Konut alan yabancıların oturma izni uzadı!
Yabancıları ve Uluslararası Koruma Kanunu çerçevesinde Türkiye'de konut alan yabancıların 1 yıl olarak belirlenen oturma izni uzatıldı...
Türkiye yeni bir kanun çıkarttı. Yabancıları ve Uluslararası Koruma Kanunu… Kanun 11 Nisan 2013 tarihli resmi gazetede yayınlandı. Göç İdaresi Genel Müdürlüğü adı altında yeni bir birim kurulmasına karar verildi. Bu Kanununa göre Türkiye’de taşınmazı olan yabancılar bir seferde bir yıllık oturma izni verilebilecek. Bir yılın sonunda ise Valilik isterse süreyi uzatabilecek. Yani, Valilik istediği müddetçe yabancıya sınırsız oturma izni verilebilecek… 8 yılın sonunda ise süresiz ikamet izni verilebilecek…
Kanun, zamanında ve yerinde çıkartılmış bir kanun. Bu kanunla Türkiye, geçmişte olduğu gibi sığınan yabancı vatandaşları iade etmeyecek… Cüneyt Arkın’ın başrollerinde oynadığı “Güneş ne zaman doğacak” isimli 1977 yılı yapımlı filmde Türkiye’ye sığınan 2 soydaşın hikayesi vardı. Filmde bu kişilerden birini idam edileceği bilinerek iade etmesi konu ediliyordu.Benzeri olay 2012 yılının yaz aylarında da yaşandı. Artık bu kanunla devlet istemeden kimseyi iade etmez… Bu kanun özellikle soydaşlara yarayacak…
Kanunda 31.Maddesinde “Kısa Süreli ikamet izni kimlere verilir” başlığı altında, Türkiye’de taşınmazı bulunanlar, Bilimsel araştırma amacıyla gelecekler, Ticari bağlantı veya iş kuracaklar, Turizm amaçlı kalacaklar vs diye uzuyor. Esnek bir kanun…Yelpaze geniş. Buradan anladığımız, Türkiye’de bürokrat isterse herkese oturma izni verebilir…
Kanun uygulamasında bürokratlara büyük yetki veriyor… Bürokratik oligarşi’nin seveceği cinsten bir kanun… Ama sonuçta Türkiye’nin böyle bir kanuna ihtiyacı vardı… Çünkü bu yüz yılda Türkiye “göç” merkezi olacak…
Emlak Kulisi için 8 Kasım 2012 tarihinde yaptığım bir değerlendirmede “Dünyayı göç dalgası sarıyor…1800’lü yıllarda Amerika’ya göç gibi, bu yüzyılda da dünyayı ciddi göç dalgaları bekliyor… Savaşlarla göç, ekonomik krizle göç, daha iyi bir hayat standardı için göç.. “Göç” kelimesi hayatımıza yeniden girecek. Ve İstanbul yoğun bir göçmen akınına maruz kalacak. Gelecek yıllarda gazetelerde, “filanca ülke üzerinden İstanbul’a ulaşmaya çalışan göçmenler,İstanbul girişinde yakalandı” gibi haberleri okuyacağız.. Mardinlilerin oteli, Trabzonluların
yeri, Rizelilerin kahvehanesi, Erzurumluların semti yerine, Libyalıların oteli, Suriyelilerin semti, Tunuslular yurdu, Ürdünlüler yardımlaşma derneği gibi kavramlar hayatımıza girecek.
10 Ocak 2013 tarihli değerlendirmem de “Bu yüzyılda, Türkiye “göç” ile tanışacak… Hem de parası olanların “göç”ü ile… Geçen yüzyıl boyunca Avrupa ve ABD, bu göç olayını yaşadı.Buna yönelik kurumsal yapılarını kurdular. Yatırımcıları çektiler. Türkiye ise mütekabiliyet yasasını çıkartmakla bu işin olacağını sanıyor. Ama öyle değil. Çıkan yasa eksik. Konut alanlar eğer uzun süreli ikamet izni alamazlarsa neden konut alsınlar. Kısa süreli geldiklerinde zaten kalacakları hem otel hem de günlük kiraya verilen evler var.
15 Ocak 2013 tarihli değerlendirmem de ise “Bu yüz yılda Türkiye göç merkezi olacak. Türkiye’ye AB’yi istila edecek diyorlardı ama süreç tersine çevrildi. AB’den Türkiye’ye beyin göçü başladı… Sadece AB ülkelerinden değil, Asya ve Afrika ülkelerinden de Türkiye’ye göç var… Türkiye AB ülkelerine geçişte, kaçışta transit bir ülke idi. Gazetelere Avrupa’ya kaçış, tekne battı, şu kadar kişi öldü, şu kadar kaçak yakalandı şeklinde çok haber okumuştuk. Artık Türkiye transit bir ülke değil, hedef ülkedir…
Ve sonunda hükümet olaya el attı Göç İdaresi Genel Müdürlüğü kuruldu… Hayırlı olsun diyorum… Göç İdaresi Genel Müdürlüğünün yakın gelecekte Müsteşarlık düzeyinde düzenlenmesine ihtiyaç olacak. Uzamadan bu genel müdürlüğün Müsteşarlık düzeyine sonra da belki bakanlık seviyesine çıkacağını göreceğiz…
Türkiye’de taşınmaz sahibi olan yabancıların bir yıla kadar oturma izni verilecek olması yetmez… Mütekabiliyetten beklenen satışların olması için Göç İdaresi Genel Müdürlüğünün yanında yabancı yatırımcıya hizmet verecek başka bir birimin de kurulması gerekir. Yabancı Yatırımcılar Genel Müdürlüğü gibi bir birim olabilir. Yabancı yatırımcı, hem ikamet iznini, hem tapusunu hem de diğer işlemlerini birkaç gün içerisinde çözebilmeli. Yabancı yatırımcı ile
mülteciyi farklı değerlendirmek gerekir.
Saygılarımla,
Abdullah Çiftçi
Yabancıları ve Uluslararası Koruma Kanunu'nun ayrıntıları için tıklayın