Sektörel

Kiracının ödemediği kira ve su borcu!

Posta Gazetesi yazarlarından Tamer Heper bugünkü köşe yazısında okuyucularından birinin sorunu olan iki yıl kira ve su parası ödemeyen kiracının borcu ile ilgili ne yapılabileceği konusundan bahsetti...

Çok beklemişsiniz 

Kiracım iki yıl kira ödemedi, iki yılın sonunda su parası borcu da bırakıp gitti. Avukatım hakkında takip yaptı, önce öğrendik ki Emekli Sandığı'na tabi olarak çalışıyormuş, sonra da ayrıldığını öğrendik. Avukatım da Emekli Sandığı'na başvurunun sonuçsuz kaldığını söylüyor. Bize ne önerirsiniz? • D.M.

 

Borçluya karşı nelerin yapılacağını zaman zaman açıklıyorum. Bir borçlunun cebinde parası varsa icra marifeti ile alırsınız, üzerinde görülen malı varsa bunu da yine icra marifeti ile alırsınız, maaş veya ücreti varsa buna da haciz koyarsınız. Bunların hiç biri yoksa geriye, alacağı sineye çekmek kalır. Üstelik bir meslektaşımın takip ettiği bir olay hakkında da, ben, bu kadar uzaktan, "Şunlar eksik kalmış, bunlar yanlış yapılmış" demem, diyemem. Anlattığınız kadarı ile meslektaşım işi takip ediyor. Ancak elbette beklenir ki Emekli Sandığının, şimdi bünyesinde olduğu SGK size bir yanıt versin. Yanıt vermeyişi hem hata hem de görevi ihmal. Ancak biliyorsunuz ki emekli maaşları da haczedilemiyor. Yani paraya çevrilebilecek başka mallar bulmak durumundasınız, şayet varsa. 


Ancak burada size de sitem etmeden yanıtımı bitirmek istemiyorum. Bir insan iki sene boyunca kira alamazsa, iki sene neyi bekler? Bizde hukuki işlemler uzar. Bunun için kiracının kirasını ödememeye başladığı andan itibaren tedbirli davranıp zaman kazanmak lazım. Bu önerimi kiracılar aleyhlerine bir görüş olarak algılamasın ama ne yazık ki ödenmeyen kiralar açısından kiralayanlar mağdur. Çünkü işlemler uzun. 


Ayrıca elektrik veya su için sözleşmeyi kiracının yapmasını sağlamakta yarar var. Bu halde idareye karşı borç kiracının, sözleşme ev sahibinin üzerine oldukça da borç ev sahibinin. Onun için sözleşme fesh olunarak kiraya verilmesinde kiralayanın yaran var. Benim okuyucuma önereceğim şey meslektaşımla işbirliğini sürdürmesidir. 


Tamer Heper/Posta Gazetesi