30 / 04 / 2024

Komşu parsel sahipleri mağdur!

Komşu parsel sahipleri mağdur!

Sınırdaş arazilerde önalım, birçok yeni sorunu oluşturdu. Kendine miras kalanlar, sınırdaş arazi sahipleri ile davalık oldu.



Dünya Gazetesi köşe yazarı Ali Ekber Yıldırım, bugünkü köşesinde ''Sınırdaş arazilerde önalım sorunu nasıl çözülecek?'' konulu yazısını kaleme aldı. İşte o yazı...

Komşu parsel sahipleri mağdur!

Tarımda birçok yasal düzenleme peş peşe geliyor. Hazırlanan yeni düzenlemeler, yasa teklifleri, Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne sunulmadan önce gerekli saha araştırması ve incelemelerin yeteri kadar yapılmadığı için, çıkarılan yasalar sorunları çözemiyor. Ayrıca, yasalar da yeteri kadar gerçek hayatta uygulanamıyor. 

“Önce yasayı çıkaralım, sonra eksiklikler varsa gerekli düzenlemeleri yaparız” anlayışı sorunları çözmek bir yana daha da derinleştiriyor.

Önalım hakkı kalktı mahkemeler sürüyor

Türkiye’de tarım arazileri genel olarak parçalı ve küçük. Resmi sonuçlara bakıldığında ülkemizde bulunan yaklaşık 3 milyon çiftçinin 30 milyondan fazla parseli bulunuyor. Bu araziler sahibinin vefat etmesi durumunda miras yoluyla paylaştırılıyor. 2005 yılında çıkarılan Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Yasası bu bölünmeyi engellemek için çıkarılmıştı. Ancak ortaya çıkan sonuca göre; yeni yasa bölünmenin önüne geçmediği gibi yeni sorunlara da neden oldu. 

2014 yılındaki düzenleme ile “Önalım hakkı” başlığı altında Toprak Koruma ve Arazi Kullanım Yasası’nın 8. maddesinin İ bendi şu şekilde düzenlendi: “MADDE 8/İ – 8/C maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca aile malları ortaklığı veya kazanç paylı aile malları ortaklığı kurulduğu takdirde, ortaklardan birinin payını üçüncü bir kişiye satması hâlinde, diğer ortaklar önalım hakkına sahiptir.

Tarımsal arazilerin satılması hâlinde sınırdaş tarımsal arazi malikleri de önalım hakkına sahiptir. Tarımsal arazi, sınırdaş maliklerden birine satıldığı takdirde, diğer sınırdaş malikler önalım haklarını kullanamaz.

Önalım hakkına sahip birden fazla sınırdaş tarımsal arazi malikinin bulunması hâlinde hâkim, tarımsal bütünlük arz eden sınırdaş arazi malikine önalıma konu tarımsal arazinin mülkiyetinin devrine karar verir. Önalım hakkının kullanılmasında Türk Medenî Kanunu hükümleri uygulanır.”

Mahkemelik araziler için yeni düzenleme isteniyor

Bu düzenleme sınırdaş araziler hakkında birçok yeni sorunu oluşturdu. Kendine miras kalanlar, sınırdaş arazi sahipleri ile davalık oldu. Geçtiğimiz sene, 4 Kasım 2020 tarihinde onaylanan 7255 Sayılı Torba Yasa ile bu madde yasadan tümüyle çıkarıldı. Ancak sınırdaş araziler hakkında devam eden, sonuca varılamamış birçok dav dava bulunuyor. Bu davalar hkkında torba yasaya herhangi bir düzenleme konulmadığı için sınırdaş arazi sahipleri, çiftçiler mağdur. Bu konuda her gün çok sayıda mesaj, telefon geliyor. Çiftçilerin dile getirdikleri sorunlar özetle şu şekilde: 

Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde 5403 Sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Yasası’nda, 6537 sayılı Yasa ile 2014'te bir dizi önlemlerde alındı. Konusu geçen yasanın 8/i maddesinin ikinci fıkrasında, tarım arazilerinin satışı yapıldığında komşu parsel sahiplerine önalım hakkı verildi. Meclis, bu kararı ile tarım arazilerinin bölünmesini engellemeye ve mümkün olması durumda büyütülmesini sağlamak istemişti. Ancak, uygulama kapsamında beklenen fayda sağlanamadı. 

Komşu parsel sahipleri bu yasa kapsamında kötü niyetli olarak kullanarak satılan parsellerin ucuz bir şekilde el koyduğu bir yöntem oldu. Önalımın yürürlüğe alınmasından sonra ve yürürlükten kaldırıldığı dönemlerde devam eden davalar nedeniyle birçok kişi mağdur oldu. İşi yarım kalan komşunun işi komşuları tarafından ortaklaşa gerçekleşirken bu yasa ile komşu komşuya düşman oldu ve düşmanlıklar çoğaldı. 

Nitekim, Türkiye Büyük Millet Meclisi, bu yasanın toplum düzenini bozduğu, tarım arazilerinin ucuza sahip olunabilecek bir yöntem olarak kullanıldığının belirlenmesi amacıyla, 4 Kasım 2020 tarihli 7255 sayılı Yasa’nın 20. maddesinde yaptığı düzenlemede 5403 sayılı yasanın 8/i maddesinin 2. fırkasını yürürlükten kaldırıldı. Ancak kaldırılan bu yasa kararı ile 2014'ten beri davası devam eden önalım davasından mağdur olduğu tespit edilen davalılar akla gelmiyor. Zira devlet yasanın kötü niyetli olarak kullanılması nedeniyle verilen ön alım hakkını iptal etti ancak davası sürenler hala mağdur. 

Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin, mağduriyetleri ortadan kaldırmak için, 7255 sayılı yasanın 20. maddesinin binlerce devam eden davalara da uygulanacağıyla ilgili bir düzenleme yapması oluşan bu mağduriyetleri çözecek. 

Bu amaçla, 5403 sayılı Kanun’un 8/i maddesinin ikinci fıkrasına dayanarak komşu parselin malikince açılan ve devam eden önalım hakkıyla ilgili kaynaklanan Şufa (önalım) davalarında “derdest davaların düşeceğiyle ilgili 4 Kasım 2020 tarihli 7255 sayılı yasanın 20. maddesine EK Madde eklenmelidir.”

Özetleyecek olunursa, yeterli araştırma, incelemelerin tamamlanamadan, oluşan gerçeklerden uzak yasal düzenlemeler sorun çözülmesinin dışında yeni sorunlara yol açıyordy. Önalımla ile ilgili eksik düzenlemenin ardından yeni mağduriyetler oluşuyor. Yasalar çıkarılıyor ama uygulanmıyor, uygulanamıyor. Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Yasası'nın uygulanması halinde bugün birçok kişiyi mağdur ettiği iddia edilen hobi bahçeleri olur muydu?

Komşu parsel sahipleri mağdur!

Çiftçi borçlarının yapılandırılması

Bu zamanlarda çiftçi borçlarının yapılandırılması hakkında birçok soru geliyor. “Bankaya gittik, kooperatife gittik borcumuzu yapılandırmıyorlar, yasa bizi kapsamıyormuş” diyenler bile bulunuyor. Geçtiğimiz hafta Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde onaylanan “Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'' (Torba Yasa) ile borçların yapılandırılması planlanıyor. Hayata geçirilen düzenleme sadece Tarım Kredi Kooperatifleri tarafından çiftçilere kullandırılan tarımsal kredilerden 31/12/2020 tarihi itibarıyla takibe düşen, sorunlu, yani “tasfiye” olunacak alacaklar hesabına aktarılan krediler hakkında.

Daha detaylı olarak anlatılması gerekirse; çiftçilerin kullandığı kredi geçtiğimiz yıl sonunun ardından 137 milyar lira oldu. Bu kredinin 9.2 milyar lirası Tarım Kredi Kooperatifleri'nce kullandırılıyor. Bunun da yaklaşık yüzde 10’u takipteki kredilerden oluşuyor. Yaklaşık 2 milyon çiftçi arasından yalnızca 21 bin çiftçinin kullandığı krediden oluşuyor. 


Geri Dön