor. Elde ettiğimiz rakamlar başarı hikayemizi ortaya koyuyor. Bugün Hafele Türkiye olarak, Avrupa'daki birçok büyük ülkeyi geride bırakarak, grubun dünyadaki 35 şirketi arasında en büyük beşinci şirket konumuna yükseldik. Dahası Türkiye, aynı zamanda küresel Hafele Grubu'nun faaliyet gösterdiği 150 ülke arasında en hızlı büyüyen ikinci ülke. Elbette tüm bu başarı, grubun gözünden kaçmıyor. Hafele ağı içinde belki de bir ilk yaşanarak aralarında Gürcistan, KKTC, Kırgızistan. Özbekistan, İran ve Irak'ın bulunduğu altı ülke Türkiye'ye bağlandı. Ülkemiz güçlü ekonomisi ve hızla gelişen gayrimenkul pazarıyla da grup içindeki varlığını her geçen gün daha da sağlamlaştırıyor.
-Sizi diğer firmalar farklı kılan ne?
Yapılan işi özetleyecek olursak, mutfak ve diğer mobilya üreticilerinin, mimarların ve markalı konut üreticilerinin ana tedarikçisi konumundayız. Dolayısıyla birinci el ya da ikinci el diye ayırmaksızın; konut sektöründeki hareketlilik Hafele'deki büyümenin ana motoru. Konut sektörü dediğinizde bir noktaya dikkat çekmekte yarar var. Konut anlayışı değişti. Dün 'lüks' olarak tanımladığımız şeyler bugün hayatımızın vazgeçilmezi oldu. İnsanlar bölge ve lokasyondan bağımsız, yan yana iki konut projesini gezerken, mutfaktaki şıklıktan banyo dolabındaki işleve kadar içine sineni, kullanışlı ve hayatı kolaylaştırıcı olanı tercih ediyor. Tam bu noktada bizim Türkiye'de iki yıllık bir çalışmanın sonucunda geliştirdiğimiz Hafele "Concept Project" devreye giriyor. Bununla konutların mutfak, banyo, giyinme alanı, vestiyer ve kapılarına yönelik çözümler sunuyoruz. Konut konusunda ailede en belirleyici kişi kadın. Kadının en çok önem verdiği konu ise renk uyumu, kullanışlılık ve şıklık. Hafele Concept Project ile tasarlanan evlerde tüketicinin yaşam deneyiminin tamamına dikkat ediyoruz.
-Biraz örneklerle açar mısınız?
Gündelik yaşamımızda karşı karşıya kaldığımız, "yaşam deneyimimizi" olumsuz etkileyen sıkıntılara çözüm oluşturuyoruz. Mesela mutfakta bel seviyesinin altındaki tüm dolapları dışarıya çekilebilir hale getiriyoruz. Çünkü yapılan araştırmalar, bel ağrısı çekenlerin büyük kısmının kadın olduğunu gösteriyor. Ürünlerimizin tercih edildiği evlerde kimse dolabı açmak için iki büklüm olmuyor. Mobilyalara ışık ve müzik entegre ediyoruz. Küçük bir dolaba 50 ayakkabı sığdıran ve aradığınız ayakkabıyı kolayca bulmanızı sağlayan çözümler geliştirdik. Artık çoraplarınızı ve kravatlarınızı düzgün şekilde ve fazla yer kaybetmeden düzenleyebileceğiniz çekmeceler var. Aydınlatmayı mobilyanın dördüncü boyutu olarak görüyoruz. Yemek hazırlarken kullanılan beyaz ışığı tek düğmeyle loş ışığa dönüştürüyoruz. Çekmece ve dolap içlerine ister sensörlü ister kumandalı aydınlatma yerleştiriyoruz. Kadınlar mutfaklarındaki çekmecelerini açmak için dizlerini yere koymasın, erkekler banyoda tıraş olurken ayna buğulanmasın diye ürünler geliştiriyoruz.
-Bu çözümler konut sektöründe nasıl karşılanıyor?
Türkiye'de konut sektörünü radikal olarak değiştirdiğimize inanıyoruz. Yine araştırmak büyük şehirlerde arsa maliyetleri arttığı için konutların metrekarelerinin küçüldüğünü ortaya koyuyor. Ama içinde yaşayan tüketicilerin ihtiyaçları azalmıyor, aksine gelişen teknolojiyle artıyor.
Aileler küçülen metrekarelerde, rahat edebilecekleri yaşamların peşinde. Biz, geliştirdiğimiz bu model sayesinde dönüşen mobilyalar aracılığıyla 40 metrekarelik bir konutta 80 metrekarelik bir yaşam alanı algısı oluşturabiliyoruz. Büyük evlerde ise konutlardaki şıklığı ve sürprizli özel çözümleri artırarak lüks algısının zirveye çıkmasına katkıda bulunuyoruz.
-Bu model satışlarınızı ne kadar artırdı?
Bu tür çözümlerimiz o kadar ilgi görüyor ki, beklediğimizin çok üzerinde bir talep patlaması ile karşı karşıya kaldık. Eskiden tek tek kapı kolu, menteşe, özel mekanizmalar üretip pazarlarken şimdi sistemi satmaya başladık. Hem müteahhide katma değer yaratıyoruz hem de tüketici memnuniyetini artırıyoruz. Artık sadece ürün değil, aynı zamanda sistem geliştiren bir şirkete dönüştük. İşin rakamsal boyutuna gelince; geçen yıl 27 adet projede, yaklaşık 100 bin konutta müteahhitler için satışı, tüketici açısından da hayatı kolaylaştırdık. Kayseri'de örnek dairesini hayata geçirdiğimiz projelerden biri olan Golden Center-3, örnek dairesi gezilmeye başladığı andan itibaren satışlarını hızla artırdı. Aynı şekilde İstanbul, Ankara, Eskişehir, Konya, Antalya, Denizli, Gaziantep, Ereğli, Kuşadası'nda pek çok projenin örnek dairesindeyiz. Yalnızca yurtiçinde değil KKTC, Gürcistan ve İran'da pek çok projenin çalışmalarını yürütüyoruz. Ankara'da Santra, Kıbrıs'ta Skylife Kyrenia, Antalya'da Fenix Butiq, Kuşadası'nda Address Kuşadası gibi prestijli projelerle çalışıyoruz. Nisan ayı sonuna kadar örnek dairesine girdiğimiz proje sayısı 60'ı geçecek ve yıl sonuna kadar da toplamda 140 bin konuta denk gelecek sayıda projede yer almayı hedefliyoruz. Özetle evsel dönüşüme imza atıyoruz.
-Hafele Concept Project, gayrimenkulün fiyatını ne kadar artırıyor?
Burada sabit bir rakam vermemiz doğru olmaz çünkü biz her projeye özel çalışma yapıyoruz. Yani projeye konsept belirleyecek ve ürün seçimi yapacak uzman ekiplerimiz projenin yer aldığı lokasyonu, hedef kitlesini, mekanın büyüklüğünü ve konutun yaklaşık satış fiyatını değerlendirip çözüm geliştiriyor. En düşük segmentten örnek verirsek, 300 bin TL'lik bir konutun tüm aksesuar-ahşap paketi yaklaşık 20 bin TL'dir. Bunun üzerine az önce bahsi geçen ve hayatı kolaylaştıran çözümlerden projenize uygun olan ve 5 bin TL'yi geçmeyen ürünler eklediğinizde projenizi farklılaştırmış olursunuz ve satış hızınız artar. Ya da çok prestijli bir konut projesinde kumandalı ve elektronik çözümler, geniş depolama alanları, şıklık ve benzersizliğe imza atan çözümlerle projenize katacağınız değer ürün maliyetiyle hesaplanabilecek bir değerden çok daha fazlasıdır.