Kiracı ve ev sahibinin arasındaki iletişim bozulabilir. Hatta bu bozulma dava, mahkeme boyutuna kadar da gidebilir. Peki bu durumda ne olur? İşte detaylar!

KİRAYA VEREN ÖLÜRSE KİRA SÖZLEŞMESİ NE OLUR?

Kiranın genel hükümlerine bağlı olan kira sözleşmelerinde kiracının ölümü ile beraber kira sözleşmesi son bulmayıp, kira sözleşmesi kiracının mirasçıları ile devam eder.

Peki “Kiracı evden çıktıktan sonra dava açabilir mi?” İşte bu ve benzeri soruların yanıtları…

KİRACI EVDEN ÇIKTIKTAN SONRA DAVA AÇABİLİR Mİ?

Evin maliki, kiracısını ihtiyacını olduğunu ileri sürerek çıkarttıktan hemen sonra 3 sene boyunca konutunu yeni bir sözleşme ile başkasının oturumuna açma hakkına sahip değildir. Eğer böyle bir durum mevzu habis ise tahliye edilen kiracı, ev sahibine tazminat davası açabilir.

MİRAS KALAN EVİN KİRASINI KİM ALIR?

Evden elde edilen kira geliri de yine tüm mirasçılara ait olacaktır. Miras kalan bu ev zaten miras bıraktığı zaman henüz yaşıyorken kiralanmış ve içinde kiracı bulunan bir ev ise; kira sözleşmesi bu sefer kiracı ve tüm mirasçılar arasında devam edecektir. Kiralayanın yani ev sahibinin ölümü halinde, kira sözleşmesini sona erdirmez.

KİRA KONTRATI OLMAYAN KİRACI EVDEN NASIL ÇIKARILIR?

Belirsiz süreli kira sözleşmelerinde her bir 6 ay iptal dönemi olmaktadır. Bu bahsedilen 6 aylık süre sonunda sözleşmenin iptal edilmesi için kiracıya 3 ay önce bildirimde bulunulmalıdır. Kiracı bu bildirimin olmasına rağmen, evi tahliye etmemiş ise tahliye davası açılabilir. İptal etme döneminin bitmesinden itibaren 1 ay içerisinde açılması gerekir.

İHTİYAÇ SEBEBİYLE TAHLİYE İŞLEMİNE NE KADAR SÜRE VERİLİR?

Yeni malik yani mülk sahibi, kendi ihtiyacından dolayı taşınmazdaki eski kiracının tahliyesini isteyebilir. Bunun için taşınmazı edinme tarihinden başlayarak bir ay içinde kiracıya tahliye ihtarnamesi göndermeli ve tahliye için en az altı ay süre vermelidir. İhtiyaçtan dolayı tahliye bildiriminin yazılı olarak yapılması şarttır.

KİRA SÖZLEŞMESİ YAPMAMAK SUÇ MU?

Kira sözleşmeleri vatandaşların alacakları ve ödeyecekleri tutarları, bu mülkün kişilere ne kadar süre ile kiralandığını gösteren resmi bir belgedir. Bu nedenle bir mülkü kiralama esnasında sözleşme yapmamak her iki taraf içinde suç sayılmaktadır.